|34| Beni(m) Jimin'im

311 20 1
                                    

Yarın yokmuş gibi, sanki bir dahaki sefer yokmuş gibi. Şimdi gözlerimin önünde sen olmadan her şey kapkaranlık

*
"Ee şimdi ne olacak?"

"Bilmem, ne olsun istersin?"

"Hmm bi düşünüyüm, bilemedim ki şimdi"

İkilinin romantik diyaloğun arka koltuktaki Tae böldü ;

"Ya bugün benim günüm ama siz neden rol çalıyorsunuz? Off ya"

Tae sitem etmişti. Dörtlü şu an Jungkook'un arabasıyla bir eğlence mekanına gidiyordu. Kutlama yapacaklardı Tae ve Jin'e

Mekana giriş yaptıkları gibi Jungkook Daniel'le göz göze geldi. Gerçekten bu adam her yerden çıkmak zorunda mıydı?

Jungkook Jimin'in belini daha sıkı tutmuş ve kendine doğru çekmişti. Bu sırada tabii ki Daniel onları izliyordu.

Jimin şaşkınlıkla gözlerini kocaman açmıştı "Jungkook napıyorsun? Biraz uzaklaş ya" Jungkook sanki inat olsun diye daha da dibine girip saçlarını öpüyordu Jimin'in.

"Jimin, şşş sevgilim. Böyle daha iyi"

Jimin itiraz etmedi. Zaten haftalardır bu anı bekliyordu. Daniel ise karşısındaki manzaraya karşı koyamayıp mekanı terk etmişti. Jungkook yan bir gülüş bırakıp dans pistine çıkmıştı. Jimin'le beraber.

İkili deli gibi dans ediyordu. Tabii ki Jimin sırtını Jungkook'un göğsüne yaslayıp sürtünmeyi ihmal etmiyordu. İkisinin de oldukça hoşuna gidiyordu bu durum.

İkilinin yanına Tae gelip bu anı bozana kadar her şey iyiydi.

"Yaa Jimin biraz da benimle dans etsene bırak şu adamı biraz" deyip Jungkook'a imalı bir bakış atmıştı.

Jungkook ise gözlerini devirmişti. "Sen gitsene ya kocanın yanına neden buradasın gitsene hadi git"

Taehyung, koca lafını duyunca adeta ermişti. Kocam... Ne kadar güzel bir kelimeydi.

"Ah iyi be alın napıyorsanız yapın. Ben Jin'le beraber eve geçiyorum. Siz de takılın işte."

Taehyung Jin'i sürükleyerek mekandan çıkarırken Jimin ve Jungkook'da köşede bir masaya geçip içeceklerini yudumluyordu.

"Seni özledim" Jimin gözlerine daldığı adama bakarak söylemişti. Jungkook ise daha da Jimin'in yanına gelip kulağına fısıldamıştı "Bende seni çok özledim"

Jimin'in içi titremişti. Bu adam ne zamandır böyle arsız oluvermişti. Nereye gitmişti okuldaki efendi sessiz sakin çocuk?

Ama Jimin bu durumdan hiç şikayetçi değili hatta çok da hoşuna gitmişti.

Jungkook geri çekilip Jimin'in dudaklarına uzanmıştı. Jimin'e karşılık vermişti. Biraz devam ettikten sonra Jungkook nefes nefese konuşmuştu.

"Eve gidelim mi?"

"Evet, hemen"

*

Hızlı adımlarla içeri girdikleri gibi Jungkook kapıyı kapatıp Jimin'i kapıya bastırıp öpmeye başlamıştı.
Jimin arada kısık kısık inliyor, Jungkook'un saçlarını çekiştiriyordu.

Jungkook aşık olduğu dudaklardan ayrılmış, bembeyaz boyna yönelmişti. Jungkook gerçekten özlediğini çok fazla gösteriyordu. Tabii Jimin de öyle.

Daha fazla kapıda durmak istemeyen Jungkook, Jimin'i kucağına aldığı gibi odasına götürmüştü. Tavanı ayna kaplı odası...

Jimin'i nazikçe yatağa bıraktıktan sonra üzerinde yerini almıştı. Jimin kafasını yukarı kaldırdığında gördüğü şeyle donup kalmıştı. Tanrım o ayna da neydi öyle?

"Jungkook bu odanın tavanı ne? Ne ara yaptırdın bunu?"

"Bilmem, belki de bugünleri düşünerek yaptırmışımdır."

İkidi de bir kahkaha bıraktıktan sonra Jungkook kaldığı yerden devam etmişti. İlk önce Jimin'in tişörtünü çıkarmış daha sonra da kendi gömleğini çıkarmıştı. Üst tarafları çıplak kalırken Jimin Jungkook'un boynundaki zincirden tutup kendine çekerek uzun bir öpücük kondurmuştu dudaklarına.
Jungkook geri çekilip altında dağılmış olan sevgilisine baktı ve gerçekten söylemeden edemedi.

"Mm Jimin, çok güzelsin."

Jimin'in ona verdiği cevap ise  ani hareketle Jungkook'un üzerine çıkmak olmuştu. Şimdi sıra Jimin deydi. Jungkook'un boynunu emiyor yer yer ısırıp kızarıklıklar bırakıyordu. Jungkook ise gözümü kapatmış Jimin'in adını sayıklıyordu.

Jungkook içinden tamam deyip tekrar Jimin'i altına almış ve bu sefer de alttaki fazlalıklardan kurtulmuştu.
Kendisi ve sevgilisi tamamen çıplak kalınca Jungkook tekrar Jimin'in üzerine eğilmiş bir yandan onu öpüyor ve parmaklarıyla Jimin'i genişletmeye çalışıyordu.

Jimin bir ara gözlerini açtığında tavandaki aynadan ne kadar göründükleri düşündü. Evet evet kesinlikle birbirleri için yaratılmışlardı...

Jimin başta acı dolu çığlıkları yerini zevke bırakmıştı ama bu sefer de Jungkook parmaklarını çekmişti. Jimin mızmızlanır gibi oldu tam şikayet edecekti ki ağzı açık kalmıştı. Gözlerini sımsıkı yummuştu. Çünkü Jungkook haber vermeden içine girmişti tek seferde. Jungkook hemen eğilip Jimin'in acısını almak istiyormuşçasına dudaklarını sömürmeye başlamıştı. Jimin'de verebildiği kadar karşılık vermeye çalışmıştı. Jungkook geri çekilip minik sevgilisinin gözlerinden damlayan yaşları öpmüştü.

Jimin'den onay alarak yavaş ama etkili vuruşlar yapmaya başlamıştı. Jimin Jungkook'un da sevdiği gibi sesini hiç gizlemiyor Jungkook'un ismini sayıklıyordu.

Jungkook biraz daha hızlanınca Jimin uçmuştu. Hayatta hiçbir  şey Jungkook'a daha iyi hissettiremiyordu. Hissettiremezdi de...

"Ahhm Jungkook daha hızlı"

Jimin'in dediğiyle gaza gelen Jungkook'un hızı insanüstü bir seviyeye çıkmıştı. Kendisi yakındı. Jimin'in de yakın olduğunu bildiği için elini Jimin'in aletine atıp aynı tempoda onu da çekmeye başlamıştı.

Jimin kelimenin tam anlamıyla uçuyordu, bulutların üstündeydi. Yaşadığı çift taraflı zevk, yatak başlığının duvara çarpma sesi ve birbirlerinin sesi kendisine hiç yardımcı olmuyordu.

En sonunda Jimin boşalmıştı. Aletinin etrafında sıkılaşan delik sayesinde Jungkook'da gelmişti. Jungkook Jimin'in içinden çıkmadan dudaklarına uzanmış ve derin bir öpüşmeye çekmişti.

Birbirlerinden ayrılınca Jimin gülmeye başlamıştı. Jungkook ise Jimin'in içinden çıkıp yan tarafa atmıştı kendini. Bir yandan soluklanırken bir yandan da Jimin'e sormuştu.

"Hey! Ne oldu? Neden gülüyorsun?" farkında değildi ama kendisi de gülüyordu.

"Aman Tanrım Jungkook bu yaşadığım en iyi şeydi"

Jungkook bunu duyunca Jimin'e yanaşarak kulağına fısıldamıştı. "Hep tekrarlarız güzellik "

Jimin yine bir kıkırtı koyuvermişti. Seviyordu sevgilisini...

"Hadi kalk yıkanalım" dedi Jungkook oysaki kalkmaya hiç niyeti de yoktu.

"Yorgunum ben ya. Daha sonra olmaz mı?"

Jungkook kalkmış ve Jimin'i kucağına alıp banyoya götürmüştü.

Birbirlerinden nasıl ayrı kalmışlardı ikisi de bilmiyordu. Tek bildikleri şey şu an oldukça mutlu olmalarıydı.

*

Smut gerçekten hiç hesapta yoktu. Bir anda oldu mfmsölcla neyse umarım sevmişsinizdir. Oy vermeyi unutmayın. 💅🏻♥️

Bugünde sevgililer günüymüş, böyle bi denk geldi 🙄😌 (2 ağustostan merhaba aq)

Diğer ficlerime de bakmayı unutmayın

Thanks For Everything | Jikook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin