Başlıyordu işte her şey . Bu odada birazdan yaşanacak şeyler ya tüm hayallerimi gerçekleştirmeme kolaylık sağlayacaktı, ya da tüm hayatımı mahvedecekti. Boşanma işi yatarsa evlat edinme işlemleri ertelenirdi ve kötü bir izlenim bırakabilirdim insanlarda . Yani ilerleyen dönemlerde de evlat edinmemi zorlaştırabilirdi .Hakim ve avukatlar arasında bir takım konuşma geçiyordu . Asla odaklanamıyordum kafamın içinde olumsuz senaryolar dönüp duruyordu . Kendine gel kızım . Dikkatimi dağıtan mal Çınar'ın söz hakkı almış olmasıydı.
" Hakim hanım ben çok pişmanım,karımı çok seviyorum lütfen boşamayın bizi . Söz veriyorum her şeyi düzelteceğim."
"Def ol git be sen önce kendini düzelt."
"Söz hakkı almadan konuşmayın lütfen ."Ya abla sinirliyiz şurda sen söz hakkı diyorsun ya . Neyse alalım madem söz hakkı.
"Hanımefendi ,kendisi çocuğum olmadığı için benden boşanmak istediğini söyledi ,ama şu an işleri yokuşa sürüyor. Ayrıca sarhoşken kapıma dayandı elimizde görüntüler var , hatta polise de bildirmiştim olayı."
"Doğru mu tüm bunlar Çınar bey.?"
"Doğru efendim ,ama çok pişmanım gerçekten , bir daha eşimi üzecek şeyler yapmayacağım."
Ya bak eşim diyor hala kıt herif . Ama dur ahım kalır mı sende sanıyorsun Allah'ın belası? Belanı bulacağın günü iple çekiyor olacağım.
"Hakim hanım ben inanmıyorum artık bu yalanlara. İnsan 7sinde neyse 70inde de odur . Tekrar aynı şeyleri yaşamak istemiyorum."
"Delillerinizi görebilir miyim?"
Polat elindeki dosyayı hakime ulaştırdı. Ortalıkta ölüm sessizliği olmuştu resmen. Yahu konuşsun biri geriliyoruz şurda . Ay acaba ağlasam mı ? Belki Halime acıyıp boşar beni şundan.
"Karar verilmiştir ."
Bismillaahh.
Ayağa kalmıştık ama yere yığılmam an meselesiydi . Tir tir titriyordum. Ee abla açıkla hadi kararını . Diktin bizi ayağa susuyorsun şimdi.
"Gökçe Aksoy ve Çınar Ulukan'ın boşanmasına ve Çınar Ulukan'a uzaklaştırma cezası verilmesine karar verilmiştir."
Nee boşanmasına mı Allah'ım şükürler olsun . Bir dakika uzuaklaştırma ne içindi ki?
"Hakim hanım ne boşanması ne uzaklaştırması?" Evet bu malca soruyu da anca Çınar sorabilirdi zaten.
"Sırf senden boşanacak diye gururuna yerdiremeyip öyle canın istediğinde kapısına dayanamazsın bu kadının. Eğer Gökçe Aksoy'un 200 metre yakınsa yaklaşırsan ve bu ihbar edilirse seni içeri tıkamaktan hiç çekinmem."
Çınar'ın yüzünü görmeniz lazımdı. Morardı resmen . Ohh geberdiğin günleri de görürüz inşallah.
"Duruşma sona ermiştir."
Salondan çıkınca Polat'a olan minnetlerimi dile getirdim . Tam vedalaşıyorduk ki Çınar malı eksik kalmadı olaydan.
"Gökçe ,önünde sonunda bana geri geleceksin . Tadını çıkar bensiz günlerin."
Lan adam hala akıllanmıyor . Kadın 2 dakika önce demedi mi seni içeri atarım diye? İşte boşuna mal demiyorum ben bu adama .
"Sus lan daha fazla rezil ol olmadan çek git burdan hadi."
Polat'la vedalaştıktan sonra vakit kaybetmeden Nur'u aradım bu haberi hemen onunla paylaşmam gerekiyordu. Şu an deliler gibi çığlık atıp , dans etmek istiyordu yüreğim . Özgürdüm sonunda .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİZAR
ChickLit-Peki ya evlat edinsek? -Ben başkalarının peydahladığı piçlere değil kendi çocuğuma baba olmak istiyorum. Ne söylüyordu bu adam? - Boşanıyoruz . Hayatını adadığı adam sırf çocuğu olmuyor diye ondan vazgeçmişti...