14. Bölüm

575 56 66
                                    

"Yeter!"

Hina'nın isyan dolu sesini duymamla kaşlarımı çattım ve oturduğum minderden kalkıp kapıya doğru ilerledim.

"Ama dinlemiyorsun ki!"

Prens Jungkook'un sesini duyunca paravanjn arkasına saklandım ve başımı hafif kapıya uzattım.

"Neyi dinleyeceğim ya?! Hep aynı şeyleri söylüyorsun! Bıktım artık! Rahat bırak beni!"

"Çok inatçısın."

"Ben mi, sen mi? Peşimi bırak diyorum, dibimden ayrılmıyorsun bir türlü."

"Ya alt tarafı ufak bir öpücüktü Hina. Yetmez mi bu kadar çabalamam."

Kaşlarımı kaldırmış Hina'nın vereceği cevabı bekliyordum.

"Alt tarafı bir öpücük müydü?! Böyle mi düşünüyorsun?!"

"Evet, yani sadece ufak bir öpücüktü. Bir önemi yoktu ki."

Böyle mi düşünüyordu gerçekten? Önemsiz bir öpücük olarak mı? Yani aşık olduğunu falan düşünmüyordum ama önemsiz demesini de beklememiştim. Birde bunu yüzüne karşı söylemişti.

"Belki senin için önemsiz olabilir! Belki daha önce bir sürü kızı öptün, bu yüzden normal senin için ama benim için öyle değildi anladın mı?! Değildi! Şimdi git buradan! Seni görmek istemiyorum!"

Paravanın arkasından çıktım ve Prens Jungkook'a bakmadan kapıyı kapatıp Hina'yı kendime çevirdim ve ona sarıldım.

"Sakin ol, unut onu tamam mı? Yaşanmamış gibi varsay. Senin bir suçun yoktu zaten. O umursamıyorsa sende umursama. Anladın mı?"

Başını sallayıp geri çekildi ve "Neden bu kadar kalpsiz davranıyor ki? Ben ne yaptım ona?" dedi.

"Boş ver Hina. Nasıl davranırsa davransın. Seni yıkmasına izin verme sadece."

"Senin için söylemesi kolay. Başta Nari seninle uğraşıyordu ama artık oda bir şey demiyor. Yoongi zaten senden etkilendiğini söyledi. Yoon seni çok seviyor. Jimin ve Seokjin'le gayet iyi anlaşıyorsun. Hatta sadece Kraliyet ailesiyle de değil, komutanlarla da gayet iyi anlaşıyorsun. Sen burada gayet rahatsın ki. Kimse sana bir şey demiyor. Herkes seni seviyor. Alıştın buraya. O yüzden de gitmek için çabalamıyorsun hiç. Çünkü rahatsın burada. Evdeki gibi sana karışan yok. Eve dönmek istemiyorsun değil mi? Artık burada kalmak istiyorsun?"

Şaşkınlıkla ona baktığımda gülmeye başladı. İyice sinirleri bozulmuştu ve şuan saçma şeyler düşünüyordu.

"Eve tabii ki gitmek istiyorum Hina-"

"O zaman çabala! Bir şey yap sende! Güvenlerini kazandıktan sonra gideceğiz dedin! Kazandın işte! Hepsi sana güveniyor, hepsi seni seviyor! Bir şey yap gidelim artık!"

"Daha zamanı va-"

"Zaman falan yok! Ben burada kalmak istemiyorum! Tabii sen rahatsın burada! Korumalık yapıyorsun! Benim gibi her gün Kraliçe'den bir sürü şey işitmiyorsun! Ya da gidip çamaşır yıkamıyorsun, yemek taşımıyorsun!" diye bağırdı sözümü bitirmemi beklemeden.

"Bunları bende yapıyorum!" dedim isyan ederek.

"Ben görmüyorum! Tek gördüğüm sürekli prenseslerin yanında olman! Birini Namjoon'un yanına götürüyorsun, öbürünü Taehyung'un yanına! Unutmadan sende Yoongi'nin yanına gidiyorsun! Mutlusun burada! Veliahtta senden hoşlanmış! Kraliçe olursun belki! Sonsuza kadar bu yerde mutlu mutlu yaşarsın! Değil mi?! Düşündüğün tek şey bu?! İstediğin tek şey burada kalmak ve herkesin seni sevdiğini görmek!"

Kingdom - Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin