"Yani böyle söyledi..." dedi Kazuha mırıldanarak. Solgun teni ve morarmış göz altları üzerinde yoğun bir depresyon bulutu oluşturmuştu ama yansıtmamaya çalışıyordu. Hala haftalar öncesinde olduğu gibi durgundu. Sevgilisinin anlattıklarından sonra sadece başını sallayabildi. "Bana hala güvenmiyor."
"Bende buna sinirleniyorum." dedi Kunikuzushi sert bir ses tonuyla. "Kaç yıldır sevgilimsin, nasıl hala böyle düşünebiliyor? Sadece birlikte olmamamız için uydurduğu yalanlardan biri daha."
"Hmhm."
"Ayrıca hep aynı şeyler. Bu kadın hayatıma beni çıldırtmak için falan girmiş olmalı. Ne dersem diyeyim her zaman zıttını yapıyor. Bana olan sevgisinden de şüphe ettiriyor." daha sonra sustu ve sevgilisine döndü. Düşünceli bir şekilde kaldırım taşını izleyen sevgilisine.. gerçekten de ruhsuz gibi gözüküyordu. Gözlerinin içerisindeki parıltı silinmişti. Bir haftadır görüşemiyorlardı ve her görüştüklerinde Kazuha daha da kötü bir halde oluyordu. Kunikuzushi akşam üstü güneşinin yarattığı gölgeye sığınarak öne eğildi ve doğrudan sevgilisine baktı.
"Kazuha." dedi düz bir ses tonuyla. "Neyin var?"
Beyaz saçlı genç bunu duymayı beklememiş gibi daldığı noktadan bakışlarını kaldırdı ve ağırlaşmış gözleriyle sevgilisine döndü. "Ha?" diye sordu sakince. Ama Kuni bu saçmalığı yememişti ve ciddi bir ifadeyle bakmayı sürdürdü.
"Kazuha haftalardır bunu söylememek için zor duruyorum. Ama gerçekten.. böyle olmayacak. Neyin var?"
"Neyim mi.. var?"
"Kazuha."
Mor saçlı genç derin bir iç çekti ve biraz daha yaklaştı sevgilisine. "Bir sıkıntı çekiyorsan her zaman bana söyleyebilirsin demiştim. Niye böyle yapıyorsun?"
Kazuha da buna karşılık derin bir iç çekti. "Bir sorun yok gerçekten."
"Bir sorun olduğu belli değil mi? Ben seninle konuşmuyorken benimle konuşmuyorsun bile. Bunu gerçekten de aramızda bir sorun olduğu için mi yapıyorsun yoksa ben mi üzerime alınıyorum? Nolur aynaya bak ve kabullen sen bu değilsin. Gözlerindeki yorgunluğu fark edemeyecek kadar aptal değilim."
"..."
Sessizlik diye geçirdi içinden. Yine aynı rahatsız edici sessizliklerden.
"Böyle mi düşünüyorsun?" diye sordu Kazuha. Biraz öncekine karşı azda olsa enerjik çıkmıştı sesi. Yine de sahteydi. Kunikuzushı bunu da fark edebilmişti ama üzerine gitmek istemedi. Sadece iç çekip başını sevgilisinin omzuna yasladı.
"Sorun değil. Seni seviyorum."
Beyaz saçlı genç de az bir miktar gülümseyebildi. "Ben de seni." dedi mırıldanarak ve gözlerini kapattı. Yine de aklını kurcalayan sorularla telefonunun titremesi bir olunca içini bir korku salmıştı. Yine arıyor olmalıydı ve açmak istemiyordu. Sadece en huzurlu anlarından birinde sakin kalmak istiyordu. Bu yüzden telefonunu sessizde alıp başını banka yasladı. Uyumaya çalışacaktı. Uyumak ve bir günü daha sorunsuz atlatabilmek istiyordu. Başı çatlarcasına ağrıyordu ve muhtemelen aldığı her bir nefes titriyordu. Ne ara bu kadar sorunlu bir genç haline geldiğini çözemiyordu ve bunu dışa yansıttığını da biliyordu.
Sevgilisinin hafif uzamış gece rengi perçemlerini karıştırdı ve oynamaya başladı. Her neyi çözecekse onun mutluluğunu engellemeden yapmalıydı. Aynı hataya ikinci kere düşmüştü ve bu sefer kendi temizleyecekti. Ne pahasına olursa olsun kimseyi bu işe karıştırmayacaktı. En kötü ihtimal geldiği gibi giderdi. Sessizce gelmişti.. sessizce de gidebilirdi. Can acıtırdı ama hiç bir şey olabilecek en kötü şey olamazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Dizi Tesadüfler-2 [ScaraKazu]
Fanfic"Lanet olsun Kazuha, sen eskisi gibi değilsin ve eskisi gibi hissettirmiyorsun." Serimin ikinci sezonu diyebilirim. İlk kitap gerçekten patladı ve baya bir ilgi gördü bende her ne kadar ilk kitap baya dolu geçmiş olsa da ikinci bir sezon yazmak i...