Oy vermeyi unutmayın💜
Marcus muazzam bir kahvaltı hazırlamıştı. Kahveyi bile programlamıştı. Fakat Brianna günlük tek kahve hakkını şimdi kullanmak istemedi.
Marcus gelene kadar biraz portakal suyu içecekti hem belki soğuk meyve suyu biraz daha içini yatıştırırdı.
Dolaba yönelince Marcus'un onun için bıraktığı notu gördü.
'' Günaydın Brianna, çok kısa süreliğine çıkıyorum, hemen dönerim. Ha, unutmadan, tüm kapılar kilitli.''
Brianna notu elinde buruşturup çöpe attı. Sanki dün kendisine imzalattığı sözleşmeden sonra bir yere gidebilirmiş gibi.
Marcus çabucak giyinip aşağıda kendisini bekleyen kadının yanına girdi. Brianna daha Marcus yanına gelmeden onun ferah kokusu olabildiğince içine çekti.
- Görüyorum ki kahvaltıya başlamamışsın.
- Evet, seni bekleyemeyecek kadar aç olmadığıma karar verdim. Hala abartmakta üstüne yok değil mi?
- Bunların hepsi senin için oldukça faydalı şeyler.
Bir yandan kahvaltı yapıyorlar, bir yandan da konuşuyorlardı.
- Cevizin bebeğin beyin gelişiminde olumlu etki yaptığını biliyor muydu?
- Ben onun annesiyim dolayısıyla biliyorum ama sen nereden biliyorsun?
Marcus çiğnediği lokmayı yutup elinde çatalı gelişi güzel sallayarak;
- Ben de babasıyım, hatırlarsan onu birlikte yaptık, dolayısıyla araştırıyorum.
Brianna onun bu atıfına nasıl cevap vereceğini bilemedi.
- Ayrıca- diye devam etti Marcus- ona güven verici sözler söylemek de dünyanın karmaşasında ona yardımcı oluyormuş. Bilinç altı şimdiden oluşuyormuş, bunu biliyor muydun?
- Evet, ilk öğrendiğimde oldukça şaşırsam da bebeğimin zihni temiz kalsın diye çabalıyorum. Söylediğimiz bazı şeyleri duyuyorsa hoş olmaz.
Marcus ona tek kaşını kaldırıp baktı. Kedisi tırnaklarını çıkarmıştı. Peki bu niye hoşuna gitmişti.
- Tüm gece uyumayıp araştırma mı yaptın yoksa?
- Uyuyamadığım doğru - nedenini anlaması için ona imalı bir şekilde baktı.- ve biraz internette dolaştım ama eminim daha öğrenmem gereken bir sürü şey var.
Kahvaltıdan sonra Brianna'nın yardım teklifini reddeden Marcus, tek başına ortalığı topladı.
Brianna baktı ki yapacak bir işi yok Marcus'tan aldığı ödünç kitapla kanepeye ayaklarını yayarak oturdu.
Pinekliyor olmak alışkın olmadığı bir durumdu. Hoş gerçi Marcus onu buraya alıp getirmeden önce de çalışmıyor, hazır yiyordu fakat o zaman en azından kendi işini kendisi yapıyor, ara sıra bebeğiyle yürüyüşe çıkıyordu.
Şimdi Marcus'un ondan beklediği akşama kadar köşe de bir biblo durmaktı. Brianna bunun ne kadar devam edeceğini merak etti.
Marcus, kanepeye gelip Brianna'nın yanına oturdu.
- Odanı beğendin mi, yatağın rahat mı? Eğer değilse hemen değiştirebiliriz.
Brianna okumakta zorlandığı kitabı kapatıp yanına koydu.
- Hayır, hayır hiç gerek yok çok rahattı.
- İhtiyacın olan, istediğin herhangi bir şey var mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNCU
RomanceKapısının yavaşça açılıp kapanması ve sonra kilitte dönen anahtarın sesi Brianna'nın beklentiyle tüylerinin ürpermesine neden oldu. Marcus'un daha önceden giymesini istediği beyaz, mini geceliğini giymiş, kulağı kapıdaki seste heyecanla bekliyordu...