Yazardan: Selammmm!!! Maskeli balomuz var. Bu tabii ki Dolunay değil ama bunun gibi bir şey oldu kendisi. Sarı saçları siyah, mavi gözleri yeşil oldu. Fakat tabiiiiiii ki o çoooook daha güzel. Bunu bilerek okuyalım.
Bir önceki bölümü okumadıysanız önce onu okuyun yoksa bir şey anlamazsınız.
Ve daha sık ve daha uzun bölüm yazmamı isteyenlerden 300 yorum bekliyorum. Beni motive edin ama siz uyurken ben çalıştım gece gece bölüm yükledim.
***
''Ne demek gelemiyorum Oğuz? Ben sensiz mi gideceğim baloya? Bunu bana yapamazsın? Bunu bana yaparsan seni asla affetmem?''
''Beni değil dizilerin süresini saatlerce uzatan dizi sektörünü sorgula Dolunay. Yeni bölümü yetiştiremedik. Ne diyelim biz şimdi izleyiciye? Dolunay maskeli baloya gitmek istiyordu, bu yüzden yeni bölümü yazmaya devam etmedik mi diyelim?''
''Of tamam.'' Dedim. ''Ben de gitmem o zaman.''
''Hayır gideceksin Dolunay. Madem o Yaman piçini görmeye bu kadar meraklısın gidip göreceksin. Bir arkadaşımla sana davetiyeyi yolluyorum. Davetiye olmadan giremezsin o saraya.''
Oğuz Saray deyince içim bir fena oldu. Kendimi gerçekten ayakkabısını düşüren Sindirella gibi hissettim. Balo gerçekten de bir sarayda yapılıyordu. Eski Osmanlı saraylarından birindeydi.
''Tamam.'' Dedim kabullenerek. Oraya gerçekten gitmek istiyordum. Yaman'ı görmeye çok ihtiyacım vardı.
Akşam saat 8'de bir taksi çağırdım. Üzerimdeki kıyafetle oraya otobüsle gidecek değildim. Zaten böyle bir kıyafetle normalde bırak baloyu hiçbir yere gitmezdim ama şartlar böyle gerektiriyordu.
Artık saçlarım sarı değil siyah, gözlerimse mavi değil yeşildi. Üzerimde simsiyah bir elbise vardı. Şu anki halime baktığımda ben bile kendimi tanıyamıyordum. Arkadaşım Alara yüzüme resmen plastik makyaj yapmıştı. Dudaklarım bile olduğundan kalındı. Zaten ince dudaklarım yoktu ama Alara bir oyuncu olduğu için sanırım kafasında, benim baloda tanınmak istemeyen bir ajan olduğumu canlandırmıştı.
''Neyse.'' Dedim. Zaten tanınmak istemiyordum. Yaman'ı bir kere uzaktan görsem yeterdi bana. Telefonumu alıp aynadan fotoğrafımı çektim. Oğuz'a gönderip nasıl diye sordum.
''Bence bu kadının üstündeki kıyafet sana yakışmaz.'' Diye cevap yazdı. ''Kadına güzel olmuş ama sana olmaz bence.'' Diyordu.
''Pardon?'' Dedim.
''Ne pardon.'' Diye sordu.
''Bu zaten benim Oğuz.'' Dedim.
''Oha kızım Oha!'' Diye yazdı. ''Niye bokunu çıkarıyorsun? Kılık değiştiren ajanlar gibisin. Tanıyamadım seni.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLEFGAR
Romance"Senin için bu evi tuttum.'' Dedi bana. ''Teklifimi kabul edersen bu evde yaşayacaksın. Paran olmadığı için okulu bırakmayı düşündüğünü biliyorum. Üniversite hayatın boyunca bütün eğitim masraflarını ben karşılayacağım. Anlaşmamız sonlansa bile bu g...