Tuzak

1.8K 153 54
                                    

    Yaşadığımız hayat bizi sınava  mı tabi tutar yoksa biz sınavımıza yaşadığımız hayata mı göre maruz kalırız. Sınavlar mı hayatı şekillendirir yoksa hayat mı sınavları belirler?  Ben hiç bir zaman hayatımı kontrol edememiştim. Eğer edebilmiş olsaydım. En başında annemle babamın ölümünü engellerdim. Engelleyememiştim.... 
Ben zaten hiç bişeyi kontrol edememiştim...
Şimdi kalbimi, mantığımı, duygularımı kontrol edemediğim gibi....
Ben kendimi yangının ortasına attım ve en kötüsü hiç şikayetçi olmadım. Çağan yangındı. Ben kendimi ortasına attım. Her seferinde kendimi onun kokusunda buluyorum ama biliyorum da çağan bir gün, yeri geldiğinde beni ateşiyle yakacak.
Zehrayı yakacak...
Hatta Maskeyi yakacak....
Peki Naz?
Efe nazını yakabilecek mi?

Yine hiç bişey olmamış gibi, yer altında oturuyorum. Ne zaman kaçmak istesem bir köstebek gibi kendimi burda buluyorum. Halledemiyorum, unutamıyorum. Gelen alarm sesiyle yattığım yerden kalktım. Hemen bilgisayardan kameraları açtım. Yağız gelmiş olamazdı, gelmezdi biliyorum.
Monitörde leyayı görmemle şaşırdım. Güvenlik sisteminin alarmını kapatıp kapıyı açtım. Sonra tünelde ilerledim. Leya korkabilirdi en iyisi gidip almaktı. Elimde telefon flashı ile İlerlemeye devam ettim.
" Leya?" Beni duyunca irkildi. Bana baktı. Hemen yanıma geldi.
" burası ne korkunç ya" dediğinde güldüm. Koluna girdim.
" gel gel korkma. Zaten bu gidişle herkes buraya gelecek." Tekrar yer altındaki odaya gelince Leya etrafına şaşkınlıkla baktı. Belkide burda böyle küçük bir dünya görmeyi beklemiyordu.
" burası çok değişik." Kafa salladım, cidden öyleydi.
" otursana Leya?" Yatağı göstermemle oraya adımladı, bende bilgisayar başındaki sandalyemi aldım karşısına oturdum.

Leya oturduğu yerden de etrafı inceliyordu.
Tam arkamdaki tüm duvarı kaplayan kocaman kitaplıkta gözleri durdu.
" bu dosyalar ne?"
" onlar maskenin hayatına dokunduğu insanların dosyaları, tüm bilgileri."
Ayağa kalkıp kitaplığa ilerledim. en son koyduğum Leyanın dosyasını arayıp hemen buldum. Alıp Leyaya uzattım. Elimden aldığı dosyanın kapağında kendi ismini kocaman harflerle görünce şaşırdı. Ama açmadı, dosyayı sağ tarafına yatağa bıraktı.

" sen niye gelmiştin Leya?" Dedim en sonunda konuyu açarak. Gülümsedi.
" 00:00 dan sonra doğum gününmüş, telefonların kapalı olunca yağız burda olacağını söyledi."
Şaşırdım. Doğum günüm mü?
" ayın kaçı ki bugün?"
Leya telefonundan tarihi gösterdi...
9 Ağustos...
" farketmedim." Dedim direk. Leya da anlamıştı zaten.
" işte akşam kutlayalım diyoruz. Sende akşam bize gel, babam evde olmayacak. Biliyosun bi kaç gün sonra ameliyatı var, hastanede kalıyor. Doktorlar tedbirleri sıkı tutuyorlar."
Leya çok heyecanlı görünüyordu.
" Leya, o tarihte doğan herkes öldü. O tarihte birileri de öldü. Ben kutlama sevmem, boşver."
Leya kafasını iki yana salladı.
" saçmalama, Zehra öldü ama hala içinde, yapabilirsin. Onu yaşatabilirsin. Nefes olabilirsin."

Ne yaptıysam leyayı vazgeçirememiştim. Hazırlık yapacağını söyleyip kaçmıştı. Akşam saatleri olunca hava kararınca bende leyalara doğru yola çıktım. Hiç sevmiyorum pasta falan ama Leya için bu gece içimde çığlık atanları susturmam gerekiyor . O çok kırılgan ve ben kırılmasını istemiyorum. Hızla leyalara gelip kapıyı çaldım.
" sonunda geldin!" Diyerek kapıyı açıp bana sarıldı Leya. Bende ona sarıldım.
" hadi içeri geçelim." Dedi geri çekilirken.
İçeri geçtiğimizde herkes buradaydı.
" hoşgeldin!!" Ülkü gelip boynuma atladı.
" doğum günün kutlu olsun."


Bende ona sarıldım. Sırayla herkese sarıldım herkes doğum günümü kutladı. Yağızla çağan kalmıştı. Çağan bana sarıldığında bende ona sarıldım.
" doğum günün kutlu olsun güzelim." Gülümsedim.
" teşekkür ederim."
Çağandan ayrılınca yağız hiç bişey demeden gelip sarıldı. İlk defa bana sarılıyordu. Uzun zaman sonra ilk defa, öyle bir sarılıyordu ki, sanki Zehraya sarılıyordu, hatta maskeye sarılıyordu. Yağız beni kim olursam olayım sevmişti. Zehraydım yanımdaydı maske olmuştum hep yanımdaydı. Tuana olmuştum yine hep yanımdaydı.
Bende ellerimi sırtına çıkarıp sıkıca sarıldım.
" doğum günün kutlu olsun, kim olursan ol, ben kim olursam olayım sen iyiki doğdun."
Gülümsedim.
" teşekkür ederim." Dedim. Gözlerim doldu.
Benden ayrıldığında çağan yanıma geldi.

HackerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin