Gök ve Toprak🏹
.
"Çağatay bey.."
Alçinin fısıltısı Yakut Hatunu harekete geçirdiğinde hızla kızına baktı ve anında kollarından tuttu. Nasıl olmuştu da böyle ateşler içerisindeyken uyanmıştı? Hem şükretti hem endişeyle baktı kızına.
"Alçin kızım Allah'ıma şükürler olsun uyandın... Ama neden ayaklanıyorsun hemen daha iyileşmedin, hadi gel içeri geçelim."
Yakut Hatun, kızını içeri götürmek üzere dönse de Alçin onu durdurdu ve kolu üzerindeki eline dokundu.
"Ana, Çağatay beyin.. ahvali de nedir ? Atamanoğullarına.. neden gitmiştir ?"
Alçin, kesik kesik nefes alırken sorusunun sonunda öksürük krizine girmişti. Yakut Hatun, elini Alçinin alnına götürdü ve hâlâ daha ateşi olduğunu anlayınca zorla çadıra geri döndürdü.
"Hayde kızım hayde, böyle olmaz ilk önce iyileşeceksin sonra anlatacağım her şeyi merak etme."
Çadıra geri döndüklerinde Gevher Hatununda iniltiyle fısıldadığını işittiler. Bir yandan Alçin yatağına geri yatarken Yakut Hatun da Gevher Hatunun başına gitti.
"Gevher Hatun ?"
Gevher Hatun, yavaş yavaş gözlerini açarken çadıra iki şifacı kız girdi. Yakut Hatun onlardan yardım istedi.
"Kızlar, Gevher Hatun da uyandı haber edesiniz Hümeyra Hatuna, Ahmet ile ilgileniyordu. Ayperiyi de çağırın."
Genç hatunlar, emir üzerine çadırdan çıktılar.
...
"Ana durmayacağım derim anlamaz mısın?"
Yakut Hatun, Alçini bir kez daha ikaz etti.
"Daha ayağa zor kalkıyorsun Alçin, gitmekte ne demek, sen artık iyice söz dinlemez oldun."
Alçin, gözlerini anasından ayırıp sinirle nefes verdi ve yatağına geri uzandı.
"Tamam senin dediğin gibi olsun."
Yakut Hatun, kızının serzenişini görmezden gelip konuşmaya devam etti.
"Böyle diyerek gözümün üstünde olmayacağını düşünüyorsan yanılıyorsun Alçin Hatun."
Yakut Hatun yanındaki genç Hatuna bakıp uyardı.
"Alçin Hatun otağdan adımını atmayacak. En ufak bir hareketinde haberim olacak anlaşıldı mı?"
"Tamam Yakut Hatun."
Ardından Yakut Hatun otağı terk ettiğinde Alçin oradan nasıl ayrılacağının planlarını kurmaya başlamıştı.
...
Gevher Hatun, kendini iyi hisseder hissetmez ayaklanmıştı ve Erkut beyin yaptıklarını duyar duymaz hazırlanmaya başlamıştı. İki yeğeni arasındaki bu mesele bir düğüm olmuş ve çözülmez olmuştu. Bu düğümü çözmek onun artık birinci vazifesiydi ve bu vazifeyi tamam etmeden geri dönmeyecekti. Eşi Korkut beye hemen durumu yazıp izah etti ve ulak ile parşömeni göndertti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alçin | Rüzgarı Kendine Yoldaş Eden Kız
Historical FictionCesur yüreklerin hikayesi... . Cenk, yalnızca ok ile kılıç ile değildi. En büyük cenk yürekleydi. Kim ki yüreğini sağlam tuttu işte asıl cengi o kazandı. 🏹 "Attığın ok kadar yol alacaksın Alçin. Kanatlarını açtığın kadar uçacaksın. Uçtukça yara ala...
