|3| Siyah Ve Beyaz

917 59 17
                                    

Keyifli okumalar 🍭

Artık her gün kaybolduğum gözlerindeki okyanus sanki suyu çekilmiş gibiydi...

°°°°°°
FLASHBACK:

Yine her zamanki buluştukları yere gelmişti ikili. Mis gibi esen rüzgarla beraber denizin huzur verici sesini dinliyorlardı.

"Jungkook"demişti küçük olan sevdiği kollara daha da sıkı sarılarak

"Okul bitince evlenir miyiz?"

Jungkook bu konuda biraz tereddütlüydü sonuçta ailesinin hiç bir şeyden haberi yoktu. Sevgilisi olduğundan hatta sevgilisinin erkek olduğundan haberleri yoktu. Tepkilerini ölçemiyordu, babası sert bi adamdı. Jungkook'da babasının tek oğlu olduğundan gerçekten ne tepki vereceğini bilmiyordu.

Annesi yoktu, Jungkook küçükken annesini bir trafik kazasında kaybetmişti ve neredeyse muhtaç olduğu tüm sevgiyi Jimin'de görmüştü. Jimin onu çok güzel sevmişti hala da seviyordu.

"Jungkook cevap vermedin, noldu daldın gittin?"

Jungkook düşüncelerini uzaklaştırıp sevgilisine döndü.

"Yok güzelim sen öyle deyince bende sanırım hayallere kapıldım"

Çok mutluydular. Şu an üniversite son sınıf okuyordu ikili. İşletme bölümündeydiler. Jungkook okul bitince şirketi babasından devralmayı planlıyordu zaten babasının da istediği buydu ama babası sürekli yurt dışında da eğitim alması gerektiğini söylüyordu ama Jungkook'da Jimin'de ayrı kalmamak için reddediyordu bu teklifi.

Babası sürekli neden istemiyorsun yoksa burda seni kendine bağlayan bir şey mi var diyordu. Jungkook her defasında Jimin'den bahsedemese de evet diyordu
beni burda kendine bağlayan bir şey var...

Jungkook aklına gelen soruyu Jimin'i düşünmeden bi anda soruvermişti. "Jimin sen neden dedenle konuşup da şirket için-"

"Sus!"
Jimin bir anda sinirlenmişti. Jungkook özür diledi ama anlayamıyordu neden Jimin dedesini bu kadar sevmiyordu?

Jimin'in anne ve babası hayatta değillerdi. Jimin ölümlerinden dedesini sorumlu buluyordu ya da sadece içini rahatlatmak için onu sorumlu tutuyordu. Annesi istenmeyen gelindi Jimin' in. Dedesi sürekli onu aşağılar, kötü davranırdı. Jimin'de bu yüzden dedesinden pek hoşlanmazdı.

Son zamanlarda annesiyle dedesi aralarını ne kadar düzeltmiş de olsalar Jimin hala sevmiyordu dedesini.

Dedesi Jimin'e kendini affettirmek için türlü türlü şeyler yaptı ama Jimin onların da hiçbirini kabul etmiyordu. Ama ne olursa olsun Jimin dedesinin tüm mal varlığının sahibi. Park'ların tek veliahtıydı.

"Jungkook sana bir daha o adamdan söz etme demedim mi"

"Ama Jimin neden?"

"Jungkook şu an bu büyülü anı bozuyorsun farkında mısın?"

"Tamam,özür dilerim. Hadi ama sende öyle surat asma. Unut gitsin söylediklerimi, hadi lütfen"

"Tamam" demişti küçük olan ve daha da sıkı sarılmıştı sevdiğine

GÜNÜMÜZ
*****

"Jimin biraz sakin olur musun, neden bu kadar stres yaptın anlamadım ki?"

"Yeji sen benimle dalga mı geçiyorsun? İhaleye gireceğim kişiyi daha 3 dakika önce öğrendim ve sen bana gel sakin ol diyorsun, nasıl sakin oluyum!"

Şirketin koridorlarında Jimin'in sesi yankılanıyor ve haliyle tüm çalışanlar korkmuştu.

Jimin biraz bağırarak söylemişti bu sözlerini, Yeji'dehaliyle korkmuştu

Patronunu ilk defa böyle görüyordu. Ama neden böyle bir tepki verdiğini anlayamıyordu.
Zaten her zaman ihale işlerinde toplantıdan biraz önce öğrenirdi rakibini ama bu sefer çok aşırı tepki vermişti patronu.
(bu arada Yeji Jimin'in asistanı)

Oluşan kısa sessizliği Tae bozmuştu Jimin'in odasına gelerek

"Jimin noldu? Sesin 10 metre öteden duyuluyor. "

"Hepsi Yeji'nin yüzünden. Hep böyle yapıyor. Her zaman aynı şey oluyor. Sonra da bana sakin ol diyor.!"

Jimin Yeji'ye çok sinirli bakıyordu. Yeji daha da korktu ve izin isteyip  dışarı çıktı.
Tae kapının kapandığından emin olduktan sonra Jimin'we tekrar döndü.

"Jimin noldu sabah sabah iyi misin? Kızı da azarladın"

"Azarlamadım! "

"Bana da mı bağırarak konuşacaksın?"

"Tae B-ben ne yapacağımı bilmiyorum. Of, çıldırıcam şimdi"

"Jimin noldu anlat bana her şeyi"

"Tae, ihaleye girdiğim rakibim Jeon Jungkook'muş"

"Ne! jimin emin misin? O ne zaman gelmiş ki hem?"

"Ben dün Hoseok'la gittiğim barda görmüştüm onu yanında da bir kız falan vardı"

"Jimin ben ne tepki vereceğimi bilemiyorum. Sen ne düşünüyorsun şu an? Ne yapacaksın?"

"Tabi ki de alıcam o ihaleyi Tae bunun için çok uğraştım. Şirketin geleceği için çok önemli. Almam lazım"

"Konu şirketin geleceği mi gerçekten Jimin. Ben kalbin ne diyor diye sormuştum ama?"

"Benim kalbim hiç bir şey demiyor Tae, lütfen sende uzatma artık. İhaleyi ben alıcam. O da buradan avucunu yalayarak tıpış tıpış geri gidecek bir daha da onu görmeyeceğim."

"Tamam tamam sen nasıl diyorsan."

"Teşekkür ederim Tae"

Taehyung Jimin'in ne için teşekkür ettiğini kafasında tarttıktan sonra bir cevap bulamayınca sordu

"Ne için?"

"Her şey için, gerçekten çok teşekkür ederim"

"Jimin saçmalama ne teşekkürü hadi gel gidelim toplantı saati yaklaştı"

"tamam" dedi Jimin buruk bir gülümsemeyle.

Tae zor zamanlarında hep yanında olmuştu. Her ne kadar Jungkook 'un gidişinden kendini sorumlu tutsa da. Arkadaşına hiç bir şey söylemedi. Hatırlatıp daha da kalbini kırmak istemedi. Unutulup gider dedi ama şimdi karşısına birden bire 3 yıl sonra çıkınca ne yapacağını o da bilemedi.

~

Jimin toplantı odasına girdiğinde Jungkook masada oturmuş bir yandan elma yiyerek Lisa'yla konuşuyordu. Jimin bir anlığına şaşırmıştı çünkü kız dünkü bardaki kızdı. Aldırış etmedi ve yerine geçti. Jimin oturduğunda ilk konuşmayı başlatan Jungkook olmuştu. Nasıl olsa toplantı hala başlamamıştı.

"Siz Bay Park olmalısınız, öyle değil mi" dedi Jungkook sırıtır bi biçimde çünkü Lisa'nın hiç bir şekilde şüphelenmemesi lazımdı.

Jimin'in çok sinirine dokunmuştu bu laflar. Birde tanımamazlıktan geliyordu
Müthiş...

"Evet, sizde Bay Jeon olmalısınız" Jungkook'un yüzündeki gülümseme anında solmuştu ve kaşlarını çatmıştı. ikisinde birbirlerine öyle bakıyorlardı ki neredeyse birbirlerini yiyecek gibi.
Neyseki Lisa o sırada tırnaklarına oje sürüyordu ve hiç bir şeyi fark etmedi.

Lisa Jungkook'un amcasının kızı ve çok da yakınlar. Jungkook Amerika'dan döneli 2 gün olmuştu. Dedeleri Lisa'yla sıkı sıkı tembihlemişti Jungkook'u asla yalnız bırakmasın diye ve bu şartla da şirketi ikisinde devretmişti. Ve bugün ki ihale Jungkook'un ilk ihalesi olacaktı.
Dedesi dün akşam konuşmak için çağırdığında bundan bahsetmişti. Rakibinin ne kadar zor biri olduğundan bahsetmişti. Çünkü Park Jimin tuttuğunu koparan, sektörde adını duyuran bi iş adamıydı. Jungkook başta istemedi ama daha sonra neden istemediği için bi sebep bulamayınca kabul etmek zorunda kaldı.
Lisa biraz süslü birisiydi. Pek bu işlerle uğraşmazdı. İlgisi de yoktu zaten.~

"Merhaba" dedi Lisa ojelerini sürerken. Bende Jeon Lisa dedi.

İşte o an Jimin'in başından kaynar sular dökülmüştü. Demekki Jungkook evlenmişti...


Bölüm sonu...💗

Thanks For Everything | Jikook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin