Vampire Mansion¹ : 3 Ay {BTS}

~48~ Ne yaptınız siz

~Jin~

Her zaman olduğu gibi yine temizlik...
Ama bu sefer aşırı sıkıcı geçiyordu, inanılmaz.

Vazoların ve masaların tozunu aldıktan sonra tablolara yönelmiştim ki, içimi garip bir his kapladı. Sanki birileri yapılmaması gereken bir şey yapıyor gibiydi. En son katta bir şeyler oluyordu. Bunun üzerine bakışlarım büyük salonda oturanlara kaydı. Jimin ve Taehyung çocuk gibi oyun oynuyordu. Neden sadece ikisi vardı ki odada? Tamam, Yoongi ve Jungkook kesin yine yukarıda, odalarındadır. Ama diğer iki kaçık...

Hayır.

Kesin mühürlü odadaydılar. Hissettiğim bu şey oradan geliyor olmalıydı. Hemen yukarı çıkmak için yöneldiğimde Hoseok ve Namjoon'u odalarının olduğu katta konuşurken yakaladım.

"Namjoon ben sana dedim. Ama sen, beni her her zaman olduğu gibi yine takmadın! Oraya gitme sebebimizin sadece Jungkook olduğunu sanıyordum. Kahretsin! Yine kim bilir nasıl bir lanet kitap arıyordun!"

"Lanet mi? Afedersin Hoseok ama o kitaplar bizim hayatımızı kurtarıyor!"

"O zaman bir dahaki sefere oraya tekrar girdiğinde kitaplıktaki bütün kitapları al ki, zorluk çıkmasın. Haa, tabi girebilirsen!"

Biliyordum işte. Kim bilir orada yine ne halt ediyorlardı. Nasıl bir kitap arıyorlardı kim bilir! Ayrıca Hoseok neden Jungkook için demişti? Daha fazla onları dinlemeye tahammül edemedim ve odaya daldım.

"Tanrım, siz iki kaçık asla akıllanmayacak mısınız?! O mühürlü kapının ardında yine kim bilir ne halt yiyordunuz!" dedim. Bunun üzerine şaşırmışlardı. Çünkü beni beklemiyorlardı.

Hoseok şaşkınca bana dönüp, "Jin hyung, S-sen..."

"Kes Hope! Hemen cevap verin verin Namjoon, o lanet odada ne halt yiyordunuz?!" dedim artık sakin kalamıyordum.

Ama onlar sadece...susuyordu.

~Yazarın anlatımı~

Yoongi ona yapılan müdahalelerden sonra dinlenmek için uyumuştu. Ama ne yaparsın, o bir vampirdi. Uykusunda bile her şeyi duyabiliyordu. Bir süre sonra Hoseok, Jin ve Namjoon'un tartışma seslerini duydu ve Jimin'in kapattığı yarasına dikkat ederek, yataktan kalktı.

Odadan çıktı ve onların kapısının önüne gelip, aralık kapıdan onları dinlemeye başladı. Neydi bu Ajdar gürültüye sebep olacak şey, anlamıyordu.

"Tanrı aşkına siz aklınızı mı kaçırdınız? O odayı, hatta katı biz neden mühürledik!? Tekrardan bir sorumsuzluk edip de o odaya girmemek için. Ama siz ne yaptınız? Hala ısrarla o kata çıkıp, mühürlü odaya giriyorsunuz. Söyleyin, ben size nasıl bir ceza vermeliyim? Acaba, kan içmenizi mi yasaklasam?"

"Hayır hyung. Bak üzgünüz, tamam mı? Ama neden oraya neden girdiğimizi sormadan suçluyorsun?"

"Neden girdiniz o zaman Namjoon, söyle. Nasıl bir kitap arıyordun? Ve Jungkook ne alaka?"

"Bak hyung, Jungkook son zamanlarda çok garipleşti. Yanımıza gelmiyor, odasından çıkmıyor, hatta doğu dürüst beslenmiyor bile. Bu beni endişelendiriyor hyung."