|32| Boş Gözler

201 20 15
                                    

Yapamam yapamam, ruhum acı çeker bedene sıkışarak...

Bu bölüm Asyaimek3 e gelsin ♡♡


"Jimin gerçekten iyi misin? Seni böyle görmeye alışkın değilim"

"Bir şey yok Daniel, sadece başım ağrıyor bu kadar"

Jimin dün gece partiden erken ayrılmıştı. Jungkook'un odasından çıktığı gibi dolu gözlerle hemen evine gitmişti. Yokluğunu anlayan Daniel Jimin'e sayısız mesaj atmıştı ama Jimin hiç birine cevap vermemişti.

Şimdi de güya Jimin'i merak etme bahanesiyle yanına, Jimin'in şirketine gelmişti.

Jimin ne kadar başım ağrıyor diye geçiştirse de dün gece karanlık odasında yastığa sarılıp gözleri kuruyana kadar ağlamıştı. Hıçkırıklar içinde kalmıştı. Şimdi de şirkette toplantıları olduğu için gelmişti. Yoksa kolunu kaldıracak hali bile yoktu.

Şimdi de Daniel 'le uğraşıyordu

"İyi değilsin dün gecede erken ayrıldın?"

"İyiyim dedim Daniel boşver sende. Sen neden buradasın?"

"Senin için Jimin, merak ettim. Endişelendim"

"Endişelenme. Kusura bakma ama şimdi toplantım var. Gitmem lazım"

Daniel başıyla onaylayıp kalkmıştı oturduğu koltuktan.

Jimin için zordu. Her şey başlı başına bir dertti ve bunlar oldukça zordu.

*

Jungkook sabah baş ağrısıyla uyanmıştı. Biliyordu, dün gece nasıl sızıp kaldığını biliyordu. Şimdi de gün boyu o baş ağrısını çekecekti. Mükemmel diye geçirdi içinden

Bugün şirkete Fransız ortakları gelecekti ve onlar kendileri yerine elçi bırakacaklardı şirkete.

Jungkook için elbette çok önemliydi. Güzel bir karşılama yapmalıydı Fransızlara

Banyoya gidip rutin işlerini hallettikten sonra aynanın karşısına geçip uzunca kendine baktı. Garipti. Gözlerinde herhangi bir duygu kırıntısı dahi yoktu. Boş gözlerle bakıyordu

1 haftadır kendinde değildi. Jimin yokken Jungkook da yoktu.

Üzerine yas tutarcasına giydiği simsiyah takıma uygun yeni kestirdiği saçlarını şekillendirmişti.
Ceketinin kollarından dövmelerinin bir kısmı görünüyordu. Jimin çok severdi...

*

Tabii ki Fransız ortaklarıyla yapılacak görüşmede Jimin de olmalıydı. Şirketleri ortaktı çünkü. Jungkook her ne kadar Jimin'le yan yana bulunmayı istemese de olacaktı. Yapacak bir şey yoktu.

Evden çıktığı gibi Jimin'in şirketine gitmişti. Gerçekten o kadar ciddi o kadar duygusuz görünüyordu ki onu gören çalışanlar gözlerini kaçırıyorlardı hemen.

Jungkook toplantı odasının önüne geldiğinde gözlerini kapatıp derin bir nefes almıştı ve içeri girmişti.

Jimin açılan kapıya bakınca görmeyi beklediği en son kişiyi görmüştü. Çünkü Jungkook'la toplantı yapacağını bilmiyordu. Evet Fransız ortaklar vardı ama sekreteri Yeji, Jungkook'la ilgili hiç bir bilgi vermemişti.

Jungkook hiç bir şey demeden Jimin'in karşısına geçerken gözlerini de Jimin'den ayırmamıştı. Anlamıştı Jimin'in anladığını. Sormak istiyordu. Sarılıp saçlarını koklamak istiyordu. Ama ne bunu yapabilecek cesareti vardı ne de gücü...

Thanks For Everything | Jikook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin