Wattys 2019 Kazananı (Yeni Yetişkin) 🏆
[...] Bir kitapta okumuştum. Şöyle yazıyordu: "Boğazı dantel gibi süsleyen Kız Kulesi, her şeye tepeden bakan kibirli Galata'ya âşık oluyordu."
Benim kalbim ise yıllar öncesinde aşka düşmüştü, o kibirli perden...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Playlist:
Sertap Erener - Tesadüf Aşk
Duman - Melek
Aşka Düşüş'ün tüm playlistine Spotify'da Aşka Düşüş yazarak ulaşabilirsiniz. ❤️
Bol bol yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın. ❤️
Keyifli okumalar. =)
41. BÖLÜM
Alina Altan'dan...
"Alina, bak fevri hareket ediyorsun. Boş ver şu geri zekâlıyı kızım ya!"
Arkamdan işittiğim hararetli bağırış sesiyle küçük bir duraksama yaşadım. Gür, kahverengi saçlarımı geriye doğru savurup hızla sesin geldiği tarafa döndüm. Çok kısa bir an onun yeşil gözleriyle göz göze geldik ama bu sadece birkaç saniye sürdü. Sonrasında alay edercesine güldüm ve yeniden önüme dönerek yürümeye devam ettim.
"Hee fevri hareket ediyorum, hee. O şerefsizin ağzına şöyle güzelce bir sıçayım da gör."
Sevdiğim insanlara zarar geldiğinde, canları yandığında asla sakin kalan ya da kendini frenleyebilen biri değildim. Aksine sevdiklerimin canı kadar benim de canım yanardı. O an geldiğinde aşırı kindar birine dönüşürdüm. Belki de onlardan çok ben öfkelenir, ben sinirlenir ve hatta her yere saldırmak isterdim. Şu anda burada olmamın asıl sebebi de zaten buydu.
Olanların üzerinden neredeyse beş gün geçmişti ve yeni yıla sadece birkaç gün kalmıştı. İlker ne yazık ki hâlâ İtalya'daydı ve o aptalın geri dönmek gibi bir niyeti de yoktu. Bu durum beni fazlasıyla çıldırtıyordu. Kendine acı çektirmekten zevk mi alıyordu bu çocuk? Daha ne kadar hem kendini hem de Melek'i cezalandıracaktı?
Melek desem... Kız zaten iyice perişan olmuştu. Adeta kendini yiyip bitiriyor ve onunla tanışmamızdan bu yana sürekli beni arayıp İlker'i soruyordu. Ona asla olumlu bir geri dönüş yapamıyordum çünkü bizim aptalın bu kez deli inadı tutmuştu resmen. Bu da beni mahvediyordu.
Berkay'ın arabayı bir kenara park etmesinden sonra yerimde bir saniye bile duramamış, hızla kendimi dışarı atarak bulunduğumuz dar sokaktaki bara doğru hızlı adımlarla yürümeye başlamıştım. Kadıköy sokakları hafta sonu olduğundan daha bir renkli ve daha bir kalabalıktı. Etraf tıklım tıklım insan doluydu ama aldırış etmedim. O kalabalığa rağmen hızlı adımlarla bara doğru yürümeye devam ettim fakat Berkay iki büyük adımda bana yetişti. Kolumdan yakalayıp hızla beni kendine doğru çevirdi. Burun buruna geldik ama bu beni elbette heyecanlandırmadı.