Çok şükür hafta sonu olmuştu ve Peter öğlene kadar uyuyabildi. Gece, yine geç uyuduğu için çok yorgundu.
Saat 12'yi geçerken gözlerini açtı ve burnuna gelen güzel kokularla yataktan kalktı ve lavaboya gitti. Daha sonra odasında üstünü değiştirip karşı daireye gitti. Kokunun kaynağı burasıydı. "Günaydın komşu!" "Günaydın?" William'ın sabah enerjisi çok fazla gelmişti uykulu olan Peter'a. Koltukta oturan Rhino'nun yanına gitti ve koltuğa oturdu. Rhino'nun kucağına yastık yerleştirip başını oraya koydu ve gözlerini kapattı. "Uykucu! Saat 12.30!" Peter tamam anlamında mırıldanınca Rhino laf etmemeye karar verdi. Peter da çok geçmeden uyumuştu.
"Will, battaniye gibi bir şey getirir misin?" William odaya gidince Rhino bi süre Peter'a baktı. Gözlerinin kızardığını farketti ve uykusuz kaldığını kesinleştirdi. Uyandıktan sonra bi sorun olup olmadığını öğrenmeliydi. Çünkü belli ki vardı. Peter ne kadar belli etmemeye çalışsa da uykusuzluğunu anlamıştı Rhino.
Peter'ı hareket ettirmeden yerinden kalkmaya çalıştı ama Peter mızıldanınca kıpırdayamadı. William battaniyeyi Peter'ın üstüne örttü ve mutfağa döndü.
Ardından kapı açılıp kapandı ve Daniel geldi. Elinde 2 tane market poşeti vardı. Rhino hemen kafasını arkaya çevirdi ve arkadaşını sessiz olması için uyardı.
Daniel ve William kahvaltıyı hazırlarken Rhino'da uyuyan Peter'ın saçını okşuyordu. Uyurken bi ara kaşları çatılmıştı ama Rhino saçını okşayınca normale dönmüştü.
Kahvaltı hazırlandıktan sonra kalan tek şey Peter'ın uyanmasıydı. Rhino, Peter'ın kulağına eğildi ve fısıldadı, "Peter~ Hadi kalk da kahvaltı yapalım." Gözlerini kırpan Peter uyandı ve Minho da yüzünü geriye çekti. Peter'a bakıp gülümsüyordu. Peter da Rhino'ya bakıp gülümsedi, "Günaydın" "Günaydın"
~
Kahvaltı yaparken Peter'ın dikkati William'ın eline kaydı. "O NE O?!" "Anında ferahlatıyor!" William'ın saçma esprisinden sonra Peter, arkadaşının sol elini eline aldı ve yüzük parmağını incelemeye başladı. "Nasıl? Güzel dimi?" Peter bi William'a baktı bi Daniel'a. Sonra da ayaklandı. "TEBRİK EDERİM!!" İkiliye sarıldıktan sonra kahvaltıya devam ettiler.
Kahvaltıdan sonra Peter ve Rhino evlerine gittiler. Peter'ın uykusu hala geçmemişti. Rhino da hala meraklıydı. Koltuğa oturdular ve televizyonu açtı Peter. Boş boş kanalları geçmeye başladı.
"Uykun var mı?"
"Biraz, neden?"
"Gece uyuyamadın mı?"
Peter, uykusuzluğunun farketildiğini anladı. Saklamasının da anlamsız olduğunu biliyordu.
"Evet, uyuyamadım"
"Peter, günlerdir uykulusun. Bi sorun varsa bana anlatabilirsin"
"Aklımı kurcalayan şeyler var, geceleri uyuyamıyorum."
"Anlatmak istersen dinlerim."
"Ailevi"
"Tamam o zaman, yine de ne zaman istersen anlatabilirsin."
"Sağol. Şimdi gidip biraz uyuyacağım."
~
Saat 4'te telefon sesiyle uyanan Peter, arayana bakınca şaşırdı. Kardeşi olduğu için açtı.
"Alo?"
"Devlet hastanesine gel! Çabuk!"
"Hastane mi? Her şey yolunda mı?"
"Ablam kaza yapmış. Çabuk gel!"
Peter konuşmadan kardeşi telefonu kapatmıştı bile.
Başta düşünmeye ve kafasını toplamaya çalıştı. Hızlıca yataktan kalktı ve koltukta oturan Rhino'nun karşısına geçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oda Arkadaşım
Teen FictionPeter ve William ev arkadaşıyken William ve sevgilisi Daniel beraber yaşamaya karar verirler. Bu yüzden William, karşı dairedeki sevgilisinin yanına taşınır ve Rhino onlar yalnız kalsınlar diye evden taşınıp karşı daireye yerleşir. Artık Peter'la ev...