10.Bölüm

150 18 180
                                    

~HAYATINIZA PAT DİYE GİRSEM NE YAPABİLİRSİNİZ Kİ?~

"Ne hissettiğimi bilmiyorum ama bunu hissetmemem gerektiğinden eminim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ne hissettiğimi bilmiyorum ama bunu hissetmemem gerektiğinden eminim..."

❗❗❗ Arkadaşlar sahne içinde 'That That' şarkısının kamera arkasından bir videoyu ekledim. Bahsettiğim kısım 06.30 dakikadan itibaren başlıyor.

☔🌠☔

BANGTAN ÜYELERİ

"Namjoon hyung... ?"

Bana seslenen Jungkook ile dalmış olduğum düşüncelerimle şirket arabasının penceresinden gözlerimi ayırarak döndüm. Biraz da dalgınlık ile kıstığım gözlerim uykuluydu da aynı zamanda.

"Efendim Jungkookie?"

"Neden bize verilen bu tatili gezmek varken eve giderek harcıyoruz ki?" Büyük geyik gözleriyle sorduğunda öylece yüzüme bakıyordu. Şu an karşımda sanki yirmi beş yaşında koca bir adam değil de beş yaşında bir bebek duruyordu.

Gerçekten ama, tam bir mızmız bebeksin Kookie!

"Çünkü hep beraber vakit geçirelim diye."

O sırada arabayı süren Suga hyung lafa girdi.

"Ve uyumak için." Kafasını sallayarak kendini onayladı ve yola tekrar odaklandı.

Hemen yanında oturan Jimin telefonunu mp3 çalara bağlıyordu derken bizim Map of The Soul 7 albümümüzde yer alan 'Friends' şarkımız çalmaya başladı. Jimin mırıldanarak söylemeye başlayınca Taehyung'da arkada oturduğu yerden kalkarak yanıma oturdu ve o da mırıldanmaya başladığında, karşımda oturan Hoseok hyung da eşlik etmeye başladı. Ben, Jungkook, Jin hyung ise onların bu haline alkış tutarak ritim yapmaya başladık.

Kahkahalarla geçen yolculuğumuz Suga hyungun aniden korna çalmasıyla son bulurken şaşkın suratlarımıza anlık arkasını dönerek güldü ve, "Suratlarınızın hali de ne böyle? Sadece alkışlarınıza bende korna çalarak eşlik etmek istedim." Diyerek önüne döndü ardından bu sefer kornaya uzunca bastı, tabi kahkahasıyla beraber...

Şarkımızın sonlarına yaklaşırken, kocaman yeşil alandan geçiyorduk. Günbatımının yaydığı turuncu o loş rengin huzuruyla elimi çenemin altına yerleştirdim ve bulutları seyredaldım.

Huzur...

Tanımlıydı. Kelimeseldi. Herkesin kendi içinde tanımladığı o huzur o an yaşadığı içinde bulunduğu duruma göre değişir şekil alırdı. Benimse bulunduğum durumun huzuru yanımda on yılımı devirdiğim sevdiğim arkadaşlarım ve güneşin batışıydı. Sona doğru yaklaştığımız şarkımız da hep beraber eşlik etmeye devam ettik ritim tuttuk.

𝐌𝐎𝐎𝐍𝐂𝐇İ𝐋𝐃 𝐊.𝐍𝐀𝐌𝐉𝐎𝐎𝐍Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin