kurnaz vezirin prensesi | ayber

ilk gece

biz geldik! ayber dizide kimyası en güzel uyan ve evlenmeye en müsait, evli vibe veren tek çift. ve ben de kaçıp evlenecek çiftimizin ilk gecesini yazmayı hep düşünüyordum, yazalım dedim şimdi. bölümümüz +18 haliyle, keyifli okumalar dilerim ❤️‍🔥

yavaş adımlarla tuttukları evin içini ona gezdiren berk'i takip ediyordu genç kız. berk'in durmasıyla da durmuştu. ev çok güzeldi. hayal etmediği kadar da büyüktü. hatta iki kişi için fazla büyük olduğu da söylenebilirdi ama berk de aybike'sini mutlu etmek istiyordu işte. onu rahat ettirmek içindi tüm bu telaşı.

"burası da bizim odamız, gel sevgilim."

kapının önünde ona elini uzatmış kızılın elini tuttu. ne aybike dayanabilmişti artık evdeki o sevdiği çocuğa karşı olumsuz konuşmalara ne de berk annesinin aybike'ye olan tutumuna. berk'in aceleyle evlenme kararına en başta şaşırıp erken olduğunu düşündüğünü söylese de kabul etmesi uzun sürmemişti aybike'nin de. bu akşam evlenmişlerdi işte. evlilerdi, kendi evlerindelerdi. daha ne isteyebilirlerdi ki?

geniş ve bir o kadar da güzel odanın içini alışmak isterce usul usul adımlayan kız, berk'in önceden bu evi hazırlamış olmasıyla gülümsedi. onu çok seviyordu.

koluna girip başını da koluna yasladığı çocuk yürümeyi bırakıp durduğunda ona baktığını hisseden kız, bakışlarını çevirdi kızılına.

"nasıl odamız? beğendin mi güzelim?"

bu sefer de tam karşısında konumlanıp saçlarını yüzünden çeken çocuk ona bir adım yaklaşınca düşündüğü şeyi söyleyeceğini biliyordu berk'in. o şeyi derse de ne yapacağını bilmiyordu, ilkti çünkü bu ve korkuyordu.

"ilk gecemiz olacak bugün."

yüz çevresinde parmağını gezdirip yüzünü sevdikten sonra sadece nefes seslerinin duyulduğu sessizlikte belini sarıp dudaklarına eğildi sevgilisinin. onu korkutmayı asla istemiyordu.

karşı bir hamle gelmediğinden ve sevgilisinin minik beyaz elleri üst kollarını sarıp orada gezindiğinden biraz daha yaklaştı ona. dans ediyormuş gibilerdi.

burnunu burnuna sürtüp dudaklarını hafifçe dudaklarına değdirdiğinde gözlerini kapatıp berk'e bıraktı kendini kız. elleri sevgilisinin, bu akşamdan itibaren eşi olan bu kızıl çocuğun sert omuzlarında dolanırken kollarını sarıp karşılık verdi dudaklarına.

öpücüğü dudaklarında nefesini bulurken bedenlerini biraz daha yakınlaştırmak için kollarını sıkılaştıran oğlan, ellerini belinde hareketlendirip derinleştirdi öpücüğünü.

berk onu ilerletip arkalarındaki yatağa yatırdığında kısık bir mırıltı bıraktı dudaklarına refleksle. en başta onu ürkütmemek için bacaklarının hemen yanına konumlanan çocuk, üzerine eğilip dudaklarını öperken öpücüğünü sertleştirdiğinde tek bacağını kenara atarak kızın üzerine çıkmıştı.

aybike, dudaklarındaki sıcak dudakların hızıyla daha önce hiç hissetmediği zevki alırken berk'in üstünde konumlanmasıyla kasıklarında hissettiği sertlik, omuzlarını ve üst kollarını gergince sıkmasına sebep olmuştu.

berk, genç kızın kollarını sıkıyor oluşuyla gerildiğini anlayabiliyordu. aybike ilk geceleri için korkuyordu ve onu rahatlatmak istiyordu. öpüşünü yeniden yumuşatarak alt dudağını kısaca emip geri çekildi, sadece dudaklarını ayırıp yüzleri arasında az mesafe bırakmıştı.

"berk?"

"söyle güzelim."

"canımı yakacak mısın?"

gözlerinin derinliklerine bakıp sorar sormaz ela gözlerini kaçırmasıyla berk, kızın çenesini tutup sevdi.

"canını yakmayacağım güzelim, korkma. canının yanmaması için çok dikkatli olacağım, sen kendini bana bırak."