~KİMSİN SEN?~
"Her zaman sabahın geleceğini bilsem de, bir yıldız gibi sizin gökyüzünüzde kalmak istiyorum. Adımlarımız yoldan çıkmış olsa bile, bu yolu sizinle yürümek istiyorum. Hâlâ sizinleyim. "
-Jungkook/Still With You
☔🌠☔
Arkadaşlar satır arası yorumlarınızı bekliyorum. Okuduğunuz sahneler de neler hissettiniz hepsini bilmek istiyorum. İyi okumalar Kayan Kutup Yıldız'larım...
🌠🌠🌠☔🌠☔
MİRA KARAHAN
"Hatırlamak için hafızamız varken unutmak için elimizde bir şeyin olmaması çok büyük bir kötülük değil mi?"
Unutmak sadece bu anı unutmak istiyordum. Gözlerimi kapatıp uyandığımda sadece kötü bir kabus olarak kalsın istiyordum. Ama olmayacağını bana dokunan o ellerin izlerini silemeyeceğimi biliyordum. Bir şekilde silsem aklımdan silmek o kadar kolay olmayacaktı. Bunun en büyük kanıtı da soruyu yönelttiğim maskeli üç kişiydi. Hepsi sorum üzerine önce gözlerini kaçırdı ardından başlarını yere doğru eğdi. Eminim kendileri de cevabını veremedikleri sorumun imkânsızlığının farkında oldukları için susmayı tercih etmişlerdi. Huzursuz ve sıkıntılı ortamın verdiği boğucu havasında göğsümü havayla doldurup nefesimi sesli bir şekilde dışarı verdim. Çöktüğüm yerden duvardan destek alarak zorlukla kalkmaya çalıştığımda karşımda duran maskeliler, yardım etmek için harekete geçtiklerinde bunu anladığım anda hızla elimle uzak durmalarını sağladım. Kim olduklarını bile bilmiyordum. Bana o iki kişinin yapamadığı şeyi kolaylıkla yapabilirlerdi. En önemlisi yüzlerinde maske olan onlara nasıl güvenebilirdim ki? Daha yüzlerini gösterecek cesaretleri bile yoktu. Diğer bir nedense zaten erkek olmalarıydı.
Yağan yağmur ve esen rüzgârla ürperirken bakışlarını bir an bile benden ayırmayan onlara, "Beni takip ederseniz avazım çıktığı kadar bağırırım. Hepiniz uzak durun benden." Diye tehdit edercesine net bir şekilde uyarıda bulundum. Sanki anlaşmış gibilerdi. Aynı anda bakıyor aynı anda dinliyor ve aynı anda birbirlerine komut veriyordular. Son kez onlara baktığımda onlara arkamı dönerek hızla koşarak oradan uzaklaşmaya başladım. Koşmaya devam ederken duyduğum sesle, "Hey, bir dakika dur!" olduğum yerde durdum ve önüme dönüp bana seslenen hangisinin olduğunu anlamaya çalıştım. Bu tabii anlaşılması çok zordu. Beklemeye devam ettiğimde neden durmamı istediğini merak ettim. Yanındaki siyah şapkalı ceketli olan çocuğa saçı açık olan kişi bir şeyler söyledikten sonra şapkalı çocuk ceketini çıkardı ve eliyle uzatarak verdi. Ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışırken hâlâ da bir şeyler konuşuyordular. Sonra adımlarını bana doğru atmaya başladı. Keskin bakışlarını ve sert duruşunu buradan bile görüyor hissedebiliyordum. Her adımında bana yaklaşıyordu. Kalbim ağzımda atarken avuç içlerim terlemeye nefeslerim sıklaşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐌𝐎𝐎𝐍𝐂𝐇İ𝐋𝐃 𝐊.𝐍𝐀𝐌𝐉𝐎𝐎𝐍
FanfictionBen ona tutsaktım o bana sağırdı. Ben onun için sadece bir hayrandım, o ise bir İDOL'dü. Ben onunla olmanın hayalini kurarken bile o çok imkânsızdı. Aramızda kilometrelerce uzaklık vardı bunu aşarak ona yakın olduğumu zannettim, ama o Namjoon olarak...