RÜYA

RÜYA BÖLÜM 11

BÖLÜM 11

MÜZİK:(GÖKÇE KILINÇER)BİR BAŞKA SEVGİLİYİ

AYDA

Bizim küçük Ömer ile özel dersimİzi bitirmiş kapıdan geçirirken Efe ve arkadaşları elinde defterleri ile bizi kapıda karşıladılar.Efe;

-Ayda abla eğer müsaitsen sana sormamız gereken sorular var.Yardımcı olur musun?

-Olurum olmasına da yarın ki piknik için kafeden izin aldım o yüzden bugün gece çalışmam gerekiyor.Yarım saate kadar çıkacam oda size yetmez.Eee öğretmeninize sorsanıza niçin sormadınız.

-Okulda sorduk anlattı ama eve gelince hepsini karıştırdık yine.Babam da sıkı sıkı tembihledi.Sakın Akın Hocayı evine gidip de rahatsız etmeyin diye.

-Bence rahatsız olmaz.Benim vaktim olsa inanın çocuklar yardımcı olurdum.Eğer isterseniz hep beraber gidip bir rica edelim.Hayri abide bir şey derse ben gerekeni söylerim olmaz mı?

-Olur diye hep birlikte cevap verdiler.Bu zamanda böyle hevesli çocuklar bulmak zor tabi.Bende kendimce gaza geldim işte.Çocukları öylece göndermek istemedim.Gidince ne diyeceğimi bile bilmiyordum.Çocuklarla sohbet ederek Akıngilin evine geldik.İlk defa bahçenin içine girecektim oysaki dışarıdan o kadar bakmama rağmen farklı gözüküyordu.Bahçede masada Aslı resim yapıyordu.Elinde bir bardak çay ile Akın da evden çıktı.Bizi toplu bir şekilde görünce şaşırdı.Elinde ki bardağı masaya bırakıp bize doğru yürüyüp bahçe kapısını açarken bende.

-Akın Hocam iyi akşamlar.Allah'ım ilk defa Akın'a ismi ile sesleniyordum.Öldüm de rüyada mıyım.Çok değişik bir duyguymuş.Bıraksalar defalarca Akın Akın diye seslenebilirim.Neyse iyi akşamlar dedikten sonra devam ettim.

-Sizi rahatsız ediyoruz ama çocukların sorması gereken sorular varmış.Ben yardımcı olmak isterdim fakat işe gitmem gerekiyor.Çocuklar da böyle hevesliyken yarına bırakmalarını istemedim.Rica etsem yardımcı olur musunuz.

-Tabi.Önce buyurun içeri geçelim böyle kapı önünde olmaz.Buyurun lütfen diye bizi bahçeye aldı.Bahçeyi çok güzel yapmıştı.Eski halinden eser yoktu.Çiçekler ekmiş bahçe dekorları ile süslemiş;küçükçe kenara da marul, maydanoz gibi şeyler ekmişti.Salıncağa da tüller bağlamış çok güzel görünüyordu.Sonrasında Efe'ye dönüp;

-Kaynanan seni sevecekmiş Efe gerçi senin çayın gibi olmaz ama yeni demledim çayı hem sorularını çözeriz hem çaylarımızı içeriz.Ayda Hocam geride durmayın buyurun lütfen bir çay içmeye vaktiniz vardır inşallah. dedi

O anda ismimi ağzından duymak...Ayda ismi yeniden anlam kazanmıştı.İsmimi sanki ilk defa duyuyordum.Bu duygularımı geride bırakıp Akın'a cevap vermem gerekiyordu.

-Hocam diye seslendiniz teşekkür ederim.İlk defa çevremden biri bana böyle seslendi.Diplomayı almadan kendimi daha öğretmen olarak göremiyorum.

-Olur mu.Şurada diplomanızı almaya ne kaldı.İçtenlikle söylüyorum çok iyi bir öğretmen olacaksınız.Keşke vaktiniz olsaydı çocuklara anlattığınız yöntemleri sizden daha detaylı anlatmanızı isterdim.

-Tabi neden olmasın anlatırım elbette ama şimdi işe yetişmem gerekiyor.En kısa vakitte bir gün belirleyip anlatabilirim.

-Çok teşekkür ederim,çok sevinirim.Hiç yoktan bir bardak çay içinde öyle gidin.

-Tamam zahmet olmazsa.

-Çocuklar size de getiriyorum.

-Tamam hocam diye cevap verdiler.Sonrasında masaya geçip oturdular.Yer olmadığı için ayakta kaldım.Ayakta çevreyi daha dikkatli bakarken evin camından kendi yansımamı gördüm.Baktım sadece baktım öyle.Sanki kendime ilk defa bakarcasına baktım.O sırada Akın elinde tepsi ile birlikte geldi.Benim ayakta kaldığımı görünce yanıma gelip.