▪ 5

2.7K 179 138
                                    

Medyaya aşık oldum sizde olun.

-

Neredeyse saatlerce ruhsuz bir şekilde yatağımda öylece uzanıp tavanı izliyordum. Yapabileceğim onlarca aktivite bulunmasına rağmen keyfim olmadığından dolayı içimden hiçbir şey yapmak gelmiyordu. Bu durumuma bir yandan sıkılırken bakışlarımı tavanda gezdirerek bir süre düşüncelerime dalıp gitmiştim. Yanlız olduğum zamanlarda genelde insanların ben de bırakmış olduğu etkiyi ister istemez taktığım için düşünüyordum. Tıpkı dün gibi. Taehyung'un sözlerinin her birini kulaklarımda iştirken, bu durum karşısında bıkkınca yanaklarımı şişirdim. Onun bana karşı olan bu nefretine hiç bir zaman anlam verememiştim. Sürekli aşağılayıcı bakışları ve yerin dibine sokan sözleri bunalıma sokuyordu.

Ellerimi göğsümde birleştirerek sırtımı dikleştirip yatak başlığına yasladım. Uzun bir süredir uzandığımdan dolayı bedenim uyuşmuştu. Bakışlarım tekrardan tavandaki yerini bulurken aşağıdaki sesler yüzünden dalgın düşüncelerim dağıldı. Dikkatim sese yoğunlaşırken, gecenin bu saatinde kimin gelmiş olabileceğini merak ediyordum. Aşağıdaki konuşmaları takip eden gülme sesleriyle birlikte bu kişilerin tae'nin arkadaşları olduğunu kavramam saniyelerimi almıştı.

Bay ve bayan kim oldukları için arkadaşları normalde eve uğramazdı, aksine tae onların ziyaretine giderdi. Bu sefer evi boş bilip bütün arkadaşlarını ilk fırsatta eve doldurmuş gibiydi. Uykudan mahrum gözlerimi ovalayıp yatakdan ayaklanarak kalktım. Bu ses yüzünden uykuya dalmam imkansızdı.

Küçük adımlarım eşliğinde dolabıma yönelip üstümü hızla değiştirerek odamdan çıktım. Aşağıya mutfakdan bir şeyler atıştırmak için gidiyordum ama tae'nin arkadaşlarıylada karşılaşacağım için adımlarım biraz çekingendi. Onun sosyal hayatına girip kendimle huzursuz etmek istemiyordum. Zaten yeterince varlığımla rahatsız ediyordum.

Merdivenlerden tekerce inerken bakışlarım aşağı kaydı. Salondaki koltukların her birinde başka birisi yayılmış oturuyordu. Hepsi koyu bir sohbete dalmış keyifle konuşurken, bu sefer bakışlarım asıl sahibini bulmuştu.

Taehyung yüzündeki koca gülümsemesi eşliğinde konuşulanları dinliyordu. O an bilincimi bir süre bu görüntü karşısında kaybetmiştim. Dudaklarımda burukça gülümse yer edinirken uzaktan sadece bana sunmamış olduğu bu neşeli hallerini izlemekle yetindim. Taki bakışları beni bulana dek.

Gözlerinde az önce şahit olduğum parıltılar birerce sönerken içim titredi. Dudaklarında ise gülümsemesine dair bir iz bırakmamıştı. Eski ruhsuz kişiliğine bürünürken arkadaşları bu değişimi fark edip homurdandı. Duyduğum kadarıyla şimdi de tae'ye yönelik konuşuyorlardı.

En azından benim beceremediğim şeyi arkadaşları yaparak onu mutlu edebiliyordu. Bu gerçekle birkez daha yüzleşirken kendimi düşüncelerime kaptırmamaya çalışıp dikildiğim merdivenlerden aşağı indim.

Bu sefer arkadaşlarını daha net bir şekilde görme fırsatı yakalamışken tae'nin yoğun bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Ben bir şey demeden geçip gitmeyi hedeflemişken pek de öyle olmamıştı.

Aralarından birisinin bana yönelik konuşmasına karşı hızlı adımların salonun ortasında durmuştu. Arkamdaki bir kaç kişinin bakışları bende olması içten içe strese sokarken isteksizce onlara doğru döndüm.

"Sen tae'nin küçük kardeşi olmalısın."

Aralarından kızıl saçlı birisi yüzündeki sıcak gülümsemesi ile birlikte konuşurken ben de tebessüm edip baş salladım.

"Evet efendim."

Olabildiğince kısa keserek yanlarından ayrılmak istiyordum fakat hepsinin meraklı bakışları bendeyken bu isteğim imkansız gibiydi. Benimle konuşan kızıl saçlı erkek, eliyle tae'nin yanındaki boş bulunan yeri işaret ederek nazik üslubuyla konuştu.

Milen | TaegiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin