8.

228 25 36
                                    

Peter alarmıyla uyanınca uyandığına şükretti. Çok tuhaf bir rüya görmüştü ve birkaç gün etkisinde kalacağı belliydi.

~

Normal (?) bir iş gününden sonra eve gitmek için arabaya bindiler.

"Peter, bugün kafan dağınık gibi. Eve gitmek yerine başka şeyler yapmak ister misin?"

"Bilmem. Ne yapabiliriz?"

"Bara gidelim mi? Çok sakin bi yer biliyorum, hiç kalabalık olmuyor. Hele perşembe akşamı daha az insan olur."

"Değişiklik iyi gelebilir."

Bara gittiler ve bi masaya oturdular. İçerde çok az kişi vardı gerçekten. Birer bira söylediler kendilerine.

"Buraya daha önce gelmiş miydim?"

"Hayır, neden?"

"Burayı dün gece rüyamda gördüm. Belki benzetmiş de olabilirim."

"Peki nasıldı?"

"Ney?"

"Rüyan. Ne gördün?"

Arka kapıda seninle yiyişiyorduk diyemeyeceğine göre bir şey uydurdu hemen. "Sky ve Felix'le buraya geliyorduk. İkisi de sağlıklılardı."

"O günler de gelecek, iyileşecekler."

1 saat konuştular. Peter lavaboya gitmek için yerinden kalktı, daha sonra eve gideceklerdi. Rhino da hesabı ödedi.

Peter ellerini yıkarken içeri 3 kişi girdi. Belalı tipler oldukları belliydi. Peter onlara bulaşmadan çıktı ordan. Çıkarken içlerinden biri Peter'ın poposuna bakıp ıslık çaldı. Bakışlarına üstünde olduğunu biliyordu Peter. Hızlıca Rhino'nun yanına gitti. Telaşlanmıştı. Onu telaşlı gören Minho da telaşlandı.

"Noldu? Bi sorun mu var?"

"Yok, gidelim mi?"

"Gidelim."

Peter, sandalyeden montunu alırken Rhino etrafa bakındı. 3 eşkiya onlara bakıyordu. Olanları anladı Rhino. Peter'ın belinden tuttu ve bir şey çaktırmamaya özen göstererek bardan çıktılar. Arabaya binerken diğer 3'lü de arabalarına bindiler. Peter farketmemişti onları ama Rhino'nun gözünden kaçmamıştı.

Arabayı çalıştırdı Rhino. Peşlerinden geliyorlardı. Biraz hızlandı. Peter tersliği anladı ve dikiz aynasından arkaya baktı.

"Ne yapıcaz Rhino?!"

"Kurtulmanın bi yolunu bulucam. Merak etme."

"Kaza yaptırmaya çalışıyorlar!"

"Biliyorum Peter. Sen panik yapma. Hatta telefonumu al, Chris'i ara ve hoparlöre al."

Peter hızlıca Chris'i aradı açınca da hoparlöre aldı.

"Alo?"

"Chris, şirkette misin?"

"Evet."

"Güzel. Şimdi beni iyi dinle. Peter'la arabadayız, peşimizde magandalar var. Oraya geliyorum. Otoparka gel."

"Tamam. Bizimkileri de topluyorum."

"10 dakika içinde ordayım."

Chris telefonu kapattı ve dans stüdyosuna gitti. Düşündüğü gibi Sam ordaydı. Onu aldı ve spor salonuna gittiler. Lewis'i de alıp hızlıca otoparka gittiler. Olayı anlattı Chris. Otoparktaki güvenliklere de haber verdiler. Giriş kapısını açıp beklemeye başladılar.

Oda ArkadaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin