13 | ❝sen onu güzel hatırla❞

665 57 5
                                    

Kağıt kalemleri hazırlayın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kağıt kalemleri hazırlayın.

Nasıl görünmez olunacağını açıklıyorum.

Elbette evden, mümkünse odadan dışarı çıkmayarak!

Tabii sizinle paylaştığım bu büyük sır, her sabah saniye farkı bile oluşturmayarak altı ellide kahvaltıya inen abiniz, yengeniz ve dört yaşındaki çok bilmiş yeğeniniz, beş kırk ikide saç kurutma makinesini tüm şiddetiyle çalıştıran ablanız, altı otuz ikide kahvaltılıkları bile isteye ev halkının uyanması için -bilhassa da benim- gürültüyle masaya dizen anneniz ve altı on ikide, elli yedisinde olmasına rağmen formunu korumak için kilerin yanındaki küçük odayı fitness için kullanan babanız gibi bazı figürlerle aynı evde yaşıyorsanız, kesinlikle mümkün değil.

Anlayacağınız görünmez olmak için büyük şartlar gerekiyor. Velhasıl bu şartlardan birisi bile bende yok. Evet, yazık.

Nitekim bu süper kıyak güç için gereken şartları sağlayamadığımdan şu an tıpkı diğer insanlar gibi ultra görünür bir şekilde okulda gidiyorum. Fakat yine de endişe etmenizi istemem. Kamuran Atladagel'in her zaman bir acil durum planı, yoksa da fevkalade şeytani düşünce yapısı vardır. Örneğin, bu tür utanç verici zamanlarınızda yanınızda birisi varsa mutlaka kendinizi görünmez hissedersiniz, hissetmezseniz cinsinizdir. Bu sebeple ben de benim görünürlüğüme gölge düşürecek kadar güzel ve bir o kadar da öfkeli olan kuzenim Meral'i devreye sokarak sorunu minimum hasar verecek seviyeye çektim. Her sıkıştığımda yardımıma koşan değerli kuzenim Meral köfteyi çaktığı anda kapımda bitmişti.

Mert tehlikesini okula kadar beraber idare edecektik.

Öyle oldu da. Okula ulaşmamıza neredeyse birkaç metre kalmıştı.

"Baba tarafınızın genlerinden gerçekten şüphe duyuyorum."

Önüme doğru uzatılan soğuk çaya bakarken yüzümde inanılmaz mutsuz bir ifade vardı. Bıraksalar kırk gün kırk gece ağlayabilirdim. Önümdeki nesneyi ağırca kapıp başımı Meral'e çevirdim. "Sabah sabah niye bu geldi aklına şimdi?" Kilidini açıp tıka basa dolu mideme soğuk sıvıyı gönderirken sevgili kuzenim cevap vermede gecikmedi.

"Bir de soruyor musun be?" Meral omzuma vurup yürüdüğümüz kaldırımda önüme geçti. Arka arkaya giderken son derece temkinliydi, bunu dengede kontrolü yakalamasına sebep olan baleye verdim. "Tuna Banu'dan, Banu da senden salak. Biriniz bile normal değilsiniz. Bir şekilde hayatlarınızı altüst ediyorsunuz. Sonra koş Meral koş..."

"Alakası yok," diyerek karşı çıktım. "Ben her zaman zeki olmuşumdur. Sadece evren neredeyse birçok kez benimle aynı fikirde olmuyor."

Meral başını hafifçe yana eğip acı gerçeği dile getirdi.

"Evren seninle hiç aynı fikirde olmuyor."

Elimi kalbime koyup çektiğim acıyı hafifletmek istedim. "Yapma şunu, yapma." Elbette işe yaramadı.

Son Aşk | OnsraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin