Bu işte bir iş vardı.
Eğer Mert, ağzından cımbızla aldığım o birkaç kelimede haklıysa Buğra ve Eda olayı kesinlikle sandığımdan daha farklıydı. Burnuma kötü kötü entrika kokuları geliyordu. Diğerlerinin saçma sapan planlar yapıp batırmalarını hesaba katarsak, yine aynı şeye kalkışmış olabilirlerdi. Yine de bir yanım Buğra'nın diğerleri kadar aptal olmadığını, Eda'nın gerçekten de kız arkadaşı olabileceğini söylüyordu. Keşke o yanımı öldürüp içimden tamamen def edebilseydim.
"Geldim. Anlat bakalım ne oldu?"
Meral'in burnu ve ağzı bir anda bilgisayarımın geniş ekranında belirince irkilerek yatağımda geri kaçtım. Yaşadığım küçük çaplı kalp krizi az daha aklımı yitirmeme sebep olacaktı. İddia ediyorum; önümde Kong belirseydi, bu kadar korkmazdım.
"Ödüm koptu."
Ben elimi kalbime koyup derin derin nefes alırken Skype'ın diğer ucundaki Meral halime koca bir kahkaha patlattı. Gülüşü öyle derindi ki buradan küçük dilini net bir şekilde görüyordum.
Altı yaşındayken dört tekerlekli beyaz bisikletimle yumoş yumoş binanın çevresinde tur atarken, doğal gaz boruları için kazılmış, bedenimden hayli geniş çukura düşerek kolumu kırdığımda, mahallenin tüm çocuklarını bizim eve toplayıp alçı imzalama sırasına dizen birisinden daha ılımlı bir davranış bekleyemezdim zaten. Ablamın daha az şeytan ve enerji dolu örneğiydi.
Kahkahası son bulduğunda elini karnına atıp gülüşünü kesti ve dizüstü bilgisayarını da kendisi ile birlikte sarsarak yatağına yerleşti.
"Dudaklarını büzme de ne olduğunu anlat."
Ortam aniden ciddileşince benim de bedenimi huzursuzluk dolu bir his kapladı. Bu konuyu düşünmek istemiyordum ancak bir çözüm yolu bulmak için güvendiğim birisine anlatmam gerekiyordu. Bu saçma yola da Meral ile birlikte çıktığımız için güvenebileceğim en uygun kişi oydu.
"Hazır ol. Bomba bir haber vereceğim. O kadar bomba ki kendimi iğrenç hissediyorum."
"Banu o baykuştan mı ayrıldı yoksa?" Yüzüne aptalca bir gülümseme yerleştirince suratımı ekşittim. "Depresyondayken bolca fotoğrafını çekmeyi unutma."
"Hayır. Konu ablam değil."
"Tüh ya..."
"Dedikodumu yapmayın!"
Ablam karşı odadan duvara tekme atınca irkilerek arkama baktım. Şu evin yalıtımından nefret etmemem için bana mantıklı bir sebep söyleyin. Üst katta birisi osursa direkt buraya duyuluyordu, o derece.
"Banu mu o?" Meral kıkırdayıp sessizce ablamın taklidini yaparken başımı sallayıp "hı," dedim. "Ama konumuz o değil."
"Konu kim?"
"Buğra."
"Şu sınıf başkanı?"
"Aynen."
"Sabahki mevzu mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Aşk | Onsra
Novela JuvenilO, Tanrı tarafından kutsal bir görev için dünyaya gönderildiğine inanan ve sokakta gördüğü herkesi birbiri ile shipleme potansiyeline sahip bir shipperdı. Ta ki onlarla karşılaşana kadar... Onsra: Bir daha aşık olmayacağını anladığında gelen kalp kı...