Pokemon - Will'in Laneti

5. Bölüm

Will, Bolt'u park edip salona yöneldi. Olympia ile görüşmek istediğini söylediğinde kimse ona sorun çıkarmadı. Doğrudan odasını tarif ettiler. Will, odaya gelince kapıyı tıklattı ve içeri girdi. Kadın sırtı kapıya dönük biçimde pencereden dışarıyı seyrediyordu.

"Vazo için endişelenme."* dedi yüzünü dönmeden.

Will de "Peki, endişelenmem." diye yanıtladı kadını.

Olympia yüzünü dönüp kollarını göğsünde kavuşturdu. Dudaklarını büküp Will'i şöyle bir süzdü.

"Hangi vazo diye sormayacak mısın? Ya kazara kırsaydın?"

Will başını salladı.

"Yo, bana endişelenmemem gerektiğini söyledin."

Olympia'nın kaşları hayretle havaya kalktı.

"Peki genç adam seni buraya getiren sebep nedir?"

Will, kız kardeşinin başına gelenleri, Benjamin denen tuhaf görünümlü adamı ve buraya gelişini bir bir anlattı. "Bu konuda yardım edebileceğinizi düşünüyorum." diye bitirdi.

"Anlıyorum." dedi kadın. "Ama bu işler hemen olmaz. Zamana ihtiyacım var. Yarın bu saatlerde tekrar gelebilir misin?"

"Benim acelem var!" diye gürledi Will.

"Genç adam... Yardım etmemi istiyor musun?"

Will olumlu anlamda başını salladı.

"Öyleyse şimdi git ve yarın tekrar gel."

"Ama... Tamam. Yarın tekrar geleceğim."

Will gittiğinden emin olduktan sonra Olympia masasının kenarında duran siyah örtülü nesneyi iterek masanın ortasına konumlandırdı. Örtüyü yavaşça çekip katladı ve bir kenara koydu. Bu bir kristal küreydi. İki elinde mor ışıklar parlamaya başladı. Parmakları kürenin etrafında dans ettikçe yüzeyinde belli belirsiz şekiller görünmeye başladı.

***

Will ertesi gün tekrar geldi ve daha sonraki gün tekrar. Her seferinde kapıda dikilen Antony adındaki genç, Bayan Olympia'nın meşgul olduğunu ve ertesi gün gelmesi gerektiğini söylüyordu. Umudunu kaybedip Motostoke'a dönüş hazırlıklarına başladığı sırada son kez Olympia'yı görmeye gitti. Antony bu kez Olympia'nın onu beklediğini söyledi. Will hem şaşırmış hem mutlu olmuştu.

İçeri girdiğinde Olympia onu "Bu kadar uzun sürdüğü için üzgünüm Will." diye karşıladı. "Ama söylediğim gibi bu işler aceleye gelmez."

"Bir çare buldunuz mu?" dedi Will çekinerek.

"Bir çare var, evet ama..."

"Ama?"

"Kız kardeşinin lanetini kaldırmak için özel bir yöntem yok Will. Ama her derde derman olabilecek bir yol biliyorum."

"Dinliyorum."

"Bir yolculuğa çıkman gerekiyor Will. Uzun ve yorucu bir yolculuk. Bilinmezliklerle dolu, tehlikeli bir ülkeye. Saba'ya. Orada Avs'ı bulmalısın. Mitik pokemon Hoopa'nın efendisi. İkisi Cebel Al-Amal'da yaşarlar. Yani Umut Dağında. Saba'nın güneyinde iç bölgelerde çölün ıssızlığında bir yerlerde. Efsanelere göre Hoopa küçük bir bedel karşılığında dilekleri geri çevirmezmiş. Git ve ondan kız kardeşinin üzerindeki laneti kaldırmasını dile."

Will duyduklarını bir bir aklına not etti. Saba... Cebel Al-Amal... Avs... Hoopa...

"Te-teşekkürler Bayan Olympia. Bu yardımınızın karşılığı..."