İyi okumalar...
◉◉◉◉◉◉
SENA'DAN...
Gözlerimi açtım yine irkilerek. Doğruldum ve nefeslendim. Gün doğuyordu her zamanki gibi. Saate baktığımda sabahın altı buçuğuydu. Yataktan kalktım ve üzerime hırka alıp balkona çıktım. Sandalyeye oturdum kuş cıvıltıları eşliğinde.
Geleli iki hafta olmuştu Köln'e. Birkaç kez etrafta dolaşmıştık Buğra'yla. Bir de Aylin ablalara akşam yemeğine gitmiştik. Kızlarla, Serhat ve ablamla görüntülü konuşmuştuk birkaç kez. Şeyda hanımla da görüntülü seans yapıyorduk bu arada. Hâlâ ben anlatıyordum ve o dinliyordu. Aralarda yorum yapıyordu. Burada da Aylin ablanın tanıdığı Türk bir doktor tedavi ediyordu beni. Haftada bir muayeneye geliyordu ve ilaç kullanıyordum ciğerlerim için.
Başka da bir şey yaptığımız yoktu. Polatlı genelde evde olmuyordu. İki yan taraftaydı Aylin ablanın evi. Ya oraya gidiyordu ya da Aylin ablayla birlikte iş yerine gidiyordu misafir olarak. Yurt dışında açacağımız şube için fikir topladığını söylüyordu.
Bir süre dinledim kuşların cıvıltılarını. Aklımda yine aynı konu dönüyordu. Şu sıralar bundan 5 ya da 6 yıl sonra ne hâlde olacağımı düşünüyordum. Ailem dağınık olacaktı muhtemelen. Belki Buğra'yla birlikte olurdum. Evlenir miydik bilmiyordum ama gelecekten tek isteğimdi artık. Nedense artık aklıma daha çok yatıyordu evlilik fikri. Ama bundan 5 ya da 6 yıl sonra ve kesinlikle Buğra'yla olmalıydı. Başka türlü asla...
Şu an birbirimize açılmamak için önümüzdeki tek engel diğer problemlerdi benim düşünceme göre. Bence o da böyle düşünüyordu ki çoktan söylerdi belki de. İstanbul'daki yeni gidişatın bize neler getireceğini bilmiyorduk. O yüzden riske atmamalıydık bu işi. Ağırdan almak en doğrusuydu bu durumda.
Diğer yandan içimde korku vardı. Buğra ve ben de annemle babam gibi oluruz diye korkuyordum. Acı veren bir korkuydu bu. Sırf bu yüzden de nasıl davranacağımı bilemiyordum ona karşı. Bunu Şeyda'ya danışmam gerekiyordu. Tabi önce Buğra konusuna gelmemiz gerekiyordu. Muhtemelen bugün gelirdik o mevzuya. İki gün önce yavaş yavaş aşk konusuna gelmiştik çünkü.
Kapımın tıkladığını duyduğumda irkildim birdenbire boş bulunup. Ayağa kalktım ve içeri girip kapıya gittim.
"Benim Sare." dediğinde Buğra, kapıyı açtım.
"Uyandırmadım, değil mi?"
"Yok. Balkonda oturuyordum. Gel." dedim ve birlikte balkona çıkıp oturduk.
"Uyku tutmadı mı?" dedim.
"Bugün erken uyandım. Buraya geldiğimizden beri çok rahat uyuyorum. Hiç bu kadar rahat değildim uzun zamandır."
"Ben... Hep bu saatlerde sıçrayarak uyanıyorum." dedim ilk defa.
"Neden?"
"Bilmiyorum. Rüya görüyorum sanırım. Uyanınca ne olduğunu bile hatırlamıyorum."
"Düzelir elbet. Sen... Uyurken rüya görmüşsün ya. Yoğun bakımda... Onun etkisidir."
"Olabilir."
"Eee, bugün ne izlesek?"
"Bilmem? Sen seç, uyar bana." dedim etrafı izleyerek.
"Bulurum yeni bir şeyler." dedi ve sessizce etrafı dinledik.
"Dün gece... Abimle konuştum." dedi birden.
"Nasıllar?"
"Annem asla iletişim kurmuyor." dedi ellerine bakarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENA "Aslan Kızlar"
Teen FictionCimbom'un kızı SENA... Aslan Kızlar'ın kaptanı SENA... Kaan'ın Sare'si SENA... _____ "Aslan Kızlar'a dahil olduğum için gururlu hissediyorum. Ve nesillerce süregelen bu kaptan grubuna dahil olup kaptanı olduğum için de. Size söz veriyorum ki...