(62)

981 64 84
                                    

Bölüme geçebilirsiniz..

'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'

1 ay sonra,

Kaze Ueyama

"Bak geri zekalı!" Baji bana bakarken ona orta parmağımı uzattım. "Eğer herhangi bir şey dersen sana şuradan bir uçarım duvar ile aşk yaşarsın!" Hepimiz bizim evde toplanmıştık. Jay ve yoko atışıyordu, mikey ters ters jay'e bakıyordu ve koko ile wei fingirdeşiyordu.

Akame'yi çağırmıştım, bunlarla tanışması için ama bu pek iyi bir fikir değildi sanırım.

"Ne diyebilirim ueyama?"

"Ueyama horluyor gibi mesela?!" Mitsuya'ya döndüm. "Bazıları bunu söylemişti de!" Şans eseri ilk tanışan kişi mitsuyaydı ve akame'ye demediğini bırakmamıştı.

"Horlamıyor musun?"

"Horlamıyorum!"

"Horlamaz ueyama!"

Jay sonunda yoko ile atışmayı bırakıp yanıma geldi ve elimden tutarak beni kendi etrafımda döndürdü. "Ne?"

"Bu biraz..fazla mı?"

"Özensiz?"

"Sen ne anlarsın draken?" Ona döndüm. "Sen git emma ile takıl lütfen." Yastığı bana fırlattı, havada tutup koltuğa geri koydum. "Özensiz falan değil bence." Altımda siyah bir kot şort, üzerimde de siyah dar bir tişört vardı. Yüksek bel şortumun içine sokmuş ve kemerle sabitlemiştim.

Ayağımda da beyaz, parmak arası terliklerim vardı.
Yaz mevsiminin bitmesine 3 hafta kalmıştı, hava fazla sıcaktı ama yine de siyah giyinmiştim.

Baji ile o günden sonra fazla yakın olamamıştık, ilk bir hafta tek tük konuşmuştuk ve sonradan sanki yeniden tanışmışız gibi davranmaya başlamıştık. Şimdi arkadaştık ama eski sevgilimle, beni aldatan eski sevgilimle arkadaş olmak hâlâ garip geliyordu.

Akame ise..beni seviyordu. Bunu iki hafta önce bana söylemişti ve ben öküz gibi hiçbir şey söyleyememiştim. Hoşlanıyor muydum? Emin değilim, bajiden sonra garip geliyor.
Bajiden sonra dümdüz erkekler bana garip geliyor. "Geri zekalı." Dedim sinirimi yine ona yöneltirken.

"Yine ne düşündün de ben suçluyum?"

"Senin yüzünden erkeklere arkadaşımmış gibi yaklaşıyorum."

"Evet, akame buna seni seviyorum demiş bu da mal gibi dikilmiş karşısında."

Baji, Draken'in bu dediğine kahkaha atarken aldığım yastığı draken'e fırlattım. "Piç! Bir daha sana bir şey anlayamayacağım!" Kapı çaldı, zil sesi evde yankılandı. "Geldi." Yutkundum. "Ben gidiyorum, şerefsizlik yapmayın."

"Konsolosun önüne çıkacak sanki."

Kazutora'yı duymazdan gelerek salondan çıktım. Aynı zamanda bilediğimde ki toka ile saçlarımı topluyordum. Kapının önüne geldiğimde derin bir nefes aldım ve tebessüm ederek kapıyı açtım. "Hoş geldin." Bir şey dediği sırada sözü bölündü.

"Lan orospu çocukları! Açım ben ne zaman yemek yiyeceğiz!"

Hatırlatın draken'i geberteyim. "İçeri geçsene." Akame içeri girdiğinde çantasını çıkardı ve askılığın yanına koyup içeriye baktı.

"Biraz kalabalık galiba."

Her zaman gülüyordu demiştim değil mi? Ciddi olduğu zamanları görmek bile istemiyordum. "Biraz." Hinata, Emma, luna ve mana, mitsuya, takemichi, draken, mikey, koko, wei, jay, chifuyu, baji, kazutora..bu kadar kişiydik alt tarafı. Ha bir de yoko vardı. "En yakınlarımla ilk tanış istedim."

"En uzağıyla da tanışabilirim."

"Neden?"

"Senin tanıdığın biri çünkü."

"Anladım." Eğilip yanağımdan öptükten sonra içeri geçtiğinde, askılığın yanında ki aynadan kendime baktım. "Ueyama, sakin." Tebessüm ederek içeri girdim. Akame benim her halimi biliyordu. Sarhoş halim, sinirli halim, uykulu halim, mutlu halim..daha hatırlamadığım çok fazla şey.

Ağlak halimi bilmiyordu çünkü o konuşmadan sonra bir daha ağlamamıştım.

"Hoş geldin akame!"

Wei atlayıp akame'nin saçlarını karıştırdı ve geri gidip koko'nun yanına oturdu.

"Hoş buldum ve merhaba."

"Merhaba?"

"Mal mısın draken?"

"İlk defa merhaba diyen biriyle tanışıyorum amına koyayım kusura bakmayın!"

Ne ters gidebilir ki ama?



°°°°°°°°°°


"Ay başım şişti." Kendimi geriye atıp yere uzandım. Akame ile bahçeye çıkmıştık, içeride ki gürültü buradan bile duyuluyordu.

"Hepsi kafa dengiymiş."

"Öyledirler."

"Baji ile arkanızdakileri halletmeniz güzel olmuş."

"Sen seni aldatan eski sevgilinle arkadaş kalır mıydın?"

"İkimiz içinde iyiyse evet."

"Yarın maçın vardı değil mi? Kaçtaydı?" Onu ilk kez dövüşürken izleyecektim, bu yüzden biraz heyecanlıydım.

"Sabah dokuzda, sonra öğlen ve en son akşam. Kaçırmak istemiyorsan..benimle gelebilirsin."

Oturur pozisyona geldim. "Gelebilir miyim?' çünkü ben kesinlikle uyuya kalırım.

"Evet ueyama."

"Pekâlâ o zaman, beni nereden alırsın?" Diyerek sırıttım.

"Nereden istersin?"

"Ev makul."

"Bence de."

Başımı geriye yatırıp havaya baktım. Çok sıcaktı, hafiften aydınlık kendini karanlığa bırakıyordu ve su an manzara efsane ötesiydi. "Akame beni seviyorsun değil mi?" Ona dönüp başımı hafifçe yana eğdim. "Ben senden hoşlanıyorum, sevgin kadar büyük değil belki ama."

"Ciddi misin?!"

Bağırdığında kaşlarımı çattım. "Niye yalan söyleyeyim? Salak."

"Pardon..heyecanlandım!"

Beni kendine çekip sarıldığında ben de kollarımı ona sardım. "Ayrıca bugün çok yedin, yarın antrenörüne diyeceğim seni."

"Hayır, yapmayacaksın."

"Beni gördüğünde bana illa ki soracak." Dudaklarımı büzdüm. "Yalan mı söyleyeyim?"

"Benim için yalan söylemeni istemem ama..beyaz yalan?"

"Ay kalsın!" Yüzümü buruşturdum. "İyilik için bile olsa bir daha yalan söylersem tanrı alsın canımı." Saçlarımı karıştırdı ve uzanıp yine yanağımdan öptü. "Aptal akame."

"Sensin aptal."

"Biraz."




'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'°'

Akame'yi çok seviyorum ya askim bebeğim bitanem

Akame'ye laf yok!

Bölüm nasıldı?

Görüşmek üzere!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 21, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Baji / reader (Tokyo revengers / reader)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin