2.

1.9K 110 59
                                    

Mia'nın anlatımı

Akademiye geleli bir hafta oldu. Doğruyu söylemek gerekirse onlara alıştım ama onlara mesafeli ve soğuk davranıyorum. Bir haftadır zorunlu olmadıkça konuşmadık. Ben ve Vanya ile arada sohbet ediyordum o kadar. Bu hafta kimse göreve gitmediği için güç ve derslerimizle daha çok ilgilenmiştik. Diğerleri güçlerimi hâlâ daha bilmiyor. Odamda camda ayaklarımı aşağıya sarkıtmış otururken tüm bunları düşünüyordum.

Odanın kapısı çalınca düşüncelerimden kutulup "Gel" diye sesledim. Gelen kişi sadece bir kişi olabilirdi bu yüzden yıldızlardan gözümü ayırmadım.

"Neden geldin Ben?"

Beklemediğim bir ses yanıtladı sorumu. "Yemeğe çağırmaya geldim." Five.

Arkamı döndüğümde Five'ı görünce düşüncelerim doğrulanmıştı. Ayağa kalkıp kapıya ilerledim.

"Kendini öldürmeye çalışıyorsan camdan atlamak güzel bir fikir değil." Dedi bu sefer de.

Durdum ve sırıtarak bana bakan Five'a gözlerimi devirdim.

"Sen ve beni yemeğe çağırmak. Garip."

"Sevgili babacığım seni çağırmamı söyledi. En sevdiği çocuğu yemekte olsun istiyor herhalde."

"Zaman kaybısın Five Hargreeves."

Five'ı orada bırakarak salona indim. İçeriye girdiğimde -Five da dahil- bana bakan herkesi umursamayarak yerime, Ben'in yanına oturdum.

"Geç kaldın sekiz." Dedi sert bir sesle Reginald.

Kafamı tabağımdan kaldırmadan cevap verdim. "Evet, geç kaldım."

"Cezalısın!" Diye gürledi Reginald.

Başımı sallayıp etimden biraz daha ağzıma attım.

"Sana cezalı olduğunu söyledim." Diyen sevgili üvey babama boş gözlerle baktım ve ağzımdakini hızla yuttum.

"Ne yapmam lazım? Diğer kardeşlerim gibi ağlamam mı gerekiyor?" Geçen gün Allison aldığı bir ceza yüzünden ağlamıştı. Diğerleri de öyleydi muhtemelen.

"Yarın sabah'a kadar karanlık odada kilitli kalıcaksın!"

Alayla sırıttım. Bunu daha önce binlerce kez yapmıştım ve bu artık bir ceza değildi. "Büyük bir zevkle babacığım." Tekrar tabağıma döndüm.

Diğerlerinin bakışlarını üstümde hissetsem de pek umursadığım söylenemezdi. Fazla umursamaz bir insandım belki de.

"Göreve gidecek miyiz?" Diye sordu Luther.

"Masada önemli konular hariç konuşmak yasak 1 numara." Diyerek onu tersledi Reginald.

Tanrısal bakış açısı


Mia şuanda karanlık odada cezasını çekiyordu. Diğer kardeşler ise salonda sessizce oturmuş bişeyler düşünüyorlardı. Gerici sessizliği bölen klaus oldu.

"Hadi bişeyler yapalım."

"Gece gece başımıza dert açma, otur oturduğun yerde Klaus." Diyerek Klaus'u tembihledi Ben.

"Babamız Mia'ya ilk defa ceza verdi." Diyerek aklındaki soruyu ortaya attı Allison.

4-5 dk sessizlik oldu. Sessizliği bölen Ben'in hızla ayağa kalkıp konuşması olmuşdu.

POWER - The Umbrella Academy ☂️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin