Merhabaaaa!
***
Tanrı, insanları ona kulluk etsin diye yarattı. Fakat kul, kendi gibi kullara kulluk etti.
Bu yüzden Tanrı, her bir insana lanet etti ve her birinin kaderine çok büyük günahlar yazdırdı. Artık kimsenin kaderi temiz ve saf degildi.
Silvana, kaderindeki en büyük günahın babası olduğuna inanıyordu. Çünkü hayatı her zaman mükemmellik seviyesindeydi. Tek sorunu ise, babasıydı. Altı yaşından sonra bir daha asla görmediği ve yüzünün hafızasından silinmek üzere olan babasıydı.
Tanrı'nın varlığına inanmasına rağmen hiç bir zaman Yaratıcı'ya kulluk etmemişti. Daha doğrusu inandığı Tanrı'ya hiç bir zaman bağlanmamış, aksine kula kulluk etmişti. Belki de bu yüzdendir ki Tanrı ona en büyük günahı olarak babasını yazmıştı kaderine.
Gözlerini kırpıştırdı donuk bir ifadeyle. Gözleri belki yanlış görüyordu. Belki yanlış duyuyordu kulakları. Babası kanlı canlı karşısında dikiliyor, yüzündeki anlaması güç tebessümle tepeden onu izliyordu. Halisülasyon görüyor olabilir miydi?
"Babanı özlemedin mi?" Silvana onun yüzüne o kadar dalmıştı ki bir anda konuştuğunda irkilerek kalçasının üzerinde geriye doğru kaydırdı kendini. "Baban seni çok özledi Küçük Zola'm..."
Adam, sanki aklına eski anıları gelmiş gibi derin bir iç çekerek Silvana'nın yüzüne derin derin baktı. "Zola... Ne kadar güzel bir isim, değil mi? Ben takmıştım sana bu adı, biliyor muydun?"
Geçmiş, geçmiş, çocukluğuna ait geçmiş. Aklında kalan hep o kelime. Lala'm. Küçüklüğünde duyduğu tek ad. Zola.. Şimdi anlıyordu her şeyi. Demek bu yüzden annesi ile ağabeyi bu güne dek ona bir kez bile Zola demedi. Çünkü bu adı ona babası takmıştı.
Yutkunmaya çalıştı ancak boğazı kupkuru olmuştu. Adam, Raden Ajello, ona doğru bir adım atarak dizlerini kırdı ve yere eğildi. Dirseğini dizine yaslayarak gözlerini Silvana'ya sabitledi. "Eminim şu an ne kadar berbat bir baba olduğumu düşünüyorsundur." Raden yarım ağız sırıtarak gözlerini başka yere çevirdi. "Tamam, berbat bir babayım. Ama kızım, hayatım boyunca hep seni izledim ben."
Silvana şaşkınca ona baktı.
Ne diyordu bu adam?
"Yemin ederim kızım, seni izlemeden geçirdiğim tek bir günüm bile yok."
"Neden bizi terk ettin?" Silvana'nın ağzından çıkan sözler çok geç varmıştı kulağına. Anında bu soruyu sorduğuna pişman oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lussuria | James Potter
FanficBirbirine sarmaşık gibi dolanan dudakları bu sefer tutkuyla değil, arzuyla değil; gerçek bir sevgiyle harmanlanmıştı. "Neden?" diye sordu Silvana kendini geri çekerek. James alnını alnına yasladığında tekrar "Neden James?" diye sordu. "Ortadan kayb...