Yorumlarınızı bekliyorum😁
Keyifli okumalar ♥️♥️♥️Düşüncelerimin ona kaymasının sebebini olacak nişana bağladım. Aksi mümkün değildi.
-Hey, daldın Bella! Beni dinliyor musun?
-Ah, pardon başımda çok dert var şu aralar.
Kaos bekleyen parlak gözlerlerini yaklaştırıp neşeli sesiyle sordu.
-Ne oldu?
-Şey babam O'beil Dük'ü ile olan nişanımı atmama bir şey dememişti. Bende işkillenip uşağa sordum.Sanırım beni Veliaht Prenses yapmaya çalışıyor.
Dediğimle yüzü sarardı.Kaşlarını çatıp:
-Dük Williams sonunda delirdi herhalde. Tek kızını o sadist prense mi satıcak?İmparatorun emri olsa bile bu kadarı da fazla.
-Aslına bakarsan imparatorun haberi var mı onu bile bilmiyorum. Bence nişanı öneren babamdı.
-Eğer Dük önerdiyse daha kötü, güçlü ailelerin kızları prensle evlenmeyi reddedicektir. Yani bu iş oldu diyebiliriz. Keşke dükle nişanı bozmasaydın ya.
-Ne kadar sadist bir manyak olsa da baloda eğer nişanlı olduğumuz söylenmesse onunla evlenmek isteyen olacaktır. Çünkü görünüşü olağanüstü ve söylentilerdeki gibi olduğunu da sanmıyorum.
Dediklerimle kaşlarını çattı.
-Bir dakika, Isabella Williams... sen prensi zaten gördün hatta onunla yakınlaştın mı? Nerede? Nasıl? Ne zaman? Hepsini anlat çabuk.
-Hiç öyle bakma asla sandığın gibi değil canım. Abimle yakın arkadaşlar akademideki eğitimleri bitti. Bu yüzden dükalığa misafir olarak gelmişti. Nasıl bir insan olduğunu bende pek bilmiyorum ama tavrı önüne geleni öldüren biri gibi değildi.
-Yani napıcaksın? Nişanlanıcak mısın?
-Hayır tabiki.
-Bella bazen seni gerçekten anlamıyorum. Tamam herkesin manyak bildiği bir prensle evlenme, ayrıca düzgün biri bile olsa imparatoriçe olmak ağır sorumluluklar gerektirir. Yanlış anlama üstesinden gelemezsin diye demiyorum. Sen pek zorlanmayı sevmezsin diye. Ama neden dükle de evlenmeyi reddettin ki? Sevmiyordum dedin, sen bu rasyonellikle pek aşık olucak gibi değilsin ki zaten.
Sinirle kafasına yavaşça vurdum.
-Sana söyledim ya hayatımın iplerini babamın yönlendirmesini istemiyorum.
-Offf tamam ya, ee napıcaksın o zaman?Beklediğim sorunun gelmesiyle şirince gülümsedim.
-Okuyacağım.
-Pardon?
-Yüksek okul'un sınavına gireceğim.-Haha, görüşmeyeli espri seviyen artmış Bella.
Gözlerimi devirmemle ciddi olduğumu anlayıp gözlerini fal taşı gibi açtı.
-Çıldırdın mı? Baban bu yaptığını öğrense çıldırır. Ayrıca hiç oradaki derslerle ilgili bir eğitimin olmadı, sınavı nasıl kazanacaksın?
-Merak etme halledeceğim.
Bıkkın bir nefes verip cevap verdi.
-İyi ne halin varsa gör.
-Ama yardımın gerek.
-Elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım. Ama Thomas öğrenirse ben bir şey bilmiyorum tamam mı?
-Elbette, gerçi bence abim pek birşey demez ama.
-Neden ki?
Omzumu silktim.
-Umursamaz da ondan.
-Yanılıyorsun, seni gerçekten önemsiyor.
-Hah evet, gönderdiğim mektuplara cevap vermediğinde, benden ucubeymişim gibi kaçtığında, insanlar benle alay ettiğinde hiçbir şey yapmadığında da beni önemsiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın Kaşıkla Doğan Prenses
FantasíaBen 21.yüzyıl Türkiye'sinde 25 yaşında ölen sıradan biriydim. Matematik bölümünü bitirmiştim. Atanmak için sınavlara çalıştığım sıra araba kazası geçirip öldüm.Ve gözlerimi açtığımda ölmeden önce çok sevdiğim internet novelindeki Ducellion İmparato...