"Anne, uyandım ben."
Gözlerimi aralayıp derin bir nefes aldım ve ayaklarımı yataktan sarkıtıp ayağa kalktım. Bu gece heyecandan uyumamıştı ve beni de uyutmamıştı. Sabaha karşı yorgunluktan uyuyakalınca bende biraz uzanmıştım ama uyuyamamıştım.
"Anne!"
"Geldim birtanem."
Kapısını açıp içeri girdiğimde kollarını bana doğru uzatıp gülümsedi. "Neden yataktan çıkmadın?"
"Sen çıkar beni." demesiyle güldüm ve onu kucağıma alıp yanağını öptüm.
"Babam gitti mi?"
"Hm, gitti." dememle yüzü düştü ve "Gelecek ama değil mi? Söz vermişti." dedi.
"Tabii ki gelecek bebeğim. Zaten erken gelebilmek için erken kalkıp gitti. İşini bitirip gelecek."
Gülüp boynuma sarıldı ve "Tamam o zaman, elbisemi giyebilirim." dedi.
"Daha erken Jia. Elbiseni sonra giyersin."
"Herkes gelecek değil mi anne?" demesiyle başımı sallayıp onu onayladım ve odasından çıkıp kendi odamıza girdim. Tepsi konulmuş sehpanın önüne oturdum ve Jia'yı da kucağıma oturttum.
"Bahçede mi hazırlık yapılıyor?" Yumurtadan bir parça alıp ona uzattığımda başımı sallayarak onayladım.
"Bugün dört yaşında olacağım değil mi?"
"Evet bebeğim."
"Artık büyüdüm. Ata tek başıma binebilirim." demesiyle yanağını öptüm ve "Evet bebeğim büyüdün ama ata tek başına binemezsin, çok tehlikeli." dedim.
"Of ama ya." deyip dudaklarını büzmesiyle güldüm. Ata binmeyi hep çok sevmişti ama tek başına binemiyordu tabii ki, daha o kadar büyümemişti.
"Neyse, Hoseok amcamla bineriz bizde." demesiyle gülüp yanağını öptüm.
...
"Lavin?" Yoongi'nin sesini duymamla ona döndüm. Yanıma gelip belime sarıldığında boynuna sarılıp saçlarını okşadım.
"Çok yoruldum."
"Farkındayım... kendine hiç vakit ayırmıyorsun. Biraz dinlen Yoongi."
"Elimde değil Lavin, uğraştığım çok fazla şey var."
"En azından günün bir kısmını kendine ayır. Jia'yla vakit geçir. Seni özlüyor Yoongi, geceleri görüyorsunuz birbirinizi ama Jia'ya yetmiyor bu."
Derin bir nefes alıp "Biliyorum, bende onunla, seninle vakit geçirmek istiyorum ve bunun içinde çabalıyorum." dedi.
"Farkındayım." dememle boynumu öptü ve geri çekildi. "Daha da çabalayacağım sizinle olabilmek için."
Yanağını okşayıp dudaklarına ufak bir öpücük kondurup geri çekildim. "Seni seviyorum."
"Bende seni seviyorum." demesiyle gülümseyip dudaklarımızı birleştirdim.
...
"Baba hadi bahçeye çıkalım artık!"
Jia, Yoongi'nin yanına gidip zıpladığında Yoongi gülerek onu kucağına alıp ayağa kalktı. "Gidelim bakalım."
Yoongi yanıma gelip belimi tuttu ve ayağa kaldırıp şakağımı öptü. "Anne, herkes geldi mi?"
"Bilmem, gelmişlerdir herhalde."
Hepimiz ilerlemeye başladığımızda Jia heyecanla etrafına bakmaya başladı. Bahçe onun için süslenmişti ve o ilk defa dışarı çıkmıştı. Bütün gün odasında durup dışarıyı bizimle birlikte görmeyi beklemişti. Bu yüzden ekstra heyecanlıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kingdom - Min Yoongi
FanfictionSaraya zorla getirilmişken hayatımın bu şekilde olacağını düşünmemiştim.