-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-Yazardan
Adem başını iri ellerinin arasına almış kardeşinin aylardır uyuduğu hastanenin bahçesinde beklerken her zamanki gibi gözleri boş bir şekilde yere bakıyordu.
Ne diyordu şair "Boynundan beynine binlerce hat gidiyor, biri tıkansa ya delisin ya ölü..." Bu dünyadaki tek güvencemiz Allah'tı. Her şeyi bilen ve her şeye Kadir olan rabbim elbette ki zalimlere verdiği sürenin sonunda onlara derin bir azap tattıracaktı.
Adem daldığı düşüncelerin arasında zorlukla yutkunurken yanına gelen kalabalık sayesinde kafasını kaldırmıştı.
"Uyandı mı?"
Duyduğu soruyla başını iki yana sallarken önündeki kalabalık ta soğuğu umursamadan yere çökerek oturmuşlardı.
Hepsi boş bir şekilde hastane kapısına gözlerini dikmiş bakarken Adem önünde oturan Kaos timine bakarken içi acıdı.
Onlar bir komutanlarını şehit verdiklerini sanmışlardı, ardından da o komutanları hain çıkmıştı, şimdi de Asya'larını kaybetmenin eşiğindelerdi. Kendisi ise tim arkadaşlarını gözlerini önünde şehit vermiş sadece Asya'sı vardı. Eğer o da giderse kimse toparlanamazdı. Hiç kimse...
Ah Asya ah. Kısacık vakitte insanların kalplerine hiç sarsılmayacak büyük bir taht kurmuştu.
Hekimoğlu derler benim aslıma
Aynalı martin yaptırdım da (Narinim) kendi neslimeAdem duyduğu sesle gözlerini Fatih'e çevirirken o gözlerini kapatmış kendini tamamen türküsüne vermişti.
Hekimoğlu derler ufak bir uşak
Bir omuzdan bir omuza (Narinim) on arma fişekİki ay olmuştu kardeşi yatalı. Dile kolay upuzun iki ay. Bir dakika yerinde duramayan kardeşi iki aydır bir telini bile kıpırdatamadan hastane yatağında yatıyordu. Dağlarda itlerin korkulu rüyası, asker ocaklarında erlerin hayranı olduğu Kızıl iki aydır bir makinaya bağlı yatıyor zar zor nefes alıyordu.
Konaklar yaptırdım mermer direkli
Hekimoğlu dediğin de (Narinim) aslan yürekliKalleşler, bir tuzak kurmuşlar Asya'yı kalleşçe yaralamışlardı. Ne kadar kötü söz söylesen ne desen yaptıklarını yanında az kalırdı. Kaos timin gözlerinin önüne bir an Asya'nın son sözleri geldi. Kolları arasında kanlar içinde yatışı...
Kendi hissettikleri ailesine bile söyleyemeden öylece yatıyordu içerde.
Melek hanım, İbrahim bey, abileri, kardeşleri, ablası her zaman her gün yanında birisi vardı. Kimse onu yalnız bırakmıyordu.
Konaklar yapdırdım döşedemedim
Ünye Fatsa bir oldu da (Narinim) baş edemedimNe diyordu Asya her göreve gittiklerinde 'Birinizin tırnağı bile kırılsa sizi gebertirim.'
"Hani birimize bile bir şey olsa bizi gebertirdiniz komutanım. Şimdi siz neredesiniz? Siz niye içerde yatıyorsunuz. Niye, herkesi korurken hiç canınızı umursamadınız. O kadar kişiyi korudunuz da bir kendinize faydanız olmadı be komutanım. O kadar insanı mutlu ettiniz de bir kendiniz mutlu olmadınız."
Arda'nın fısıldadıklarıyla herkesin gözlerinde yaşlar gelirken bahçedeki herkes onların bu hallerini izliyordu. Çoğu kişi biliyordu içerde şanlı bir Türk askeri olduğunu. Aslan gibi bir kadının vatanı uğruna mücadele ederek, içerde dört duvar arasında uyuduğunu biliyordu. Onlar bile askerlerin bu içli hallerine dayanamayarak gözyaşlarını tutamazken son nakaratı hep birlikle bağırarak söylemeye başladılar.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMSALSİZ VATAN (Ara Verildi)
Acción7 Aralık'tan sonra yeni bölümler gelmeye devam edecek. Olaylar ve kişilerin hepsi kurgudur. Bir kız var doğduğu topraklara aşık, Bir kız var milletine aşık, Bir kız var bayrağına aşık, Ve yine bir kız var vatanına aşık... Hayatı boyunca acı çeken y...