Tüm üyeler merak ve endişe ile aynı alanda toplanmıştı fakat en son gelen Jeongin hala ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Minho gayet normal ve rahat bir şekilde arkadaşlarıyla sandalyede otururken duyduğu anonsla alakalı kafasında sorular vardı. Bu nedenle sorgulayıcı bakışlarını diğerlerinin üzerinde tutarken aradığı yanıtı sitemle konuşan hamile beden vermişti.
"Jisung'u o kalabalıkta bulup yanıma getirmenin en mantıklı yolu buydu. Juyeon'un suçu yok, o sadece dediğimi yaptı."
Hala sakinleşmeye çalışan cadı ise Felix'e sarılmasını yarıda kesip ıslak gözleriyle gence doğru bağırdı. Ağlamasının nedeni aniden fazla endişe duyması ve sonrası bunun boş yere olduğunu öğrenmesiydi.
"Sakın bir daha yapma!"
Minho'nun yüzü sevdiği genci ağlarken görür görmez değişirken büyük karnı nedeniyle yavaşça oturduğu yerden kalktı. Adımları gözlerindeki yaşları silen bedenin yanını bulurken Jisung'u bileğinden yakalayarak arkadaşlarından uzağa doğru sürüklemeye başladı.
Geride kalanlar bu sahneye alışkın olduğundan itiraz etmezken cadı olan da karşı çıkmayarak Minho'yu takip etti. Ona sarılmak ve rahatlatıcı sözler dinlemek istiyordu. Peri olanın bu hareketleri herkesin içinde yapmayacağını bildiğinden ise ağaçlık alana doğru ilerlerken sorun çıkarmamıştı.
Sonunda yeterince gözden kaybolduklarında ise Minho kalın gövdeli bir ağacın ardına çektiği sevgilisinin yüzüne baktı. Göz göze gelmeleriyle içinde onu ağlattığı için bir burukluk hissederken ilk işi yaşları silmekti.
Önce dikkatlice parmaklarını diğerinin göz altlarında gezdirdi peri. Sonrasında ise dolgun yanaklarına indirerek biraz da orayı okşadı. Onun üzülmesine sebep olmak kendini fazlasıyla kötü hissettirmişti.
Jisung onun saçının teline kıyamadığı en kıymetlisiydi. Gencin kızarık gözleri ve ağlamaklı çıkan sesiyle karşılaşmak periyi kahretmişti. Çünkü cadı, birlikte yaptıkları bebeği ve onu çok önemsiyordu. Sürekli ikiliyle ilgileniyor, istediği her şeyi hemencecik yerine getiriyor ve onlara bir şey olacak korkusu nedeniyle diken üstünde duruyordu. Özellikle yaklaşan doğum nedeniyle de Minho'yu sürekli gözetim altında tutması ve rahat etmesini sağlaması oldukça artmıştı. Şimdi ise peri olan üzerine titreyen genci endişelendirmenin vicdan azabını çekiyordu.
"Ağlama birtanem, bebeğimizin doğumu beni zorlamayacak. Hatta tek başıma bile doğurabilirim, yalnız doğum yapan bir sürü peri var. Ayrıca güçlü bir yapıya sahip olduğumu biliyorsun, bu yüzden doğum yüzünden kendini daha fazla endişeli hissetme, tamam mı? Her şey sorunsuz bir şekilde gerçekleşecek ve minik Alin'imizi kucağımıza alacağız."
Duyduğu bir başka ayrıntı ile gencin dudakları şaşkınlıkla aralanıp konudan saparken küçük heyecanıyla sordu.
"Alin ismini beğenmediğini ve kızımıza başka bir ad vereceğini söylemiştin, yoksa kararını değiştirdin mi?"
Minho aşık olduğu bedenin tutamadığı tatlı mimikleriyle sorduğu soruya karşılık yüzüne yerleşen gülümseme ile gencin saçını kulağının ardına itti. Hayranlık duyduğu yüzünde parmaklarını ve bakışlarını gezdirmeye devam ederken ise yanıtını vermişti.
"Sana sinirli olduğumdan başta reddettim, aslında çok beğenmiştim."
İşittiği cümle ister istemez yüzünde koca bir gülücüğün büyümesine neden olurken perinin boynuna atıldı. Elbette aralarında minik bir engel olduğundan fazla hızlı ve sert davranmazken bedenleri arasındaki minik Alin'le sıcak bir sarılmanın içine çekildiler.
Jisung'un ağlamasının nedeni doğum hakkında endişelenmesi değildi, ani gelişen olayın yalan olmasıyla uğradığı hüsrandı. Ama aynı zamanda doğum konusu da gerçekten kafasını oldukça kurcalıyordu. Sevdiğine ve çocuğuna zarar gelmemesi için elinden geleni ardına koymazken aynı zamanda sürekli doğumu düşünüyordu. Oluşabilecek bir sorun veya aksiliği sürekli kafasına takıyor ve olması gerektiğinden fazla endişe duyuyordu. Bu durumu farkeden Minho ise genç cadı ile konuşmak için zaman kolluyordu ve sonunda ayağına gelen fırsatı geri çevirmeyerek biraz da olsa Jisung'u sakinleştirebilmeyi başarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ecotone // Hyunmin ✓
FanfictionEkoton, farklı türlerden bireylerin barış içinde yaşadığı az nüfuslu ve güvenli bölgeye denir. Kim Seungmin de saraydan kaçarken sığınak olarak sadece eğitim sırasında adını duyduğu bu yeri seçmişti.