Zararlı alışkanlıklar < Hyunlix >

♡6♡

Bu fici ınstagram da hyunlix editini görünce yazmaya baslamıstım. Editte hyunjin ve felix aynı fotoğrafta ve sarkının sözleriine göre hatırladığım kadarıyla hyunjinin tarafında uyuşturucu bağımlısı hapiste gibi seyler yazarken felixin tarafında sevgilisini bekleyemedi, intahar gibi seyler yazıyordu çok hatırlamiorum yanlsıta olabilir. Ficin onla alakası yok ama gördüüğüm anda aklıma bu
ajan fici geldi. Eğer editi bulursam cr vererek bir bölümde koyarım. Bu arada bir önceki bölümde bahsettiğim ajanı tahmin edenleer olmuştur çok belli olsada resmi olarak ilerleyen zamanlarda açıklayacağım. Neyse sizi tutmayalım.
Öpücükleer ve bölümmm.
-
-
-
-

Lee Felix;

Sorgu günü

Tesiste yine büyük bir ses kirliliği vardı. Sabah sabah bunu çekiyorum ya, birde alışabilsem ne güzel olacak! Hızlı adımlarla koridorda B takımının odasını buldum ve içeri girdim. İçeri girdiğimde karşılaştığım manzarayla gülümsedim. Chagbin ve Seungmin büyük ihtimal gece birşeyler çalışmışlardı. Dosyaların üstünde uyuya kalan ikiliye bakıp kıkırdadım. Seungmin elini changbinin saçlaarına koyarak uyuya kalmış. Chagbin ise tek kolunu seungmine sarmıştı. Diğer kolunun üstüne kafasını koymuştu ve yüzü seungmine dönüktü. İkisinin bir fotoğrafını çektim.
(Keske öyle bi fotolarını bulsam..) Tam sessizce çıkacaktım ki Kapının pat diye açılması ve alnıma çarpması bir oldu.

"GÜNAYD- LAN HYUNG" Jeonginin bağırışını duyduğumda inleyerek alnımı tutuyor ve etrafa bakamıyordum.

"SALAKMISIN ÇOCUK?!?" ben bağırırken Seungbin ikisi uyanmış, seungmin yanıma gelmiş alnımı kontrol etmeye çalışıyordu.

"Siz ne ara geldiniz ya.." Changbin ensesini kaşırken jeonginde yanıma gelmiş ve özür dilemeye başlamıştı.

"ANANINKİNDE GELDİK CHANGBİN AAHHHH" bağırmamla irkilip yanıma gelmişti ve iyice büyük bir karmaşaya girmiştik.

"Çek elinide birşey var mı diye bakayım!" -S

"Hyung nolur bana bak özür dilerim!" -J

"Felix, Felix yüzünü aç! Bak bak bu kaç?" -C

"Kanıyor! KANIYOR!!" -F

"NE NE HYUNG!" -J

"LAN AÇ BAKAYIM?" -S

"NOLUYOR BURDA?!?!" içeriye giren Jisungu aldırış etmemiş olmalılarki susmadılar. Jisung araya girip hepsini kenara çekmiş ve alnıma bakmıştı.

"Buz koyalım dahada kötüleşmesin, kan yok ama morarmaya başlamış." Seungmin derin bir nefes
verdi.

"Niye kanıyor diyorsun o zaman sarı kafa?" Seungmine döndüm.

"Psikolejik olarak ıslak bir sıvı hissetmiş olamazmıyım-" Seungmin bana göz devirip masaya geçerken Jeongin bana sarıldı.

"Üzgüünüm hyung.." tek elimle alnımdaki buzu tutup jeongine sarıldım.

"Kapıyı sakince açma derslerine başlamalıyız jeongin.." sırtını patpatlarken söylediğim şeye yüzüme bakıp dudak büktü ve sessizce masaya geçti.

"Sabah sabah ekşın yaşadık ya." Changbin gözlerini ovuşturarak konuşurken seungmin söze girdi.

"Biz bide nöbete kalmıştık!" Aman ne nöbet ama. Jisung kaşlaarını çattı.

"Hepimiz için evde dinlenme izini almıştım." Seungmin bilmiyorum dercesine omuz silkti.

"Asıl hyung 3 kurşuna 1 saat 36 dakika dayandın ama alnına kapı çarpınca.." hepsi kıkırdarken chagbin gözlerini kocaman açtı.