Sırf Zhongli'nin yalvarışları yüzünden Xiao, Scara ve Kazuha ile dışarı çıkmayı kabul etmişti. Buraya taşınalı iki aydan fazla olmuştu, ve Childe ile araları hala babasının istediği gibi değildi. Xiao haklı olduğunu düşünüyordu ve tavrını sonuna kadar koruyordu.
Tamam, Childe iyi biriydi. Ve muhtemelen kendisini Xiao'ya sevdirebilmek için her şeyi deniyordu ama Xiao inatçıydı. Aklına koymuştu bazı şeyleri. Onun sadece bir annesi ve bir babası vardı. Aralarına dördüncü bir kişinin daha girmesine katlanamıyordu. Elbette Zhongli'nin de mutlu olmaya hakkı vardı ama kendisinin mutluluğu için oğlunu ihmal ediyormuş gibi hissediyordu Xiao. Aksi takdirde asla buraya taşınmazdı ve muhtemelen sevdiği adam uğruna yıllarca oğlundan ayrı kalmazdı. Tanıdığı Zhongli bunu yapmaya dayanamazdı.
Ama olan olmuştu. Yaşlanıp ölene kadar yurtta kalamazdı. En azından insan içine çıkmaya başlaması gerekiyordu. Ve işte bu sebeple şuan birbirinden salak sözde arkadaşlarının peşine takılmıştı. Bir kafeye oturmuşlardı. Mor saçlı genç siparişleri verdikten sonra tekrar yanlarına döndü.
"Childe'ın parası da olmasa aç kalacağız Kazuha yemin ediyorum." kendine de bir sandalye çekti ve masaya oturdu. Kazuha kıkırdayarak arkasına yaslandı.
"Seni tanıdım tanıyalı sadece adama bankamatik gibi davranıyorsun. Senin annen zengin değil mi?"
"Biri yemek yapmayı bilmiyor, diğeri ise eve bile girmiyor. Kim doyuracak beni?
Muhtemelen Kazuha cinsel bir mizah yapacaktı ama Xiao'nun yanında öyle her şeyi konuşamıyordu yoksa Scara ağzına sıçabilirdi. Diyeceklerini yuttu ve gülümseyerek Xiao'ya döndü.
"Sen bir şey söylemedin. Emin misin bir şeyler yemeyeceğine?"
Xiao sadece başını iki yana salladı ve önüne gelen saçlarını kulağının arkasına taradı. "Aç değilim." dedi mırıldanarak. Yalandı. Ve Kazuha zeki bir adamdı yani sırf Childe'nin parası olduğundan yemeyi istemediği belli oluyordu. Derin bir iç çekti ve peki anlamında başını salladı. Bir süre sonra siparişleri masaya gelmişti ve masayı can alıcı bir sohbet sarmıştı. İki adam eski anılar hakkında konuşuyorlardı.
Bu sohbet Xiao'yu en başta çok sıkmıştı ancak zaman ilerledikçe dinlemesi eğlenceli bir hale gelmişti. Scara'nın içtiği gazoz boğazına kaçarken Kazuha hala gülmeye devam ediyordu. Zorlukla mırıldandı.
"O kadını hiç tanımadım ama birinin evine gizlice girip torpil patlatmak aklın karı bir şey olmasa gerek."
"Değil zaten." Scara içeceğini masaya bıraktı. "Ben oradan topuklayıp kaçmıştım ve Childe tüm gece dayak yemiş olmalı. Onun yanında vefasız köpeğin teki oluyorum."
"Peki hala görüşüyor musunuz.. yani o kadınla?" Xiao merak etmişti ve dayanamayıp sormuştu. Scara sonunda onun da sohbete dahil olmasına sevinerek yanıtladı,
"Aslında hayır. Hatta epeydir görüşmüyoruz." en son ne zaman görüştüklerini hatırlamaya çalışırken sessizleşmişti. Ardından gülümsedi. "Gerçekten de zaman hızlı geçiyormuş.. bir anlık da olsa lise yıllarımı özledim. Signora ile lisedeyken tanışmıştık. Childe ile ortaokuldan beri tanışıyorlardı. Üniversitede bile harika bir üçlü gruptuk."
"Her güzel şeyin bir sonu vardır." dedi Xiao sanki o da lise yıllarını hatırlamış gibi. Scara bir süre gence bakakaldı ve o da gülümsedi. Kazuha haklıydı, benziyorlardı. Tam Scara'nın kuracağı cümlelerden kuruyordu Xiao.
"Evet. Öyle. Ama vefasız köpeğin teki olduğumu söylemiştim, o yüzden hiç arayıp sormadım."
"O seni arayıp sorsaymış." dedi Kazuha da kendi gazozunu yudumlarken mor saçlı genç gözlerini devirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Dizi Tesadüfler-2 [ScaraKazu]
Fanfic"Lanet olsun Kazuha, sen eskisi gibi değilsin ve eskisi gibi hissettirmiyorsun." Serimin ikinci sezonu diyebilirim. İlk kitap gerçekten patladı ve baya bir ilgi gördü bende her ne kadar ilk kitap baya dolu geçmiş olsa da ikinci bir sezon yazmak i...