Bir konu hakkında konuşmak istiyorum bölümleri okuyan kişiler neden oy veya yorum atmıyor? İnanın bana gerçekten heves kıran bir durum çünkü ben büyük bir hevesle yazıyorum fakat karşılık alamıyorum. Okuyucularım var mı yok mu anlayamıyorum. Bu beni çok kötü hissettiriyor ve gerçekten burada düşüncelerinizi okuyumayı çok istiyorum. Hayalet okuyuculuk yapmanıza gerek yok eleştiriye her zaman açık bir insanım. Oylarda da şöyle bir durum var 40 kişi okuyor fakat 6 kişi oy veriyor. O kadar uğraşıp bölüm yazıyorum fakat ne oy ne de yorum görüyorum. Oylayan herkese çok teşekkür ederim. Neyse tekrardan söylüyorum oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum<3
Bu bölüm cinsellik içermektedir rahatsız olacaklar bu bölümü okumasınlar⚠️ +18
"Lalisa, eskiden nasılsa şimdi de o şekilde ilerlesin. Akışına bırakalım." Jungkook benim aksime çok rahattı. Bense onları bu durumdan en ufak zarar görmeden nasıl kurtaracağımı düşünüyordum.
Tabiki birbirlerine aşık olmaları değil, onlara zarar gelmemesi için gergindim. Jennie ile aramda olan saçma şeyler yüzündense kafamı toplayamıyordum. Her an aklımdaydı. Sol tarafıma döndüğümde Jin'in yanımda görevli olduğunu gördüm, ne ara şeytan olmuştu bu yaratık!?
"Sen niye buradasın?" Gerginliğim sesime yansırken konuştum. "Efendi Lucifer, sizin yanınızda görevli olmak için eğitim aldım. Neleri yapmayacağımı neleri yapacağımı öğrettiler. Artık emrinizdeyim." duyduklarım beni şaşırtmıştı. Sesinde en ufak bir art niyet yoktu ama onu hâlâ sevmiyordum. Daha doğrusu sevmek için bir sebebim bile yoktu.
"Tamam. Eğer hoşuma gitmeyen herhangi bir davranışın olursa, seni görevinden alırım ama akıllı birine benziyorsun. Nelere dikkat etmen gerektiğini biliyorsundur. Sabrımı zorlama." Yaptığım ikazı kafasını eğerek onayladı.
Tekrar Jungkook'a döndüm. "Sizi kaybetmek istemiyorum eğer size bir şey olursa bu kadar güçlü olamayacağımı sen de çok iyi biliyorsun."
"Hiçbir şey olmayacak. Hiç kimse farketmeyecek bile." bu kadar rahat olması sinirimi bozuyordu. Biraz Dünyaya gidip orada kafa dinlemek istiyordum. Kendime ait bir evim bile vardı. Pardon malikane.
Aklıma gelen fikirle yüzümde minik de olsa bir gülümseme oluştu. Onu da oraya götürmek istiyordum. Taştan farksız olan kalbimde çiçekler yeşerten kadını götürmek istiyordum. İçimdeki duygulara hakim olamıyordum. Ondan çok az hoşlandığımı kendime bile yeni yeni itiraf edebiliyordum.
"Lalisa daldın. Ne düşünüyorsun?" Jungkook'un konuşmasıyla dikkatimi tekrar topladım. "Bir şey düşündüğüm yok. Malikaneye gideceğim. Siz de çok fazla göz önünde durmayın ne bok yiyorsanız özel kata gidin. Lakin Yoongi kendi öğrenene kadar bir şey söylemeyin. Kalbine falan iner uğraşamam."
Jungkook gergin değil mutluydu. Taehyung ise benden bir şey saklama olayından kurtulduğu için rahatlamıştı. Göz önünde dolaşma dediğim için gizli kattan çıkmıyordu. Aslında sadece Jungkook'la fazla samimi olmaması için uyarmıştım. Tanrım! Neden teker teker göndermedin ki.
...
Cennetin sınırına ulaştığımda melekler etrafta toplanmıştı. O gün Namjoon'un yanında gördüğüm kadın ise yanıma yaklaşıp önümde eğildi ve konuşmaya başladı.
"Efendi Lucifer cennete hoşgeldiniz. Arzunuz nedir?" Afrodit olarak bilinmesinin sebebinin yüzünün güzelliği olduğunu anlamıştım.
"Ben Lilth'i görmeye geldim. Nerede?" Sorduğum soruyla söyleceği şeyi söyleyip söylememe arasında kaldı. "Efendi Lilth, ölüm meleği Namjoon ile Foria nehrinin kenarında oturuyor." Duyduğum şey ile kan beynime sıçradı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lucifer And Lilth' JenLisa
FanficŞeytanların itaat ettiği karşısında titrediği Lucifer olaran bilinen Lalisa'nın tek zaafı, cennetin yöneticisi Lilth olarak bilinen Jennie'ydi. #JenLisa