Veliaht Prens Edward
-Majesteleri bugünkü avın raporlarını getirdim.
Başımı kaşımaya vaktimin olmadığı belgelerin arasından kafamı kaldırıp geçici sekreterimin verdiği raporları incelemeye başladım.
Dük Robert yüzünden ortalık tam bir kaostu.
Bir çok insan şeytan tarafından ele geçirildiğini bu yüzden bir süre mülkünde kilitli kalması gerektiğini söyleyen dilekçeler göndermişti.
İnsanların ilk defa gördüğü bu karanlık enerjiden korkmaları doğal olsa da Dük Robert gibi güçlü birini öylece topraklarına kilitlemek mümkün değildi.
Bıkkın bir nefes verdim.
Masadaki zili çalınca gelen sekreterime acilen Dük Robert'i çağırmasını söyledim.
Bu konu onu ilgilendirdiğinden birlikte bir çözüm yolu bulmak daha sağlıklıydı.
Onaylanması gereken belgeler ve çeşitli bölgelerin raporlarını okumaya devam ettiğim bir saatlik süreden sonra odamın kapısının çalmasıyla yerimden kalktım.
-Gir.
Bariz bir isteksizlikle içeri giren dükü süzdüm.
Oturması için koltuğu işaret ettikten sonra karşısına geçtim.
Derin bir nefes alıp söze başladım.
-Doğrudan konuya giriyorum. Bugün neden kontrolden çıktın? Sırrını saklamak için deli gibi çabalıyordun.
Kaşlarını çatıp ellerini yumruk yaptı.
Bıkkın bir nefes verdikten sonra beni cevapladı.
-Emin ol bende bilmiyorum. Tek hissettiğim başka bir enerjiydi.
Bacak bacak üstüne atıp geriye yaslandım. Dikkatle düke baktım.
-Başka bir enerjiden kastın ne?
Başını olumsuz anlamda salladı.
-Bunu bende tam bilmiyorum. Sadece kısa bir histi.
Alaycı bir şekilde güldüm.
-Belki de neden kontrolden çıktığını bilmediğinden sadece uyduruyorsundur.
Öfkeli gözlerle bana bakması beni pek etkilememişti.
Bölgeye bir büyücü göndermeyi aklıma yazıp tekrar düke döndüm.
-Peki kendini nasıl kontrol edeceksin artık? Herkes sırrını biliyor şuan. Seni topraklarına kilitlemem için dilekçeler dolup taşıyor.
Söylediklerimden pek etkilenmeden cevap verdi.
-Bir çözümüm var.
Kaşlarımı çattım.
-Neymiş?
Yüzünde alaycı bir sırıtışla koltuğa daha rahat yayıldı.
-Bunu Majestelerine söylemek için bir sebebim yok. Siz dilekçeleri görmezden gelin yeterli.
Gözlerimi devirdim.
-Bu dediğini ancak çözümünü söylersen yaparım.
Bıkkınca nefes verip açıklamaya başladı.
-Azize ile evleneceğim ve sorun çözülecek.
-Nasıl?
-Azizenin içindeki ruhani güç ve benim enerjim birbirini dengeliyor. Onun yanında olursam kendimi kontrol edebilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın Kaşıkla Doğan Prenses
FantasyBen 21.yüzyıl Türkiye'sinde 25 yaşında ölen sıradan biriydim. Matematik bölümünü bitirmiştim. Atanmak için sınavlara çalıştığım sıra araba kazası geçirip öldüm.Ve gözlerimi açtığımda ölmeden önce çok sevdiğim internet novelindeki Ducellion İmparato...