25.bölüm

28.3K 1.2K 59
                                    








Cenk ile yaptığımız konuşmadan sonra onu odadan göndermiştim uyuyacağım diyerek.
Yatağa girip yorganıma sarıldım.
Düşündüm düşündüm düşündüm.
Cenkin söyledikleri pişmanlıkları.

Belki belki bana o çayı içirmese affederdim hemen şu an.
Ama yapamıyordum onun şaka dediği şey benim canımı çok acıtmıştı.
Ve bu fiziksel değildi sadece.
Kaşıntı yapar dediler bana demişti.
O kadar kolaymıydı araştırıp bakardı insan.
Ama yapmamıştı.

Kalbim deli gibi cenki affetmek isterken.
Aklım şimdi değil diyordu.
Şu sıralar düşünmek o kadar çok yoruyorsun ki.
Ders bile çalışamıyordum adam gibi ve bu beni çok kötü etkiliyor.
Bi karar vermem lazımdı.
Kemdim için geleceğim için.
Onlar için.

Onlarında huzurunu bozmaktan başka bir işe yaramıyorum.
Belki de uğursuzluk bendeydi.
Ben gelmesem çok da mutlu devam edeceklerdi hayatlarına.
Ama bunları düşünmek bir işe yaramıyordu.

Sonuç olarak buradayım ve onlarla yaşıyorum.
Ona gör karar vermeliyim.

Biraz düşündükten sonra en doğrusu olduğunu düşündüğüm şeye karar vermiştim.

Hemen affetmeyecektim tabi ki.
Afdedemezdimde.
Ama her fırsatta kavga etmeyecektim artık daha normal davranmaya çalışacaktım.
Onlar bana bulaşmadığı sürece.

Böylesi benim için daha iyi olurdu belki.
Kendi hayatıma daha çok odaklanır.
Derslerime ağırlık verirdim.
Geleceğim herkesten ve her şeyden önemliydi.
Sadece bunu düşünüp.
Bunun için çabalamalıydım.

Yada yine pişman olurdum.
Ve hüsrana uğrardım.
Bunu zaman gösterecekti.
Düşünceleri bir kenara bırakıp uyumaya çalıştım.
Sabah okulum vardı ve ben kardeşlerimi ve asafı özlemiştim.

'neden asafı kardeşlerinden ayrı tuttun balım'

Sanane gece gece defolup gitsene.



Kan ter içinde uyandığımda saate baktım.
06:20'ydi.
İğrenç bir kabus yüzünden uyanmıştım.
Ve uykum kaçmıştı.
Banyoya geçip elimi yüzümü yıkadıktan sonra üzerimi değiştirmeden aşağı indim.
Ev çok sessizdi.
Sanırım herkes uyuyordu daha.
Mutfağa geçip su içtikten sonra.
Birden aklıma kahvaltı hazırlamak geldi.
Bugün ben hazırlaya bilirdim.

Tüm kahvaltılıkları masaya koyduktan sonra.
Barkın için sebzeli omlet yapmıştım sağlıklı sağlıklı yesindi.
Bizim için patates ve sosis kızartmıştım.
En sevdiğim ikili.
Cayın altını kısıp dün barkından gizli aldığım ketçap ve mayonezi de masaya götürdüm.
Canım çıkmıştı onları gizlice alana kadar.
Takıntılı herif.
Eve bu mükemmel ikiliyi almıyordu.
Abim için olsada olurmuş olmasada o bir şey demiyordu.
Cenk dışarda yiyormuş yazık çocuğum.

Artık ben vardım mecbur alacaktı.
Yada ben alıp saklayacaktım.
Bu konuda asla onu dinlemezdim.
İnat eder dışarıda ketçap mayonez komasına girer yinede alırdım.

Şöyle bir masaya baktım her şeyin hazır olduğunu gördüğümde gülümsedim.
Sofrada elif teyzenin o mükemmel ıspanaklı böreğinden de vardı.

Saate baktığımda yediyi on geçiyordu.
Birazdan gelirlerdi.
Acaba anıl şerefsizi burda mı kalmıştı.
Yada kalacaktı.

'burası onun evi balım sonradan gelen biziz karışamayız'

İlk defa iç sesime hak vermiştim.

Ben kendi kendime konuşurken merdivenlerden biri iniyordu.
Derken sabah sabah ilk gördüğüm yüz olmasını istemeyeceğim biri indi.

G Ü L C EHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin