Altın Kaşıkla Doğan Prenses

35.Bölüm Başkent'e Dönüş

Selamlar Herkese💕

Bölümü daha önce atmak istiyordum ancak sınav haftasındaydım. O yüzden şimdi atıyorum.

Bundan sonra bölümleri daha kısa tutup haftada bir atmayı düşünüyorum. Eğer yapabilirsem 😅.
Bölümler pazarları gelir muhtemelen diğer bölümü haftaya pazara atmaya çalışacağım.

Keyifli okumalar 🥰

Isabella Williams

Azize Ellie ve Anna ile birlikte saatlerdir araba yolculuğundaydık.

Uzun süredir abim ve Leslie'nin babamı ve dayımgili ikna edip nişan yapmasını beklesemde başımıza gelen bazı olaylar yüzünden sekteye uğramıştı.

Bu olaylardan biri de akademiye öğrenci olarak katılmamdı.

Babamın öfkesini ister istemez üzerime çekmiş ve yazdığı mektuptan sonra eşyalarımı toparlamış, okuldan izin alarak Dük Robert ve Azize Ellie ile birlikte küçük bir grup şovalye ile başkente doğru gidiyorduk.

Azize ve Anna yorgunluktan uyuya kaldığ için pencereden dışarıyı seyredip düşünmekten başka çarem yoktu.

Düşüncelerimiyse ne kadar başka yerlere çekmeye çekmeye çabalasam da başaramıyordum.

Aklım sadece Veliaht Prens'deydi.

Ona nasıl davranıyorlardı? Kral ile aralarında eminim gerginlik vardır. Babam onu oraya gönderdi sayılır bu abim ve benimle olan ilişkisini etkiler miydi?

Buruk bir gülümseme dudaklarımdan geçti.

Bizim bir ilişkimiz var mı ki?

Kağıt üzerinde nişanlıydık ancak bu imparatorun emriydi ve prensin bundan haberi yoktu.

Öğrendiğinde nasıl bir tepki verirdi?

Bunu ona imparatorun söylemesi gerekebilir. Döndüğü zaman ona söylemek istesem de tepkisinden korkuyorum.

Çünkü istemeden de olsa ondan gerçeği sakladım.Ve en başından beri bu makamla ilgilenmediğimi söyleyen de bendim.

Öğrendiği zaman hayal kırıklığı yaşar mıydı?

Derin bir nefes bıraktım. Daha gerçekleşmemiş olayların üzerine düşünüp kafa yormanın bir anlamı yoktu.

Önümüzde daha önemli problemlerimiz vardı....

Azize Ellie'den gelen sesler üzerine ona döndüm.

Kabus görüyor gibi kaşlarını çatmıştı. Anlayamadığım bazı sözler de söylüyordu.

Ayağa kalkıp karşımda oturan Ellie'yi kollardan tutarak hafifçe sarstım.

-Azize Ellie!

Birkaç denemeden sonra gözlerini açıp etrafına bir an şaşkınlık içinde bakan Ellie bana döndü.

-Kabus görüyordun sanırım.

Açık mavi gözlerini kırpıştıran Ellie bana baktı.

-Garip bir rüya gördüm.

Sakince ona baktım.

-Eğer anlatmak istersen dinlerim.

Kararsız bir şekilde bana baktı. Ona cesaret vermek isteyerek bakışlarımı çekmeden kararlı bir şekilde göz temasını sürdürdüm.

Derin bir nefes aldı.

-Gördüğüm bazı anlamsız rüyalar var. Bunları önceden görmüyordum ancak belirli bir olaydan sonra görmeye başladım. Genelde çok yorulduğum günlerde oluyor.