Kısa bir aradan sonra yeniden merhaba canlarrr
Nasılsınız? Ben çok yoğun bir dönemden geçiyorum ondan bölüm baya gecikti kusura bakmayınn :D Umarım bu bölüm beklediğinize değer şimdiden keyifli okumalar 😁❤️
**🍂🍂🍂🍂🍂🍂**
Medya: Ali Kınık-Asena İrmikci - Bildiğin Gibi Değil
Bir kuşun kanadında süzülmek gibiydi hayat. Ha düştü ha düşecek korkusuyla yol alıyorduk sürekli. Oysa biraz dinlenmek isteyip başımızı kaldırsak bulutların üzerinde o eşsiz manzaranın hemen yanı başımızda olduğunu anlardık.
Bu soğuk hava geçmek bilmiyordu, kar her zamankinden daha çok yağıyordu. Sis bulutu görüş mesafesini sıfıra indirirken iki çift göz birbirine kenetlenmiş bir sonra ki hamlenin kimden geleceğini merak ederek bekliyorlardı. Sessizliğin keskin ortamında nefes alış verişleri duyuluyordu sadece, genç kız ne diyeceğini bilemeden beklerken Toprak aslında cevabını almıştı.
Daha fazla beklemenin manası yoktu. Elinde ki fincanı tezgaha koyarak konuşmaya başladı tüm gücüyle.
-Babanla görüştür beni Eda.
Genç kız gözlerini kapatıp sıktıktan sonra yavaşça araladı. Derin bir nefes alıp verdikten sonra ona bakmadan konuşan genç adamın sorusunu yanıtladı.
-Babamla görüşseniz bile size faydasının olacağını sanmıyorum Toprak bey.
-Peki sebep?
-Babam geçirdiği bir kaza sonucu felçli kaldı.
Toprak arkasını dönüp ona mahzunca bakan genç kıza dikti kömür karalarını.
-O kaza da ablan öldü baban felçli kaldı öyleyse.
Eda bu kadarını da beklemiyordu, bu bilgiyi nasıl oldu da öğrenmişti? Şaşkın bakışlarını genç adama gönderirken Toprak dün gece Alatay'la konuşmasını hatırladı.
"-Polis arşivinden bulman lazım Alatay, bu bilgi oldukça önemli!
Alatay sıkıntıyla yanaklarını şişirip sertçe bıraktı.
-Bu yaptıklarım duyulursa beni doğruca Azerbaycan'a gönderirler!
-Arkanda ben varım, kim sana ne yapabilir ki?
Toprak yeni arkadaşına güç verircesine omzunu hafifçe sıkıp gülümsedi. Alatay pes edercesine omuzlarını düşürüp evden çıktı. Yaklaşık iki saat sonra elinde bir kaç dosyayla yeniden oturma odasına geçip Toprak'ın tam karşısına oturdu.
-Bahadır Polat, kızıyla birlikte araba kazası geçirmiş. Sabotaj olma ihtimali çok yüksek olsa da herhangi bir ipucu bulamamış polisler. "
Düşüncelerini dağıtıp Eda'nın kolundan sertçe tutup oturma odasına peşinden sürükledi.
-Neden bu kadar yakınıma geldin bilmiyorum ama eğer niyetin kötüyse canını yakarım!
-Niyetim kötü olsaydı zaten en başından size zarar verirdim hatta size zarar vermelerine de izin verirdim!
Eda'nın sesi boğuk çıkmıştı, gözleri sulanmış burnunun ucu kızarmıştı. Toprak onun bu haline daha fazla dayanamayarak tuttuğu kolunu bırakıp uzaklaştı.
-Hatırlamasam da babanın adını duyduğum da bile sinir hücrelerime kadar yayılıyor! Öyle bir adamın kızı nasıl olur da iyi niyetle yanıma yaklaşır?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ona İyi Bak (Yapboz Serisi 1)
Tiểu Thuyết ChungSac çatılardan gelen yoğun ses konuşmaları bölerken yaşlı adam biraz daha yaklaştı önünde titreyen gence doğru. Elinde ki oltu tesbihi avuçlarının içinde sıkarak adımlarını zorlukla attı, sinir hücrelerine yayılırken gözlerinden ışık saçılıyordu ade...