2 | ❝mucizeler değerlendirilmek için vardır❞

1.4K 88 28
                                    

Beyninizi kullanın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Beyninizi kullanın.

Bakın, sizden gerçekten büyük bir şey istemiyorum. Sadece kafanızın içerisinde yer alan o şeyi bir saniyelik de olsa kullanmayı deneyin. Bilhassa da hayati önem taşıyan, yaşamınız için dönüm noktası olan kararlarınızı alırken.

Ne? Kullanmak istemiyor musunuz?

Pekala.

O zaman üzülerek söylemeliyim ki "Gittiğim yol, yol değil ama yolu bir gör, öyle güzel ki," düşünceniz yüzünden kitabınızı yazan kişiler hiçbir zaman kendi hayatınızın baş rolü olmanıza izin vermeyecekler. Bu yüzden kaderinizle şapşalca bir iddiaya girecek ve türlü tuhaflıklarla hayatınıza meydan okuyacaksınız. Tıpkı benim yaptığım hataları yapacak ve bırakın sıradan bir duvarın üzerinde sıradan bir tablo olmayı, o duvara çivi bile olamayacaksınız. O çürümüş duvar gibi kimse size tutunamayacak. Bir ceset çiçeğini andıran hayatınıza yaklaşmak isteyen herkes kokunuzdan zehirlenip ölecek.

O tembel kafanıza bu çılgın senaryo da mı fayda etmedi? Öyleyse sizi, beynini kullanmakta oldukça güçlük çeken ve bu yüzden başına gelmeyen kalmayan, son derece şapşal bir kızın hikayesine davet ediyorum.

Benim.

Kamuran Atladagel'in.

Tercih yapmaktan nefret eden ama gençliğinin baharında tercih yapmaya zorlanan ve yoğun bir baskının ardından fen bölümünü seçen bir onuncu sınıf öğrencisinin. Bir önceki bölümden de anlayacağınız üzere arkadaş edinme konusunda hiç de hoş deneyimleri olmayan, hastalıklı zihni yüzünden insanları birbirleriyle yakıştırıp çöpçatanlık yapan, geçmişe karşı duyduğu yoğun öfkeyi halter kaldırarak atmaya çalışan ve bütün dünyanın bir olup üzerine geldiğini düşünen on altı yaşındaki tipik bir ergenin hayat hikayesine.

Hoş geldiniz!

Sabah yaşamış olduğum kısa bir fragmanın ardından, bütün her şeyin boka sardığı ve çıplak popolu Yunan Tanrısı'nın ipleri eline aldığı zamandasınız. 

"Bu kalp bir daha hiç kimse için atmayacak," tarzındaki onlarca yemini fosforlu kalemlerle silmem için gerçekten de aptal bir gruba eklenmem yetmişti. Bazılarınızın " Sen de yer arıyormuşsun," dediğini duyar gibiyim ama işin aslı gerçekten de öyle değil.

Daha öncesinde de bahsettiğim üzere, zor bir dönemden geçiyordum ve dürüst olmak gerekirse arkadaşlık namına hayatımda bir kişi bile yoktu. Eklendiğim gruba bakılırsa da Tanrı sesimi duymuştu. Arkadaş edinebilirdim.

O zamanlar eklendiğim grubu bir daha karşıma çıkmayacak bir mucize olarak görüyordum. Yoksa beni biraz tanıdıysanız sabahki yaşananlardan sonra grubun ne olduğuna bile bakmadan gruptan çıkacağımı bilirdiniz. İşte bu nedenle, bu mucizeyi değerlendirmek için gruba bir şans verdim. 

Tanımadığım numaralar bir güruh gibi konuşmaya devam ederken, gruptaki bütün numaralara çeşitli meyve isimleri vererek onları rehbere ekledim. Ardından hızlı bir şekilde grup bilgisine girdim.

Son Aşk | OnsraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin