15 | BİRİ DOĞRU DİĞERİ YALAN SÖYLÜYOR VE İKİSİ DE ADIMI SESLENİYOR*

257 30 1
                                    

Geçiş bölümüyle geldim size! Keyifli okumalar, oy vermeyi unutmayın ki burada olduğunuzu bileyim ^^

*Bölüm ismi: Madalen Duke - How Villains Are Made şarkısından bir cümledir.

-

Oğlanlarla konuşmayı bitirdiğimizde neredeyse gece yarısı olmuştu ve kafamı yastığa koyar koymaz uyuya kalmıştım. Sahip olabileceğimiz halde sahip olamadığımız onca anının varlığı canımı sıkmıştı, yakmamıştı ama rahatsızlığı çok uzun zamandır tanıyordum. Yalnızca kaçırılan anlar değildi elbette can sıkıntımın sebebi, hala önümüzde koca bir ömür vardı ama bazen düşünüp duruyordum; bundan öncesinin keşkelerinde boğuluyordum. Parti bitmeden önce hayata yetişmeye çalışıp durmuştum asıl parti ben, biz olabilirdik ve bunun pişmanlığı kötü hissettiriyordu. Hunter dükün hatırlamadığından emin olmuştu ve bilmemesinin bir sebebi olduğunu düşünüyordu, hiçbiri bunu bozmaya niyetli değildi. Hubert'a yaşanılanları fark ettirmek istemiyorlardı ve ben de onlara katılıyordum. Pişmanlık hakkında rahatsız edici bir gerçek; zaman geri alınmasına ve hepimize ikinci bir şans verilmesine rağmen hala keşke diyebiliyorduk, işte bu kadar yer etmişti hayatımızda. Ama öte yandan söylediklerine hak vermiş ve kararlarına ortak olacağımı söylemiştim. Pişmanlığı tanıyorduk, nasıl rahatsız edici olabileceğini gayet biliyorduk; bundan sonraki her bir anımızı keşke demeden yaşamanın bir yolunu bulmalıydık, bulmak zorundaydık.

Ölümüme üzülmüş ve suçluluk hissetmişlerdi, şimdi her şeyden haberleri vardı ve ömürleri boyunca göz yumdukları her şey için vicdanlarında bir yara olacaktım, bunu intikamım sayıyordum. Elbette bunları öğrenmek bana kendimi iyi hissettirmemişti, hiçbirimize hissettirmemişti. Bir ailem olabilirdi, bir ailenin parçası olabilirdim ama tüm bu fırsatlar elimden alınmıştı.

Tanrılar bana ikinci bir kez şans vermişlerdi ancak tüm bu gerçeklerle yüzleştiğimde ilk yapmak istediğim şey Abel'dan hesabını sormaktı ve bunu oğlanlara söylediğimde Herman, "Çünkü sen bir Maximillian'sın," demişti. "Biz böyle yaparız." Ama biz yapmamıştık. Hal onu kovmanın yeterli olmadığını savunmuştu. Ki bu teklif ondan geldiği için çokça şaşırmıştım ama çok daha iyi bir planı vardı. Abel'ı kendi zaafıyla vuracaktı. İlk kez beni de planına ortak etmişti ama düşünüp durduğum başşka bir şey vardı. Birbirimizi yaralamaya devam edebilirdik ama bize zaten ikinci bir şans verilmişti. Zaman geri alınmış, hatalar silinmiş, casus yakalanmış, yanlış anlaşılmalar giderilmişti. Ama öğrendiğim her şeyi bir teraziye oturttuğumda geçmişim, doğumum ve içimdeki ateşin varlığı her daha ağır basıyordu. Ancak oğlanlara bundan bahsetmeye niyetli değildim. Henüz.

Bir diğer gelişmeyse on yedinci yaş günümü kutlama konusunda ortak karar almıştık. Aslında iyi bir fikir olduğuna dair beni ikna eden Hiro'ydu. Parti sırasında insanlar gevşerdi, söylemeyecekleri şeyleri söylemeye başlarlardı ama bundan ötesinde eğer birileri geçmişe dönüşü hatırlıyorsa sadece beni görmek ve doğruluğunu teyit etmek için bile orada olacaktı.

Alelade bir parti veremezdik çünkü oğlanların söylediğine göre intihar etmemden iki gün sonra geçmişe dönmüştük, öldüğüm haberi yayılmıştı ve insanlar benim adıma bir parti verildiğinde bizzat beni görerek bunu teyit etmek isteyeceklerdi. Hiro beni zaten ikna etmişti ama sonra Hal bana bir doğum günü borcu olduğunu söylediğinde itiraz etmem için bir sebep bulamamıştım. Aslında kendime de bir yaşam borçluydum, çoğunlukla aptal davranışlarımız yüzünden her birimiz Abel'ın tuzaklarına yakalanıp durmuştuk ama bunu onlara itiraf etmedim.

Uyanmış ama yatağımda tembellik etmeye devam ederken hizmetçilerden birini başucuma mühürsüz bir mektup bıraktığını gördüğümde apar topar yataktan kalktım. Doğu haritanın en ucunda, canavarlar yurdunun dibinde yer alan geniş topraklardan ibaretti. Eski bir prenslik gibi orada dikiliyor ve canavarların Liberosis'e bulaşmasına engel oluyordu. Dukalık, isminden de anlaşıldığı üzere ülkenin doğu sınırındaydı. Oradan buraya bu kadar hızlı mektup yollanabildiğini asla duymamıştım. Belki de hala Maximillian dukalığında ikamet ediyordu.

KÖTÜLER AŞKA DÜŞTÜĞÜ ZAMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin