Bölüme başlamadan önce şunu söyleyeyim: Lily Evans'ı sevmiyorum ve bunu kitaplarıma da yansıtmaktan çekinmeyeceğim.
Bunu sorgulamakta kimseye düşmez. Gerçek hayatta vâr olmayan biri için tartışma başlatmaya gerek yok
🎀
"Hey!"
James, gelen sesle duraksayarak arkasını döndü ve kızıl saçlı kızla göz göze geldi. "Hey, Evans? Selam." dedi ölmek üzere olan duygularını bastırarak.
"Selam." dedi Lily inci gibi dişlerini gösterip gülümserken. "Nasılsın?" diye sordu. James'in kaşları havaya kalktığında onun kendisiyle böyle sakince konuştuğu nadir anlardan birindeydi. Hem de geçen sene onu herkesin içinde Slytherin öğrencisi Snape yüzünden rezil eden kendisi değilmiş gibi.
"İyi." dedi kısaca. "Sen nasılsın? Williams ile nasıl gidiyor?" Muggle bir öğrenci olan Mikeal Williams ile Lily, dönemin ortalarından beri sevgiliydi. "En son kavga ettiğinizi görmüştüm." Umursamazca ellerini pantolonun ceplerine soktu.
Lily, asık suratıyla saçını kulağının arkasına sıkıştırarak "Aslına bakacak olursan Mikeal ile dün ayrıldık." dedi. Bir kaç saniye sonra gülümseyerek ona baktı. "Çok üzülmedim aslında. Sevdiği biri varmış ve onunla az da olsa bir şansları olduğu için benden ayrılmış. Onlar adına mutluyum."
James başını anladığını belirten bir ifadeyle sallayıp "Anladım." diye mırıldandı. Silvana ile bahçede buluşacaktılar ve hemen gitmesi gerekiyordu. "Senin için üzgünüm, birinden ayrılmak zor olmalı." Ensesini kaşıyıp huzursuzca yerinde kıpırdanıp koridora baktı.
Lily, James'e doğru bir adım atarak "Benim için üzgün olma." diye mırıldandı. "Ben üzgün değilim çünkü." Bir adım daha attı. James'den bir atılım bekliyor gibiydi. "Sende üzgün olma."
James, kaşlarını çatacakken son anda yüzünü sabit tutup dibine kadar gelen kıza ifadesiz gözlerle baktı. Onun yeşil gözlerine her bakışında, beşinci sınıftaki o rezil olayda ona nefretle ve tiksintiyle baktığı an aklına geliyordu.
Ancak Lily şimdi ona öyle bakmıyordu. Gözleri parıldıyor ve adeta yeşilleri gülümsüyordu.
"Sen öyle diyorsan." dedi. Duraksayarak kaşlarını çattı. Bu Silvana'nın lafıydı, o hep öyle derdi. Aklına gelen kızla hafifçe gülümsedi. Onunla birlikte vakit geçire geçire ona benzemeye başlıyordu.
Lily, James'in kendisine gülümsediğini sanarak kendisi de kocaman sırıttı. James gözlerini Lily'e çevirdiğinde neden böyle davrandığını anlamıyordu. Belki de Lily, karmayı yaşıyordu.
"Benim gitmem gerekiyor, Silvana ile buluşacağım." dedi ve yanından geçip gitmek isterken kolunu tutan elle şaşkınca Lily'e baktı. "Ne oldu?" diye sordu kaşlarını kaldırarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lussuria | James Potter
FanfictionBirbirine sarmaşık gibi dolanan dudakları bu sefer tutkuyla değil, arzuyla değil; gerçek bir sevgiyle harmanlanmıştı. "Neden?" diye sordu Silvana kendini geri çekerek. James alnını alnına yasladığında tekrar "Neden James?" diye sordu. "Ortadan kayb...