Zararlı alışkanlıklar < Hyunlix >

♡21♡

O kadar uzun süre oldu ki buraya bölüm atmayalı.. Okunacak mı bilmiyorum ama ben yazayım, aklımda birkaç olay olsada  yakın zamanda finalde olacak zaten çok uzun sürdü allahim?? Hadi bakalım ..

...

Topuk sesleri koridorda yankılanırken ayağa kalktım, başımı çevirip gelen kişiye baktığımda yüzündeki sırıtış midemi bulandırmıştı.

"Kızım."

"Kes, ne istiyorsun?"

Jiwo, namı değer beni evlat edinen babam bana gelip saçlarıma elini uzattığında tek refleksimle onu engelledim.

Nazikçe gülümsedi, hemde onu tanımasam cidden iyi bir beyefendi olduğunu düşüneceğim kadar nazik bir gülümsemeyle.

"Fransa sana çok şey kazandırmış.."

"Ben senin abisinden kopardığın küçük kız değilim artık, Hwang Yeji'yim."

Huysuzca homurdandı ve koltuğuna oturdu.

"Neyse ne.. Eğitimin tamamlandı, bu yüzden ülkene dönmeni uygun gördüm, sana ele geçirdiğim karakolda önemli bir görev vereceğim."

Oturduğu masaya ellerimi sertçe vurdum, o kadar sertti ki çoğu şey yerle buluştu.

"Bana bak, senin çocuklara yaptıklarına göz yummamın tek sebebi abim. Abimi öldüren ajanlardan intikam almak için beni eğitmene izin verdim. Artık ya o ajanların ismini bana verirsin yada olacakları sen tahmin et."

Sonlara doğru dişlerimi sıkarak konuşmuştum, benden korkuyordu ve bu normaldi çünkü beni bir canavara dönüştürdüğünün farkındaydı.

"Sakin ol güzel kızım.. Bu görev tabiki abinle ilgili.. Abini öldüren ajan ve takımı firar etti. Karakolda iki ajan takımı vardı, A ve B. O ajan ve takımı B takımıydı. A takımının arasına sokacağım seni. Firar edenleri onlarla bul ve intikamını istediğin gibi al."

Sırıttım ve yakamdaki Jiwonun çalışanlarına özel en yüksek kademe olduğumu belirten rozeti kucağına attım.

"İşimiz bitmiştir."

Arkamı dönüp kapıya yürüdüm, fakat alaylı sesi duyuldu.

"Bana geri geleceksin.."

Adımlarımı durdurdum, sırıtarak siyah botlarıma baktım ve kahkahamı başımı arkaya atarak seslendirdim. Kahkahamı yavaşça dizginleyince omzumun üstünden başımı çevirerek yüzüne baktım. Deli gibi gülüşümden tırsmıştı.

"Evet Jiwon, geleceğim."

...

Hyunjin hızla doğrulurken aynı şekilde bende doğrulmuştum, komidinin üstündeki silaglardan birini hızla ona attım, havada yakalayıp seri bir haraketle şarjörü kontrol etti ve benimle birlikte aşağı koştu. Merdivende korkulukların üstünden baktığımda, 10-15 tane adamın salonda bizimkilere ateş ettiğini gördüm, bizimkiler bri yerlere saklanmıştı fakat biz şuan ani gelişimizle açık hedeftik!

"Hyunjin!"

Kendimi duvarın arkasına atıp hızla 3 adamı birden öldürürken Hyunjin aynı şekilde koridordaki koltuklardan birinin arkasına saklanıp bir kaç adamı öldürdü. Çaktırmadan aşağı  bakarken Chan birden adamların arkasında belirdi ve tek eliyle birinin boynunu kırarken diğer iki kişiye ateş etti, ardından peşinden gelecek kurşunları tahmin ederek salondaki koltuğun arkasına saklandı, Jisung o tarafa koşan adama çelme takıp Minhonun onu vurmasına izin verirken kendiside, kendisine dönen iki kişiyi halletmişti, arkasında bir adım sesi hissetti fakat kafasının üstünden geçen kurşunla kurlunun geldiği tarafa döndü.