19. Bölüm

2.7K 103 10
                                    

2 Gün Sonra

Artık durumum ilk gün olduğu kadar ağır olmadığı için hastaneden çıkmamı uygun görmüşlerdi. Eda'ya döndüm,
"Eda bir taksi çağırır mısın?" Dedim, Eda
"Tamam çağırayım" dedi ve telefonunu eline aldı.
Azer,
"Asel iyileşene kadar konağa gel sonra nereye istersen-" Sözünü hızla kestim.

"Gittiğim yerde iyileşirim. Hatta bence orda daha çabuk iyileşirim." Dedim sert çıkan bir sesle, Azer
"Babanın nerde oturduğunu biliyor musun?" Diye sordu, güzel soru. Bilmiyorum.
"Bulurum" dedim ona bakmadan,
"Onunla uğraşmak yerine ben bırakayım sizi" dedi

Mecburen,
"Tamam" dedim mecburen, Eda
"ben çağırdım az önce taksiyi 2 dakikaya geliyorum dedi" dedi,
Azer
"Tamam ben hallederim siz hazırlanın" dedi ve odadan çıktı. Zaten kıyafetlerimi giymiştim üstüme sadece ince bir hırka aldım. Ve telefonumu elime aldım, Edayla birlikte odadan çıktık ve aşağı arabanın yanına indik. Azer bizi görünce kapıyı açtı ve binmemi bekledi.

Bindikten sonra o da arabaya bindi ve sürmeye başladı. Yol boyunca ikimizde hiç konuşmadık ara sıra gözlerini yoldan ayırıp bana bakıyordu. 
15 dakika yol gittikten sonra bir evin önünde durdu.
"Burası mı?" Diye sordum ses tonumu değiştirmeden
"Burası" diye karşılık verdi. Kapıyı açmaya yeltendiğim an Azer arabadan indi ve o benim kapımı açtı. Elini uzattı, ilk eline daha sonra ona baktım.

Elini tutmadan indim arabadan Eda da benle birlikte inmişti, Azat'la göz göze geldiğini gördüm. Onun da konaktan ayrılmak istemediği belliydi, ama orda daha fazla duramazdım. Özür dilerim güzel kızım.

Azat'la gözlerimiz kesiştiğinde hafif tebessüm etti. Ben de karşılık verdim ve kapıya doğru yürürken Azer'in de arkamdan geldiğini gördüm. Olduğum yerde durdum,
"Gelme" dedim ona bakarak, ve kapıya doğru gitmeye devam ettim. Arkamdan gelmeyi bırakmıştı.
Kapıyı çaldım, kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu.

Babam kapıyı açınca şaşkınca olduğu yerde kaldı.
"Kızım" dedi ve sıkıca sarıldı. Canım acıdığı için
"Baba yavaş" dedim ve bende sarıldım.
"Kızım, kendini vurdu diyorlardı. Gerçekten yapmadın demi?" Dedi gözleri dolu dolu,
"İçeri geçelim baba anlatırım" dedim, babam onaylar şekilde kafasını salladı ve birkaç metre arkamda duran Azer'e baktı.

"Azer oğlum sen de gelse-" sözünü kestim.
"Baba hadi içeri girelim" dedim, babam birşey demeden içeri girdi. Eda da son kez Azat'a baktı ve içeri girdi. Kapıyı kapatırken ne kadar Azer'e bakmamaya çalışsam da son anda baktım ve hızla kapıyı kapattım.

                               🫀🦋

Babama olanı biteni anlattıktan sonra kendimi vurmama çok kızsada çok fazla üstüme gelmemişti.

Ve biz hâlâ eski konuları açmamıştık.

Eda çarşıya gitmişti bir işi olduğu için ve babamla evde tek başımaydım.
Babam,
"Kızım aç mısın? Birşeyler hazırlayayım mı?" Diye sordu,
"Sonra hazırlarız, baba bir gelebilir misin yanıma?" Dedim çekingen bir tavırla, babam yanıma gelip yavaşça oturdu.

"Hayırdır Kızım?" Dedi meraklı ve yumuşak bir tonla, koltukta yatar pozisyona gelip kafamı babamın dizine yerleştirdim.
"Baba,"
"Söyle güzel kızım" dedi sesi titremişti.
"Sen dede olacaktın" dedim gözümden yaşlar babamın dizlerini ıslatırken,
babamın saçımı okşayan eli durdu.
"Dede mi?" Diye sordu, kafamı aşağı yukarı salladım.

"Ama 3 gün önce öldü" dedim ve şiddetle ağlamaya başladım. Babam saçlarımı yeniden okşamaya başladı.
"Şşş inşallah bir daha olur. Sıkmayın canınızı kızım" dedi, tabi babam Azer'in yaptıklarını bilmiyordu.
"Baba biz boşanıcaz." Dedim kafamı dizlerinden kaldırıp,
Babam,
"Neden kızım?" Diye sordu
"Olmuyo" dedim sadece.

"Kızım en ufak şeyde vazgeçilir mi böyle? Yuvayı dişi kuş yapar, yuvanı toparla. Konuşun anlaşın." dedi ve devam etti.
"Adın çıkar, milletin ağzı torba değil ki büzesin." Dedi,
"Ben çok yorgunum dinlenicem" dedim ve kalktım, odaya gidip kapıyı kapattım.

Direkt yatağa girip çarşafı boynuma kadar örttüm. Ve göz yaşlarımın akmasına izin verdim.
Annem olsaydı tüm derdimi ona anlatırdım. konuşmasada dinlerdi,

Bunları düşünürken uyku iyice bastırmıştı. Ve hiç direnmeye halim yoktu, gözlerimi kapattım ve kendimi uykuya bıraktım.

                       
                             ..............

Uyandığımda yanımda bir çöküklük hissettim ve gözlerimi zorlukla araladım. Dikkatle baktığımda bu kişinin Azer olduğunu fark ettim.
Sinirle yataktan kalktım.
"Ne işin var senin burda Azer?" Dedim sert bir ses tonuyla
"Seni görmeye geldim." Dedi ve o da ayağa kalktı bana doğru yaklaştı bir kaç adım ilerde durdu.

"Gelme."
"Gelmezsem seni merak ederim."
"Etme."
"Seni görmezsem ölürüm." Dedi en son, tek kaşımı öyle mi der gibi kaldırdım. Hafif sırıttım ve hemen ciddileşip,
"Beter ol." Dedim ve onu itekledim. Ama fark etmeden yaralı olan tarafımla ittirdiğim için canım çok yanmıştı ve acıyla inledim.

Elimi yaramın üstüne hafifçe koydum.
"Ah!" Dedim, elimi çektim. Sinirle kafamı kaldırdığımda Azer'le hemen dibimdeydi, ellerini belime koydu ve neredeyse dudaklarımız birbirine değiyordu.








































Selaamm

Bölüm biraz kısa ama idare edin🙏🤍
Müsait olamadığım için çok fazla yazamıyorum. 🧚

Oylarınız ve yorumlarınız çok önemli 😽🌼

Tiktok: sennvebenn_1

Sizi çok seviyorumm ✨🦋

Gül Güzelim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin