8. Bölüm

3.7K 123 5
                                    

Saçlarımda bir hareketlilik hissedince gözlerimi yavaşça açtım. Baktığımda Azer'in saçımı elinin tersi ile hafifçe okşadığını gördüm. Gülümsedim,
"Azer?" Dedim uykulu sesim ile, Azer elini çekip
"Hı?" Dedi
"Napıyorsun?" Dedim merakla.

"Âşık olduğum kadını izliyorum." Dedi, memnunca gülümsedim.
"Ne ara bu kadar âşık olduk?" Dedim ben de itirafta bulunarak. O da tek kaşını memnunca kaldırdı ve sırıttı,
"Olduk?" Dedi son kelimemi tekrara ederek, bişey demeden yeniden gözlerimi kapattım.

"Asel" dedi ve nefesini biraz daha yakınımda hissettim. Gözlerimi açmadan,
"Hı?" Dedim ben de onun gibi, ardından dudaklarımda oluşan yumuşak sıcaklığın onun dudakları olduğunu anlayınca karşılık verip gülümsedim.

Geri çekildi, bana baktı ve yeniden yaklaşmaya başlayınca hızla elimi dudaklarıma koydum. Dudakları elime hafifçe değerken kaşlarını çatıp bana baktı.
"Hadi kalkalım artık." dedim.

Üstümden kalkıp ayakta doğruldu. Yorganı üstümden çekip ayağa kalktım banyoya gitmek için, ama Azer bileğimden tutup aniden kendine çekti ve dudaklarıma küçük bir öpücük daha kondurdu.

"Azer yeter." Dedim kendimi ciddi tutmaya çalışarak. Arkamı döndüm ve gülümseyerek banyoya girdim.

Ilık bir duş aldıktan sonra banyodan çıktım. Elimle havluyu tutup bir elimle dolabı açtım ve kendime giymek için birşeyler seçtim.
Hafif yırtmaçlı, balon kol ve herzaman ki gibi uzun bir elbise seçtim.
Elbiseyi giydim, saçlarımı taradım ve makyaj yaptım.

Çantamı da alıp odadan çıktım. Azeri kapıda sigara içerken görünce yanına gittim. Telefonuna bakarken ardından bana döndü, baştan aşağı inceledikten sonra sigarasından son kez daha içine çekip söndürdü. Elimi tuttu ve arabaya doğru yürüdük.

Vale benim kapımı açtı ve binmemi bekledi.
"Teşekkür ederim" diyip bindim. Hemen sonra Azer de bindi.
Kemeri taktıktan sonra yola çıktık.

                          ...............

Konağa geldiğimizde korumalar kapımı açtı ve indim. Diğer korumalar ise kapıyı tamamen açıp girmemizi bekledi. Önden ben arkamdan da Azer geldi, küçük kız Azer'e doğru koştu.
"Dayııı" dedi kollarını açtı ve Azer'in önünde bekledi, Azer kucağına alıp küçük bir öpücük bıraktı.

Küçük kız,
"Dayı biliyor musun Feyza abla çok ağladı" dedi, Azer kaşlarını çatıp,
"Neden?" Dedi.
"Bilmem sadece fisun yengemin 'o kıza ağam çok dayanamaz, iki güne boşanırlar. Yakın zamanda seninle evlenecek merak etmeyesin' dediğini duydum ben." Dedi ince sesiyle

Azer küçük kızı kucağından indirdi.
"Dicle hadi sen annenin yanına git" dedi. Dicle kafasını olumlu sallayıp koşarak gitti. Azer hızla merdivenlerden çıkmaya başlayınca arkasından gidip kolunu tuttum.

"Azer, sırası değil." Dedim gözlerine bakarak. Bişey demeden kafasını başka tarafa çevirdi ve derin bir nefes aldı. Daha sonra yeniden bana döndü, ve elimi tutup merdivenlerden indik.

"Sen git, ben bir anneme bakayım" dedim, başını olumlu anlamda salladı ve salona doğru ilerledi. Ben de annemin odasına doğru ilerlerken biri kolumu tuttu ve aniden çekti. Ona baktığımda bu kişinin Feyza olduğunu gördüm.

Bileğimi hızla çekip,
"Napıyosun Feyza?" Dedim sinirle. Feyza'nın gözleri ağlamaktan şişmiş ve üstünde pijamaları vardı. Kaşlarımı çatıp,
"Bu halin ne?" Dedim, Feyza'nın şişmiş gözünden bir damla daha yaş düştü.
"Senin yüzünden, eğer sen olmasaydın dün o yatakta ben olacak-" sinirle bileğini sertçe tuttum.
"Doğru konuş Feyza. O adam evli, benimle evli. Eskiden geçmişiniz olabilir, ama şu an o adamın karısına bunu demen sen çok küçük düşürüyor." Dedim her kelimemi bastırarak.

Feyza şiddetle ağlayarak bağırmaya başladı,
"İçimin nasıl yandığını bilsen böyle konuşamazdın! Onu hâlâ çok sev-" lafını bitirmeden Fisun hanım Feyza'nın kolunu kavrayıp hızla götürmeye başladı.
Arkasından baktıktan sonra derin bir nefes alıp kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Ardından annemin odasına girdim.

Babamı da görünce gülümsedim. Babam,
"Kızım niye bu kadar erken döndünüz? Hayırdır?" Dedi
"Erken değil babam. Sabah kahvaltıya yetişmek istedik" dedim yanına gidip,
"İyi o zaman. Ben ananın ilaçlarına almaya gidecem" dedi.
"Tamam" dedim annemin yanına yaklaştım.

Elini öptüm anlıma koydum. Yavaşça saçını okşadım ve usulca öptüm. Ardından kafamı kaldırdım, annemin yüzü düştü
"Annem ne oldu?" Dedim elini tutarak annemin rengi değişince telaşla ayağa kalktım.
"Anne?" Dedim korkuyla annemin gözleri kapandı ve eli bedeninden aşağı süzüldü.

































Selaamm

Bölümün kısa olduğunun farkındayım ama bu aralar yoğunum o yüzden çok fazla yazamadım kusura bakmayın:)))

Oylarınız çok önemli 🖤🪐

Tiktok: sennvebenn_1

Sizi çok seviyorum ❤️

Gül Güzelim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin