Birbirine sarmaşık gibi dolanan dudakları bu sefer tutkuyla değil, arzuyla değil; gerçek bir sevgiyle harmanlanmıştı.
"Neden?" diye sordu Silvana kendini geri çekerek. James alnını alnına yasladığında tekrar "Neden James?" diye sordu.
"Ortadan kayb...
Hesabımı askıdan kaldırdım, tekrar birlikteyiz, bölümler gelmeye devam edecek.
Şu anda pek bilinen bir Hp yazarı değilim, okuyucum fazla yok, takipçim yok ama yine de yanımda olan herkese teşekkür etmek istiyorum <3
İyi ki varsınız, hepinizi seviyorum. Bu bölümde benim doğum günü şerefime olsun.🍷
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🎀
Her zamanki gürültülü sohbetlerle akşam yemeğinde olan Hogwarts öğrencileri keyifliydi. Herkes, birazdan Slytherin'e olacaklardan habersizce kendi aralarında gülüşerek yemeklerini yiyordular. Olaysız geçecek bir günün son anda eğlenceli bir faci ile sonlanması beklenmedik olacaktı.
Slytherin masasında gözler uzun bir süre Silvana'da kalmış, sonrasında ise sadece etrafında oturanlar bakışlarını çekmemiştiler.
Parmaklarını ağzına götürüp tiz bir kahkaha attığında üzerindeki gözleri hissedebiliyordu. Yanında oturan Rabastan'ın omzuna elini koyup kıkırdadı. "Hayır, en son seni o gün ağlarken görmüştüm."
Somurtkan Edward Avery kendini sırıtırken bulmuştu. "Ne zaman?" Silvana safkan çocuğa kısa bir bakış atıp tekrar yüzü morarmaya yüz tutmuş Rabastan'a döndü. "En son seninle bir daha yatmayacağımı söylediğimde!"
Masada patlayan kahkahalarla beraber Ravenclaw binasından rahatsız olanlar Slytherin masasına ters bir bakış attı. Uzun bir süre kahkahalar dinmediğinde bazı kişiler homurdanmıştı.
Sonunda masa durulduğunda Silvana, Rabastan'ın mosmor olmuş yüzüne keyifle baktı. Omzuna koyduğu eliyle etini sıkarak yüzüne yaklaştı. "O gün sana benimle oynama demiştim Rab." Dudağının kenarı keyifsiz bir şekilde kıvrıldı. "Ve sende beni sikine bile takmamıştın. Sonuç bu."
Rabastan hışımla omzunu geriye savurarak Silvana'nın elinden kurtuldu. Yüzüne büyük bir nefretle bakıp sesini alçaltarak kulağına eğildi. "Bunun bedeli çok ağır olacak."
Silvana, ipleri Rabastan'ın eline vermeyerek o da kulağına iyice yaklaştı ve belli belirsiz dokundurdu. "Eğer bedel ödetmezsen çok ağlarmışım." Sıcak nefesini kışkırtıcı bir biçimde Rabastan'ın kulağına üfleyip geriye çekildi.
Rabastan, öfkeyle harmanlaşmış nefret dolu bakışlarını Silvana'dan ayırıp masaya çevirdi. Crouch, Rabastan'a bulaşmak amacıyla doğrularak dudaklarını araladı.
"Gerçekten bir kızla yatmayacağın için ağladın mı Rab? Ciddi olamazsın..."
Barty'nin yanında oturan Edward sırıttı. "Ve o kız bir Gryffindor..."
Rabastan daha fazla bu sözlere katlanamayacağını anlamış olacak ki ayağı kalkarak Silvana'ya tepeden son bir ürkütücü bakış attı ve diğerlerini geride bırakarak Büyük Salon'u terk etti.
