-Chapter 5

421 40 42
                                    

12 Kasım 1989
Sevgili günlük..

Aslında bu yazdığım sayfalara günlük demek çocukça geliyor. Yani elbette bir çocuğum ama gerçekten içimi dökebilecek kimsem olmadığını fark ettim. Ben de evde bulduğum ilk defteri aldım ve yatağıma oturdum. Şu anda yorganı üzerime çekmiş vaziyetteyim ve hiç iyi hissetmiyorum. Her neyse, sanırım şuan kendimi tanıtsam iyi olabilir. Benim adım Raiden. Raiden Ei. Henüz on iki yaşındayım ve hiçte sorunsuz bir hayatımın olduğunu söyleyemem. Evde tanımadığım bir adam var.. ve beni evden kovmaya çalışıyor. Kendini ne sanıyor..

Bugün Makoto'ya vurmaya kalkıştı. Kendisi benim ikiz kardeşim olur. Sözde annemin kocası denecek o aptal adam içeriye elinde kırılmış içki şişeleriyle girdi. Ve ilk gördüğü kişiye patladı. Zavallı kardeşim şu an tuvalette ağlıyor ve beni de odama kapattılar. Annem hiç bir şey yapmıyor. Daha önce denemedim mi sanıyorsunuz.. annemin ayaklarına kapandım ve o adamdan kurtulması için yalvardım. Ama beni omuzlarımdan tutup sarsmıştı ve bağırmıştı. Benim sadece bir hata olduğumu söylemişti. Annemi çok seviyorum ama bazen bana karşı kaba olabiliyor.. yine de gelip benden özür diliyor ve bana şeker veriyor. Eğer bunları yapıyorsa beni seviyor olmalı öyle değil mi?

Ama babam hakkında böyle düşüncelerim yok. Her gün kavga etmekten, azar işitmekten veya dayak yemekten halim kalmadı. Keşke ölse diyorum bazen. Biliyorum doğru değil ama keşke ölse. Yaşıtlarım oyun parkında oyun oynarken benim odamın penceresinden onları izlemem adil değil. Dışarı çıkmama izin yok, arkadaş edinmeme izin yok. Annem benim bir hata olduğumu söylüyor. İstenmeyen bir sorumlulukmuşum. Sadece Makoto ile görüşmek istiyorum. Hıçkırıklarla ağlıyor. Benden daha güçsüz.. daha kırılgan. Daha narin.

Kimseye anlatamıyorum. Bu aptal sayfalara bir daha geri dönmek istemiyorum. Sadece arkadaşlarım olsun istiyorum. Beni seven bir babam olsun istiyorum. Öz babamı bir uçak kazasında kaybettim. Üvey babam ise bana gönderilmiş bir sınama cezası gibi. Annem çok değişti.. babamın ölümü üzerine çok değişti. Onu bazen tanıyamıyorum. Bazen benden nefret ediyor bazense beni çok seviyor. Yanımda kimsem yok.

Peki sevgilisi günlük, sence bu deftere bir şeyler yazmak için geri döndüğümde bu satırları okuyup halime gülecek miyim? Sinirlenecek miyim? Veya ben hiç bu sayfalara dönemeden ölüp gidecek miyim? Kimse bilmiyor. Bunu zaman gösterecek olmalı.. sanırım bu gece sadece penceremden dışarı izleyeceğim ve dilek dileyebilmek için bir yıldız kaymasını bekleyeceğim. Ta ki gökyüzünde tek bir yıldız daha kalmayana dek.

___________________




24 Haziran 1992

Sanırım ben.. her şeyi berbat ettim. İğrenç biriyim. Kendimden nefret ediyorum. Keşke şu anda ölmüş olsaydım. Keşke işleri batırmadan önce ölmüş olsaydım. Ağlamaktan gözlerim kanlandı. Ellerim ve bedenim titriyor. Ei, sakinleş. Sakinleşemiyorum. Sakinleşmem lazım. Ağlamamı durduramıyorum deli gibi titriyorum. Hava soğuk. Hayır.. yazın ortasındayız. Ama çok soğuk. Nereye gideceğimi bilmiyorum ne yapacağımı bilmiyorum. Aklım çok karıştı.. biri beni öldürsün.. şuanda sadece ölmeyi diliyorum

___________________




14 Aralık 1992

Bu defteri bayadır elime almamışım. Aradan epey bir zaman geçmiş olmalı. Anlatacak çok şey birikti. Nereden başlamalıyım?

Bir Dizi Tesadüfler-2 [ScaraKazu]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin