14

2.5K 119 23
                                    


Mahallede kurban kesiliyordu.

Levent Ali'nin sağlığı için dana  kestiriyordu. Hayvanın bakışları bana kendimi hatırlattı, bu sabah aynada bende böyle bakıyordum. Acaba benim katilim  kim olacaktı?

Dün gece eve gelir gelmez uykuya daldığım için Annem beni azarlayamamıştı. Defalarca arasa da telefonu açmayarak ona onu umursamadığımı  gösterdiğimi düşünüyordu. Hâlimi görünce siniri yatışsa  da bu sefer de iyi olmadığım için azar işitmiştim  sabahleyin. Ona ormanda kaybolduğumu  ve düştüğümü söylemiştim.

" Kerem!

Yukarı gelde sargını  değiştireyim. "

Başımı kaldırıp Sultan ablaya baktım, boynuma  acemice  yaptığım sargı onun sinirini  bozuyordu. Eskiden annemin çalıştığı hastahanede çalışıyordu. Galiba orada çalışan herkeste böyle bir kötü sargı görünce azarlama hastalığı vardı, bilmiyorum.

" Gerek yok Sultan abla, iyi böyle. Valla bak! "

" Yahu neresi iyi!?

Bak iz kalır inat etme gel şuraya bi  bakayım! "

Başımı iki yana sallayıp kasaba girdim. Atilla amca eti döverken yanına geçip onu izlemeye başladım.

" Hoş geldin yaramaz, Ali ne zaman çıkıyor hastahaneden? "

" Bilmem. "

Başıyla aleti işaret ettiğinde başımla onayladım, geri çekilip arkamdan geçti ve tezgahtan çıktı. Aleti kavrayıp ondan gördüğüm gibi eti döverken  bunun stresimi azalttığını fark ettim. Duvar dibindeki  masaya oturup ellerini göbeğine koydu.

" Küs müsünüz  siz? "

" Arkadaş değiliz artık Atilla amca, beni hak etmiyor o. "

Atilla amca dediğime gülerken içeri giren Gürkan  elindeki iki cipsi gözüme sokarcasına  salladı.

" Artık en iyi arkadaşı benim Baba, bunları seviyor diye iki sokak öteye gidip aldım da geldim. "

Bana bakıp başını iki tarafa sallarken  Atilla amcanın  yanına oturdu. Gülerek başımla onayladım  onu.

Evleniyormuşsun |TAMAMLANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin