Perde 68- Kurdun Feryadı

2K 213 44
                                    

Keyifle oku öcüm!

Oy ve yorumlarını yapmayı unutma, öpüldün <3

Şarkı: Metallica- Nothing Else Matters

Bir süre kimse konuşmadı.

Karşımızdaki kız, küçük ela gözlerini tek tek üzerimizde gezdirirken hepimiz egzotik bir hayvanmışçasına onu inceliyorduk. Gaye'nin meraklı bakışları her saniye odağını değiştiriyordu. Hangimizin daha tehlikeli olduğunu kavramaya çalışır gibiydi, aurası tedirginlikle dolup taşmıştı.

"Bunun bizim için bir anlam mı ifade etmesi gerekiyor?" Konuşan Draza olmuştu. Her zamanki gibi o soluk uğursuz dudaklarını aralamış ve insanı sinir eden kayıtsızlığıyla konuşmaya başlamıştı. Eğer bir şirketseniz ve halkla ilişkiler uzmanınız Draza ise, şirket daha açılmadan batardı. Net.

"Bence öldürelim gitsin." Kara elf arkamdan sıyrılıp bir anda önüme geçti. Kızın bakışlarında bir değişiklik olmayınca uzanıp elfin koluna dokundum. "Bekle. Bize yardımcı olacağını söyledi. Dinlemekten zarar gelmez." Kız hâlâ bize bakarken diğerlerine döndüm. "Aidan da benimle gelsin, avcıyla konuşacağız. Geri kalanınız beklesin. Urange, sen Draza ile çatıya çık, gelen giden için gözcülük yapın." Draza bir an karşı çıkacak gibi olduysa da bir şey demedi. Arkasını dönüp gruptan birkaç adım uzaklaştıktan sonra kanatlarını açıp göğe yükseldi. Meredith ve Marcus hoşnutsuz bakışlarını gizlemeden dikilmeye devam ettiler. Marcus'un aklındaki tek şey Katze'ydi ve onu suçlayamazdım. Sabırsızlığını anlıyordum.

Tekrar önüme döndüğümde Aidan'ın kızı incelediğini gördüm. Aidan'ı artık tanıyordum, Gaye'den hoşlanmamıştı. Ve ben tam bu durum için çıkarım yapacakken zihnime konuştu.

Onda yolunda olmayan bir şeyler var.

Diğer avcılar kadar kaçık. Avcıların genelinde yolunda olmayan şeyler var Aidan.

Hayır, dedi iblisim. Onda farklı bir şey var.

Derin bir nefes alıp kıza baktım. "Gel, beraber yürüyelim." Gaye başını yavaşça sallayıp ellerini belinde birleştirdi. "Çok vaktim yok. Buraya gizli geldim. Hemen dönmem gerekiyor." Aidan'dan hoş olmayan bir homurtu yükselince gözlerimi devirdim. Biraz daha medeni ol. Şeytanım omuz silkmekle yetindi.

Avcının yanına yaklaşıp üzerini koklamaya çalıştım. Aşinası olduğum kokularla karşılaşamayınca kafam karıştı. "Burnundan çıkan nefesi hissediyorum Cassandra ve evet, ben normal kokmuyorum."

"Tam adımı nereden biliyorsun?" Varlıkların içinde insan ya da değil, kendinden olmayanlara karşı bir tepki oluşurdu. Sizden farklı bir canlı gördüğünüzde ilk tepkiniz onu bağrınıza basmak değil, boğazını parçalamak oluyordu. Bu yüzden kimsenin doğru düzgün bilmediği tam adımı söyleyen yabancı kıza kötü kötü bakıyordum.

"Pek çok şey biliyorum," dedi kız net bir dille. Gözleri şeytanıma kaydı. "Onun hakkında da oldukça şey biliyorum. Sorun şu ki bunları benim bilmemin pek bir önemi yok. Ben size zarar vermem ama herkes böyle düşünmüyor olabilir." Aidan alaylı bir şekilde gülünce kız ona döndü. "İnanmıyor olabilirsin ama sizin hayatlarınıza değer veriyorum." Aidan'ın bembeyaz dişleri dudaklarını süslerken iblis bir kez daha alayla güldü. Bu seferki kahkahası diğerinden daha sivriydi.

"Bir avcı bizim hayatımızı önemsemez, küçük kız. Zamanın olmadığını söylüyorsun, o hâlde anlatmaya başla."

Gaye tıpkı benim gün içinde çevremdeki deliler yüzünden bin kez yaptığım gibi gözlerini devirdi. "Aranızdaki en iyi konuşmacının Aidanhell olduğunu söyleyemem," dedikten sonra bana daha da yaklaştı. "Yıkım getirenler eskisinden daha güçlü. Kibirli olup görmezden gelebilirsin ama yerinde olsam bunun önemli olduğunu düşünürdüm. Avcılar dinlerini değiştiriyorlar, artık herkes yıkım getiren oluyor. Dinlerin insan beyni için ne denli etkili olduğunu bilirsin." Durup ela gözlerini kocaman açarak bana baktı. İfadesindeki çaresizlik, Aidan ve Draza'nın alaylı sözcüklerini yutup gidiyordu. Kız sözlerine derinden inanıyordu ve annemin henüz küçük bir kızken bana dediği gibi -benim küçük kâhinim- hislerim doğru söylediği yönündeydi.

ATEŞLİ KANATLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin