--
"Kalemimi sen mi çaldın?"
Chan aniden açılan kapısına korkuyla döndüğünde Seungmin kaşları çatık bir şekilde karşısındaydı.
"Ne kalemi?"
"Chan bak eğer sen çaldıysa şimdi ver amına koyayım yarın sınav var çalışamıyorum"
Chan sırıtarak oturduğu sandalyesinde geriye yaslandı. "Bana ne bundan?"
Seungmin sinirli bir nefes aldı. "Chan ver kalemimi"
"Bende kalemin yok küçük fare. Şimdi odamı terk et"
Seungmin, Chan'ın çalışma masasına yaklaştı ve ortalığı karıştırmaya başladı. Kaybolan kalemini arıyordu.
"Lan dur napıyorsun?"
Chan, Seungmin'i belinden tutarak geri çekmişti. Seungmin, beline sarılan kolları sertçe itti. "Kalemimi ver. O benim uğurlu kalemim. O olmadan sınavdan iyi not alamıyorum"
Chan göz devirdi. "Ne değerli kalemmiş.. Al burada"
Pantolonunun cebinden çıkardığı kalemi uzattığında Seungmin kalemine kavuşmasıyla gülümsedi. "Sonunda.."
Tekrar çatık kaşları ile Chan'a döndü. "Seni şerefsiz. Biliyordum senin çaldığını"
Seungmin Chan'ın kafasına geçirerek koşar adımlarla odadan kaçtığında Chan arkasından bağırarak gelmişti fakat yetişemeden Seungmin odasına girmiş ve kapıyı kilitlemişti.
"Aç kapıyı Seungmin. O fare yüzüne güzel bir yumruk geçireceğim"
Seungmin kapının arkasında güzel bir kahkaha attı. "Tabi canım. Yaparsın"
Chan ne yapacağını düşünürken aklına gelen ile sırıttı. "Vazgeçtim. Ne halin varsa gör"
Seungmin, Chan'ın bu kadar erken vazgeçmesini şaşırmıştı. Kulağını kapıya yaslayarak ses gelip gelmediğini dinlerken bir anda belinden çekilerek yatağa fırlatılması ile neye uğradığını şaşırdı.
Chan sırıtarak yaklaşırken Seungmin kaşlarını çatarak ne olduğunu anlamaya çalıştı. "Sen..? Nasıl-"
"Balkonu ne çabuk unuttun hayatım"
Seungmin, şaşkınlıkla gözlerini açtı. "Hayatım mı?"
Chan gülerek Seungmin'in üzerine uzandı ve çenesinden tuttu. Hafifçe sıkıyordu.
"Bana böyle bakma Seungmin."
Seungmin, bugün daha ne kadar şaşıracacağını bilmiyordu. Tanrı aşkına ne oluyordu bu Chan'a?
"Nasıl bakıyorum?"
"Masum. Ama ben senin masum olduğuna inanmıyorum. Şuan bana vicdan mı yaptırmaya çalışıyorsun? Bende işe yaramaz. Ayrıca böyle bakarken daha bir çirkin oluyorsun"
Seungmin sinirlenerek çenesinde duran Chan'ın elini sertçe itti. "Senin göz zevkin bok gibiyse bu beni ilgilendirmiyor. Kalk üzerimden. Ders çalışacağım"
Chan gülmeye başladı. "Sen bir bozuldun. Bak bakayım bana"
Chan, Seungmin'in tekrardan çenesi ile tutarak yana çevrilen kafasını düzeltti ve gözlerine bakmasını sağladı.
"Lan harbiden bozuldun. Niye bozuldun? Çirkin olduğun için mi?"
Seungmin sinirden dişlerini sıkıyordu. "Chan siktir git odana"
"Seungmin, yapma böyle ya. Hiç sarmıyorsun böyle"
Seungmin göz devirdi. "O zaman git Chan."
Chan, Seungmin'in çenesinde olan elini yanağına götürerek sıktı. "Somurturken daha da çirkin oluyor-"
"LAN BAKMA O ZAMAN YÜZÜME"
Chan, Seungmin'in ani yükselmesi ile bir anlığına duraksadı ve Seungmin bunu fark ederek Chan'ı üzerinden itti.
Chan yere düştüğünde Seungmin de kalktı ve kapının kilidini açtı. Chan'ıda ensesinden tuttuğu gibi kaldırdı.
"Senden neden nefret ettiğimi bir kez daha fark ettim. Şimdi çık odamdan ve sabaha kadar o çok yakışıklı suratını görmeyeyim"
Chan hiçbir cevap veremeden Seungmin onu kapıdan dışarı atmış ve tekrardan kapıyı kilitlemişti.
Hızlıca balkon kapısına da giderek orayıda kilitledi.
Odadaki boy aynasına yaklaştı ve önünde durdu. Kendisine baktı uzun uzun.
"Zaten güzel olmak istemiyorum ki.."
Güzel olmak başına büyük bir bela almıştı. Güzel olmak istemiyordu. 'Çok güzelsin' denmesinden tiksinir olmuştu.
Üzerinde ki tişörtü çıkardı. Vücudunda yer alan izlere baktı. Parmak uçları ile dokundu geçmeyen izlerine.
"Çirkin olsaydım bunlar olur muydu..?"
Gözünden akan bir damla yaşı elinin tersi ile sildi ve tişörtünü tekrardan giyerek yatağına uzandı.
Ders çalışacak havası da yoktu artık.
Chan şerefsizi yeterince sikmişti tüm havasını.
------------------------------------------------
Chan'a sövüyor musunuz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tom&Jerry | Chanmin ✓
FanficBirbirleriyle anlaşamayan sınıf arkadaşları bir de ev arkadaşı olursa ne olur? Oynat bakalım :) |ChanMin| [ Changlix - Minsung - Hyunın ]