İnsanlar Dünyanın sadece %60'ını kaplıyordu vampirler ise %38'sini kaplıyordu, %2'sinide kedi insanlar. Sadece kedi insanlar yoktu safkan kedilerde vardı. Safkan kedilerin 2 cinsi de hamile kalabiliyordu. Ve Felix ile Jisung safkan bir erkek kediydi...
Finale yaklaşıyoruzz. Final olsa bile özel bölüm yayınlayacağım. Aslında bu kurgu angst sonlu olacaktı ama dedim neden mutlu son olmasın?
İyi okumalar<3 ~~~~~~~~
Felix inanamıyordu. Bebeği ile konuşmuştu. İlk defa doğacak bir türdü ve güçleri bilinmiyordu. Felix şaşkınca ellerini karnına götürmüştü.
"Orası rahat mı bebeğim"
"Fazla değil. Hala tembellik yapıyorsun sen ama. Ben acıktım diyorum!"
Felix, bebeğini dinledi ve yemek için mutfağa gitti. Karnını doyurduktan sonra bebeğinin sesi ile karnına baktı.
"Baba seninle fazla konuşamayacağımama sana bir söz veriyorum. Diğer babam ile doğana kadarkurmayacağım. Onun cezası bu olsun"
"Doğduğunda Hyunjin babana neler yapacağından korkmaya başladım. Daha karnımdayken böylesin kim bilir doğunca neler yaparsın"
Felix karnını okşarken aklına gelen ile yüzü düşmüştü. Keşke bebeği daha geç gelseydi. Belki gençliğini yaşamış olurdu Felix.
"Keşke daha geç gelseydin"
Felix düşünmeye son verip ayağa kalktı. Yemekten sonra içmesi gereken vitaminlerini aldı ve içti. Sıkıldığı için televizyonun karşısına geçti ve izlemeye başladı.
Midesi bulanınca koşarak lavaboya gitti. Yediklerini çıkarttıktan sonra yüzünü yıkadı ve aynadan kendine baktı. Solgun görünüyordu.
Felix dışarı çıktığında başının dönmesi ile olduğu yerde kaldı. 1 kaç dakika sonra iyi hissettiğinde odasına çıktı ve resim çizmeye başladı.
Neredeyse bütün çizimlerini beğenmeyip çöpe atmıştı. Resim çizmeyi tam olarak bilmiyordu Felix. Sadece denemek istemişti ama yapamamıştı.
Bunun için saatlerce ağlayabileceğini hissediyordu. Ve öylede olmuştu. Felix kafasını masaya koymuş ağlıyordu. Kapısı çalınınca ayağa kalktı ve kapıya doğru gitti.
Gelen Hyunjin di. Hyunjin, Felix'in kızarmış gözlerini görünce endişeyle ona bakmıştı.
"Bir şey mi oldu? Neden ağlıyorsun?"
"Resim çizemedim"
Hyunjin burnunu çekerek konuşan Felix ile kahkaha atmıştı. Felix, Hyunjin'in kahkahası ile tokat atmıştı.
"Komik değildi! Dalga geçme benimle"
Felix dudaklarını büzerek konuşmuştu. Sonra ise gözleri dolmuştu. Hyunjin şaşkınca Felix'e bakarken aklına hamile olduğu geldi.
"Sakin ol. İstersen sana resim çizmeyi öğretebilirim"
"Gerçekten mi!"
"Evet ama beni ilk önce evin içine al"
"Oh doğru"
Felix, Hyunjin'i içeri aldı ve salona geçtiler. Hyunjin'in elindeki poşeti yeni fark eden Felix, merakla poşete bakıyordu.
"Bu çikolatalı pasta. Jisung sevdiğini söyleyince alıp geldim"
"Teşekkür ederim!"
Felix bir anda sarılınca Hyunjin şaşırmıştı. Hyunjin çekingence ellerini Felix'in beline dolamıştı. Felix ise ne yaptığını anlayınca anında geri çekilmişti.
"Şey ben bir anda sevinince sarıldım"
"Kendini açıklamana gerek yok. İstediğin gibi davran, yanımda rahat davranabilirsin"
Felix kulağına dolan ince ses ile karnına baktı.
"Sakın hemen affetme! Biraz süründürmen lazım. Duygularına sahip çık!"
Felix, Hyunjin'in duyup duymadığını anlamak için bakışlarını karnından çekip ona baktı.
"Beni sadece sen duyabilirsin baba. Ben istemezsem kimse beni duyamaz rahat ol. Diğer babamada söyle seni her gördüğünde kalp atışlarımı dinlemeyi bıraksın. Bir rahat bırakmadı"
Felix gülmemek için kendini zor tutuyordu. Demek Hyunjin başından beri kalp atışlarını dinliyordu.
"Bebeğin kalp atışlarını dinlemeyi bırak. Benim yanımamı geldin bebeğin mi?"
"Ha? İkinizinde yanına geldim. 1 dakika sen nerden biliyorsun bebeğin kalp atışlarını dinlediğimi"
"O bana özel. Taşıyan kişi olmazsan anlamazsın"
Felix bunu dediğinde ince kıkırtıları duydu. Şimdiden bebeğinin sesini duyabiliyor olmak garip bir histi. Bebeğinin sesini sadece kendisine göstermesi, Hyunjin'e kalp atışlarını göstermeside ayrı bir histi.
Bebeği sırf kendisini üzdü diye Hyunjin'e trip atıyordu. Bebeği kesinlikle kendine düşkün olacaktı. Felix bebeğinin kız olacağını düşünüyordu.
"Pastayı almıyormusun?"
"Onu unutmuşum"
Felix hızla Hyunjin'in uzattığı poşeti aldı ve hemen mutfağa koştu.
"Yemek istermisin? Yoksa dolaba koyacağım"
"Yesem bile tadını alamıyorum. Zaten senin için aldım pastayı, sen yersin"
"Tekrardan teşekkür ederim"
"Sorun değil. Hamilesin ve sana bakmam gerekiyor. Görevimi yapmaya çalışıyorum"
Felix yumuşayacağı anda bebeğinin sesi ile gülümsemişti.
"Baba seni yumuşatmaya çalışıyor"
"Yumuşamadım. Boşuna çabalama"
Hyunjin den ses çıkmayınca Felix, pastayı dolaba koydu. Felix saati merak edip baktığında saatin akşam 9'a yaklaştığını gördü.
"Sende bir gariplikler var Felix. Sürekli karnına bakıp sırıtıyorsun"
"Sana mı soracağım be! Biraz sıcak davrandım diye her şeyde sebep arama! Bu bebeğim ve benim aramda!"
"Tamam sakin ol şampiyon. Benim şimdi gitmem lazım biraz acıktım. İnsanları veya hayvanları ham yapmam lazım"
"Kapı orada"
Felix eli ile kapıyı gösterirken Hyunjin, sırıtarak evden çıkmıştı. Felix ise Hyunjin gittikten sonra yorgun hissedip odasına çıkmıştı. Pijamalarını giyinip yatağına girdiğinde bebeğinin sesini duydu.
"Uyku zamanı!" ________
Gececi tayfa için yeni bölüm geldi. Bu arada bebek işaretlenmesayesinde 2 tarafında duygularını hissedebiliyor yada zihinlerini okuyabiliyor.
Hyunjin neden Felix'in aklını okumuyor derseniz bebiş izin vermiyor. Güçlü bir tür bebişimiz. Aynı zamanda Felix'in tarfında.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu arada yeni bir kurgu yayınladım. Angst bir kurgu olacak.