Gül Güzelim

36. Bölüm

Azer kolumdan tutup hızla kendine çekti ve araba hemen dibimde durdu. Anlamamış bir şekilde etrafa bakarken Azer yüzüm avuç içine alıp telaşla bana soru soruyordu,
"İyi misin?"
"Asel cevap ver, iyi misin?" Diye sordu,
Gözlerimi arabadan ayırıp Azer'e çevirdim.
"İyiyim" dedim, Azer hızla bana sarıldı.

"Kalbime indirdin" dedi nefes nefese,
"Sakin ol, fark etmedim sadece." Dedim, arabadan inen adama döndüm. Takım elbiseli ve genç bir adamdı. Hızla yanıma geldi,
"Hanım efendi iyi misiniz?" Diye sordu,
"İyiyim, fark etmedim. Benim hatam kusura bakmayın" dedim,
"Önemli değil, size bişey olmadıysa" dedi,
"Yok bişey olmadı. Sağolun" dedim,

Adamla konuştuktan sonra hoşçakalın diyip gitti. Biz de arabaya bindik, Azer arabadaki suyu uzattı.
"Al iç, korktun" dedi, elindeki suyu alıp birkaç yudum aldım.
Şişenin ağzını kapatıp telefonumu çıkardım. Kilit ekranındaki saate baktım, saat dokuza geliyordu.

Camdan dışarıyı izlemeye başladım.
"Azer düğün salonunu tuttun mu?" Diye sordum merakla,
"Tuttum" dedi memnunca,
"Ne zamana 2 gün sonraya" dedi, gülümsedim. İçimi giderek daha çok heyecan kaplıyordu.
"Davetiyeler?"
"Onları da hallettim."
"Ne zaman hallettin bunları?"
"Senin yanına gelmeden önce" dedi.

Konağa geldiğimizde avluda yemek yediklerini gördüm. Ama bir misafir olduğunu gördüm, az önce neredeyse bana çarpacak adam.
Azer o adama doğru yaklaştı, elini uzattı.
"Hoşgeldiniz" dedi, ardından babaanneye döndü.
"Babaanne misafirimiz olduğunu neden söylemedin?" Dedi, babaanne
"Düğün alışverişi yaparken sizi meşgul etmek istemedik oğlum" dedi, Azer cevap vermedi.

Adam,
"Biz az önce talihsiz bir olayla karşılaştık onlarla" dedi babaanneye dönüp, babaanne
"Hayırdır?" Dedi, adam beni gösterdi.
"Az kalsın hanım efendiye çarpıyordum." Dedi, Eda
"Ne? Birşeyin var mı Asel?" Diye sordu telaşla,
"Yok yok, iyiyim. Ben bir an fark etmedim sadece" dedim sakin bir ses tonuyla,
Babaanne
"Dikkat edeceksin. Sen benim torunumu taşıyorsun." Dedi, sinirle ona döndüm.

"Senin torunun benim evladım, bir an fark etmedim." Dedim sert sesimle, babaannenin kaşları çatıldı. Adam araya girerek,
"Bilseydim asıl ben dikkat ederdim. Yeniden çok özür dilerim" dedi medeni bir şekilde, gözlerimi adam çevirdim.
"Estağfurullah, sizin bir hatanız yok." Dedim ayağa kalktım.
"Afiyet olsun" dedim ve odama çıktım.

Odaya girdiğimde hizmetlinin Bulutla oynadığını gördüm.
"Hoş geldin hanımım" dedi, yataktan kalkıp
"Hoş buldum" dedim, Bulut'un yanına yaklaştım. Kucağıma alıp öptüm,
"Ben çıkayım" diyip odadan çıkmaya yeltendi hizmetli, durdurdum.
"Ben kıyafetlerimi değiştirene kadar bekler misin?" Dedim,
"Tabi beklerim" dedi ve yeniden Bulutu kucağına aldı.

Aynı anda kapı açıldı, Azer odaya girdi.
Hizmetliye
"Sen çıkabilirsin" dedi, hizmetli Bulut'u Azer'e verip odadan çıktı.
Dolabıma bakarken pijama takımı çıkardım ve elime alıp banyoya girdim. Kısa sürede onları giyip çıktım. Azer yatakta altında eşofman üstüne ise hiçbir şey olmadan yatıyordu.
Yanına gidip uzandım, elini belime sardı ve beni kendine bastırdı.

Yüzünü saçlarıma gömdü,
"Uyuyacak mısın?" Diye sordu, kafamı olumlu salladım.
Boynuma küçük öpücükler kondurmaya başladı, gülümsedim.
"Ne yapıyorsun?" Daha çok öpmeye başladı.
"Azer"
"Hı?" Üstüme kapanıp dudaklarıma yaklaştı, tam öpecekken elimle dudaklarını kapattım.
"2 gün sonrayı bekle" dedim sırıtarak,
Azer göz devirdi, derin bir nefes aldı. Elimi çektim,

"Sebep?"
"Evlenmeden olmaz"
"Asel biz evliyiz zaten karıcım"
"Olabilir, o zaman düğün yapmadan olmaz"
"Asel sen hamilesin farkında mısın? Biz zaten önceden yaptık onu"
"Olabilir, 2 gün sonrayı bekle" dedim ve kafamı başka tarafa çevirdim.
Üstümden kalkıp uzandı, sırıtarak ona baktım. Gözleri beni bulunca gözlerini kısıp bana baktı.